Kamu Emekçileri Sendikası Konfederasyonu (KESK), tarafından 7 Haziran'da yapılan "iş bırakma" eylemine katılan 1041 öğretmenin yargılanmasına başlandı. Diyarbakır 4. Asliye Ceza Mahkemesi'nde yapılan duruşmanın dünkü bölümüne, tutuksuz yargılanan 1041 öğretmenden 100'ü katıldı. Kimlik tespitinden sonra iddianame okundu. Savcı iddianamesinde sanıklara, iş yavaşlatma eylemine katıldıkları gerekçesiyle TCK'nın 236. maddesi 'işi yavaşlatma' gereğince 4 ay ile 1 yıl arasında hapis ve ömür boyu memuriyetten men cezasının verilmesini talep etti.

Demoklesin kılıcı

İddianamenin okunmasından sonra salona 5'er kişilik gruplar halinde alınan sanıklar, KESK tarafından hak aramak için başlatılan bu eyleme destek verdiklerini ve kasıtlarının suç işlemek olmadığını belirterek, beraatlerini talep ettiler. Adliye önünde bir açıklama yapan Eğitim-Sen Genel Başkanı Alaattin Dinçer de, "TCK'nın 236. Maddesi'nin emekçilerin tepesinde demoklesin kılıcı gibi durduğunu" belirtti. Eylemin hak arama konusunda gerçekleştirildiğini ifade eden Dinçer, şöyle dedi:

Yöneticiler suç işledi

"7 Haziran tarihinde KESK tarafından başlatılan ve tüm emekçilerin desteklediği eylem sonrası Diyarbakır merkezde bin 41 öğretmen hakkında dava açıldı. 1 Aralık 2001 tarihindeki eylemle birlikte 26 bin üyemiz hakkında bu konuda dava açıldı. Ancak, yargılanan üyelerimizin çoğu beraat etti. Aslında yerel yöneticiler fiilen okulları boşalttıkları için suç işlemişlerdir. Haklı olduğumuz örgütlenme özgürlüğü ve hak arama gibi bir demokratik eylemde Mussolini dönemi bir ceza maddesiyle yargılanmamız doğru değildir. Bu madde zaten Anayasa'ya aykırıdır. Bandırma'daki mahkemeler bunun iptali için Anayasa Mahkemesi'ne de başvurmuşlardır. Yargıçların üyelerimiz lehine karar vermesini bekliyoruz." Her gün 100 öğretmenin yargılanacağı duruşmaların 23 Mayıs'a kadar devam edeceği bildirildi.