T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

K Ü L T Ü R

Sanatçı niçin tıkanır?

Kendi canlarına bir buhran anında son verseler de, arkalarında bıraktıkları eserlerle milyonlarca zihinde yaşam çiçeklerinin filizlenmesini sağladılar. Peki neydi, kendi ölümlerine susamalarının nedeni?

Gelir dağılımındaki adaletsizlikler, ekonomik kriz, sadece ceplerimizi boşaltmakla kalmadı, pek çok insanın yaşama sevincini zayıflattı, hayata bağlılığını sorgulamasına neden oldu. Bazıları da yaşadıkları felaketten kurtuluş yolunun intihar olduğunu düşündüler. İntihar hayaleti dar gelirli vatandaşın oturduğu semtlerde tek tek nabız yoklarken, hayatın kimsenin göremediği gizlerini keşfeden ve yaşamla herkesten daha çok içli dışlı olan sanatçıların niçin tıkandığı ise hep merak konusu oldu. İntiharı, toplumda oynadığı sosyal rolü ve kişisel gelişim düzeyi itibariyle kendini yetersiz hissedenlerin başvurduğu bir eylem olarak biliriz. Bugüne kadar bilgi birikimi ve entellektüel donanımıyla toplumun bütün kesimlerine öncülük etmesi gereken sayısız sanatçının intihara başvurduğu bir gerçek. Sanatçının yaşam gemisi ne zaman su almaya başlar? Bu konuyu uzman psikiyatristlere sorduk.

Gölgeki sanatçı zorlanıyor

Aynı zamanda sanatçıların deprasyona girme nedenlerinin de irdelendiği 'Neden İntihar Ediyorlar?' adlı bir kitabı bulunan Psikiyatrist Nihat Kaya, sanatçılarda deprasyon, intihar girişimi, yalnızlık isteği, melankoliklik gibi patolojik eğilimlerin ruhsal yapıları itibariyle sıradan insanlardan daha çok bulunduğunu, bu tür eğilimlerin de sanatçıların üretme aşamasında motive edici bir rol üstlendiğini söylüyor. Kaya'ya göre sanatçıların intihara başvurmasının en önemli nedeni, zamanla yeni yüzlerin yeni yeteneklerin popüler olması üzerine gözden düşmenin verdiği itilmişliği kabullenememeleri. Bu durumda reddedilmek ve eskisi gibi önemsenmemek sanatçıyı intihara kadar sürükleyebiliyor.

Alkış en önemli gıdaları

Psikiyatri uzmanı Dr. Bahadır Bakım ise 'sanatçı neden tıkanır?' sorusuna şöyle cevap veriyor: "Sanatçılar genellikle bizden daha farklı duşünebilen, olaylara dışarıdan üçüncü bir gözle bakabilip üçüncü kulakla dinleyebilen kişilerdir. Yapılan çalışmalara gore normal bireylerde beynin sol yarımküresi daha etkinken; sanatçılarda sağ yarımkürenin daha etkin olduğu gözlenmiştir. Ayrıca sanatçılar yetişmelerindeki farklılıklar nedeniyle duygularını çok daha coşkulu yaşayıp, bunu eserlerine yansıtırlar. Sevinçlerini de, hüzünlerini de. Dolayısıyla hüzünlere bizim verdiğimiz yanıtları veremez ve çok daha yoğun yaşayarak, intihara yönelebilirler. Başkalarına yük olmamak ya da daha kötü durumlara düşmemek için başkalarından daha çok büyütebilirler bu durumları. Onlar için alkış en büyük gıdadır. Bunun eksilmesine dayanamazlar, ve aslında o zaman kendilerini ölmüş hissederler."

