Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz, Türkiye'nin hedefinin, Aralık ayında, Kopenhag zirvesinde AB ile tam üyelik müzakerelerini başlatmak olduğunu söyledi. Avrupa Konvansiyonu toplantılarında Türkiye'yi temsil etmek üzere Belçika'da bulunan Yılmaz, Brüksel'deki Türk gazeteciler ile yaptığı görüşmede soruları yanıtladı. Kopenhag kriterlerinin yerine getirilmesi durumunda "askerlerin ülkenin bölüneceği noktasında endişeleri olduğunu belirten Yılmaz, "Bu endişeleri gidermek lazım" diye konuştu.

Mesut Yılmaz, "Aralık'ta, Kopenhag zirvesinde, diğer ülkelere ilişkin kararları verirken, Türkiye ile tam üyelik müzakerelerinin başlamasına da karar vermeleri lazım. Yunanistan'ın Dönem Başkanlığı döneminde müzakerelere başlamamız lazım. Bu hedefimize ulaşamazsak ilişkilerimizin son derece sıkıntıya girer" dedi. Gazetecilerin sorularına kapsamlı cevaplar veren Yılmaz'ın değerlendirdiği başlıca konular özetle şöyle:

HÜKÜMETİN AB UYUMU

"Ulusal Program'ın hazırlanmasında ve uygulanmasında, bazı endişeleri MHP de taşıyordu. Ama MHP, Türkiye'nin AB'ye girmesine karşı olsaydı, bu noktalara gelemezdik. 'Kriterler ile ulusal öncelikler nasıl birbirine bağdaştırılabilir?' sorusu ortaya çıkıyor. Bunu sağlıklı bir çözüme kavuşturamadık."

KIBRIS'TA HATA OLMAZ

"AB'deki muhataplara söylüyoruz: AB'nin şu anda takındığı tutum, bu gelişmeyi sağlamaya yeterli değil. AB eğer bir çözüm istiyorsa, iki tarafa da aynı ölçüde baskı yapması lazım. Biz, Rumlar'a garanti verildiğini, baskının bize yönlendirildiğini görüyoruz. Onlar da bize 'Siz öyle göründüğüne bakmayın, Rumlar'a da gerekeni yapıyoruz' diyorlar."

ÜLKE BÖLÜNÜR MÜ?

"Çok açık söylüyorum. Askerlerin, Kopenhag kriterlerinin uygulanmasının Türkiye'yi böleceği gibi bir endişeleri var. Bizim, Kopenhag kriterleriyle de, Türkiye'nin ulusal bütünlüğünün korunacağı noktasına gelmemiz lazım. Askerlerin bütün endişeleri buradan kaynaklanıyor. Askerlerin Türkiye'de Batılılaşma'ya karşı olduklarını, Türkiye'nin zenginleşmesine karşı olduklarını söylemek, onlara büyük haksızlık olur. Onların endişelerini gidermek lazım. Bu nasıl olacak? Bu maalesef bizim deneyimlerimizle şu anda ikna edebileceğimiz bir konu değil."

AB ÇOK EGOİST

"AB, terörizm konusunda her zaman son derece egoist davranmıştır. 'Bana dokunmayan yılan bin yaşasın' anlayışıyla hareket etmiştir. PKK, DHKP-C konusundaki son davranışları, kendilerine zarar vermedikçe, Türkiye'yi doğrudan hedef alan terör örgütlerine bile hoşgörü gösterdiklerinin açık bir kanıtıdır. Bunu her görüşmemizde söylüyoruz."

İDAM CEZASI KALKSIN

"İdam cezasını kaldırmayı ve kaldırıncaya kadar da uygulamamayı zaten taahhüt etmişsek, önümüzdeki yıl içinde tam üyelik müzakerelerini başlatmak gibi bir hedefimiz de varsa, bunu da bu arada yapalım, ellerinden bir malzeme daha alalım. Bizim Ulusal Program'da söylediğimiz, bundan sonra ölüm cezası uygulanmayacağıdır. Uygulamayacaksak, kanunlardan çıkaralım diyorum."

AB'NİN ALTERNATİFİ NEDİR?

Mesut Yılmaz, bir gazetecinin, "AB'nin alternatifi nedir?" sorusuna gülerek, "Bilmiyor musun, İran" yanıtını verdi ve şöyle devam etti: "Hiç kimsenin kafası net değil. Aramamız gereken AB'nin alternatifi değildir. AB kriterlerini uygulayarak, aynı zamanda değerlerimizi koruma arayışına girmeliyiz. İspanya, Portekiz, Bulgaristan, Romanya gibi hem bu kriterleri gerçekleştirip, hem de bu değerlerimizi korumamız lazım. Kafalarımız henüz buna hazır değil."