"Bana bu nedenle tedavi olmak için başvuran bir yazar oldu ancak ismini vermem uygun olmaz" diyen Bakım, toplumun üst ve alt katmanlarındaki insanların intihara daha yatkın olduğunu söylüyor. Bakım'a göre ülkemizdeki sanatçı intiharlarının nedenleri arasında 'ekonomik yetersizlikler' de yer alıyor:

"Sanatçılar normal insanlardan daha farklı durumdadırlar ve ne yazık ki bu durumu paylaşacakları kişiler yanlarında yoktur. Toplumda karşılaştıkları sorunlar daha zordur. Kendilerini tedaviye yönlendirmeleri çok daha zordur, durumu kabul edebilmeleri de. Ülkemizde sanatçı intiharları parasal kısıtlanmalar, alkolizm, madde bağımlılığı, alkış bulamama, aranıp sorulmama, iş imkanlarının kısıtlılığı, kendilerine eşlik edenlerin kendilerini kullanması ya da terketmeleri, çocukluk ve gençliklerini yaşayamama, istedikleri gibi toplum içinde rahat hareket edememe gibi nedenlerle (ki bu nedenler ilerleyen dönemlerde depresyonlara yolaçmakta ve bu durumda intihar riski çok artmakta) yönelmektedirler. Esasında intihar kişinin sonucunu bilerek ve isteyerek, hayatını doğrudan ya da dolaylı olarak sonlandırma eylemidir. İnsanlar sorunlarının çok ağırlaşması ve bunu artık taşıyamamaları, aşırı hassas kişilik yapıları nedeniyle bir hakareti, başarısızlığı ya da kendi ve çevrelerine karşı yapılan bir davranışı tasvip etmediklerinde intihara başvurabilirler."

Amaç, varlığın önüne geçiyor

Psikiyatrist Dr. Bahadır Bakım, şöyle devam ediyor: "Bazen kişiler için hissettikleri düşünceler kendilerinden çok daha önemli hale gelebilir. Kişi kendi varlığı ile değil; kendine öğretilen bir amaç nedeniyle varolduğunu ve önemli biri olduğunu hissedebilir. Bu tür beyin yıkama durumlarında da intiharlar görülebilmektedir. Sanatçı intiharı ise daha farklıdır. Bu eylem ile artık yapacak başka birşeyi, verecek başka bir eser için gerekli şartları olmadığını ifade etmektedir."

Sanatçının intihar etmesi çok normal

Her yüz kişiden aşağı yukarı 2-3 kişinin deprasyona girdiğini ve deprasyon geçiren 2-3 kişiden birinin intihara teşebbüs ettiğini söyleyen Psikiyatrist Özcan Köknal, "İnsanlar genellikle sanatçıların intihara teşebbüs ettiğini sanır, oysa bu durum sadece sanatçılar için geçerli değildir. Sanatçılar gibi başka meslek grubuna dahil olan insanlar da intihara başvurur, bu sadece sanatçılar için geçerli değildir." diyor. Sanatçıları deprasyona sokan nedenlerle sıradan insanları deprasyona sokan nedenler arasında çok fazla fark olmadığını söyleyen Köknal, Edgar Allen Poe gibi büyük sanatçıların bile intihar etmesinin yadsınmaması gerektiğini belirtiyor. Köknal, sanatçıların yaşamlarının sıradan insanlardan daha çok göz önünde olduğu için, onların intihar girişimlerinin daha çok dikkat çektiğini ve belleklerde iz bıraktığını, sanatçıları deprasyona sokan sebeplerle sıradan insanları deprasyona sokan sebeplerin benzer nedenlerden kaynaklandığını kaydediyor. Kitle iletişim araçlarının gelişmesinin sanatçı intiharlarının sayısını arttırdığını söyleyen Psikiyatrist Nihat Kaya ise, kendisine daha önce tedavi görmek için başvuran sanatçılar olduğunu söylüyor. Bu konuda Köknal'ın aksini düşünen Kaya, sanatçı intiharlarının ana sebebini sanatçıların iç dünyalarının, kaygılarının diğer insanlardan daha farklı olmasına bağlıyor.

ÖLÜMLE DANS EDENLER

Bugüne kadar hangi büyük şairler, yazarlar, müzisyenler, oyuncular intiharı kurtuluş reçetesi olarak görmemiş ki.. Dünyaca ünlü isimlerden Van Gogh, Jack London, Vlademir Mayakowski, Franz Kafka, Sylvia Plath, Dalida, Cesare Pavese, Jeryy Kosinsky, Antonie Artauld, Nathalie Wood, Sadık Hidayet, Ernest Hemingway, Virginia Woolf, Stefan Zweig, Arthur Koestler ve İngeborg Bachmann kurtuluşu ölümcül reteçelerde arayan sanatçılar arasında bulunuyor. Bunların yanısıra genç-yaşlı, kadın-erkek Türk sanat camiasından da aynı yolu deneyenler ve başaranlar oldu. Nilgün Marmara, İlhami Çiçek ve son olarak Boğaz Köprüsü'nden atlayarak intihar eden Yavuz Çetin.

 
AHMET ARİF ŞİİR YARIŞMASI
Diyarbakırlı şair Ahmet Arif için Büyükşehir Belediyesi, şiir yarışması düzenliyor. Diyarbakır 2. Kültür ve Sanat Festivali kapsamında yapılacak "Ahmet Arif Şiir Ödülü" yarışmasının seçici kurulunu Hicri İzgören, Mehmet Doğan, Orhan Alkaya, Refik Durmuş ve Ülkü Tamer'in yapacak. Yarışmaya katılmak isteyenlerin 31 Mart'a kadar Büyükşehir Belediyesi Kültür Müdürlüğü'ne başvurmaları gerekiyor. Birinciye Ahmet Arif'in ölümünün 12. yıldönümü olan 2 Haziran 2002 tarihinde düzenlenen törenle 500 milyon lira ve plaket verilecek.
GRAMMY ADAYLARI AÇIKLANDI
Müzik dünyasının Oscar'ı olarak kabul edilen Grammy ödüllerinin adayları açıklandı. Geçen yıl "yılın şarkısı" ödülünü kazanan İrlandalı rock grubu U2, 44. Grammy ödülleri için 8 dalda aday oldu. U2'nun ardından en çok dalda aday olan sanatçı, 25 yaşındaki Amerikalı şarkıcı India Arie oldu. Arie 7 dalda aday oldu. 27 Şubat'ta dağıtılacak Grammy ödülleri için "yılın albümü" adayları sanatçıları, Bob Dylan, India Arie, OutKast, U2 ve Nerdesin Be Birader? film müzikleri oldu. "En iyi pop şarkıcısı" adayları arasında, Nelly Furtado, Janet Jackson, Elton John, N Sync ve Sade bulunuyor.
AFGAN SİNEMASI 'KAMERA' DEDİ
Afgan film yapımcıları, Taliban rejiminin ardından gelen 10 yıllık bir aradan sonra ilk kez "kamera" dedi. Çekimlerine devam edilen "The Speculator" adlı filmin yönetmeni Sayed Faruk Haybat, çekimlerin Ocak sonunda tamamlanması gerektiğini belirtti. Ekonomik ve teknolojik eksiklikler içerisinde çekilen film şimdilik yanlızca Afgan televizyonunda gösterilebilecek. Son Afgan filmi olan 1992'de çekilen "The Summit"ti. Yeni film ise Afgan Sineması'nın deneyimli sanatçılarını bir araya getiriyor. Başrolünü üstlenen Mohamed Khurami heyecanını şöyle açıklıyor: "Bu anı büyük bir sabırbızlıkla bekliyordum. Şu an en önemli şey kamera önüne geçmiş olmak."
6 Ocak 2001
Pazar
 
Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu
Ana Sayfa | Gündem | Politika| Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon| Hayat| Arşiv
Bilişim
| Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED