Bedelsiz otomobil ithali kapsamında Türkiye'ye getirilen Mercedes, BMW ve Jeeplerin de aralarında bulunduğu lüks otomobillerin yüzde 90'ından fazlasının kaçak olduğu tespit edildi. Bedelsiz ithalatından faydalanan yaklaşık 17 bin otomobilden 15 bin 730'unun kaçak olduğu ortaya çıktı. Bugüne kadar kaçak otomobillerden sadece 700 tanesi hakkında işlem yapıldı.

Refahyol Hükümeti döneminde çıkarılan ve daha sonra süresi uzatılan bedelsiz otomobil ithaline izin veren tebliğin istismar edilerek binlerce aracın kaçak olarak Türkiye'ye girdiği ortaya çıktı. 2000 yılı sonunda yapılan bir ihbar üzerine Başbakanlık Gümrük Müsteşarlığı Teftiş Kurulu, bedelsiz otomobil ithalinde kaçakçılığın olduğu iddialarıyla ilgili üç ayrı soruşturma açtı. Soruşturma sonucunda hazırlanan raporlarda, organize bir şekilde gerçekleştirilen kaçakçılığın, Ankara Nakilhane ve Bedelsiz İthalat Gümrük Müdürlüğü, İstanbul Yeşilköy Otomotiv İhtisas Gümrük, İzmir Gümrük Müdürlüğü ve Gebze Gümrük Müdürlüğü'den yapıldığının tespit edildiği belirtildi.

Olay kapatılmak isteniyor

Raporlarda yer alan bilgilere göre 1998 yılında 5 bin 890, 1999'da 5 bin 630, 2000'de ise 4 bin 210 olmak üzere toplam 15 bin 730 araç kaçak olarak Türkiye'ye sokuldu. Raporlarda yer alan toplam 15 bin 730 kaçak otomobille ilgili işlem yapılmadığı, zaman aşımına uğraması yoluyla da kaçakçılığın örtbas edilmek istendiği iddia edildi. İddiaya delil olarak da bugüne kadar sadece 700 araç hakkında işlem yapılması gösterildi. Suistimale örnek olarak bir başka delil ise büyükelçiliklerden kaçak olduğu bildirilmesine rağmen bazı araçlar hakkında işlem yapılmaması gösteriliyor. Kaçak otomobillerin ortalama 15 milyar liradan, toplam 236 trilyon liralık bir değere ulaştığı belirtildi. Ayrıca, verilen para cezaları dikkate alındığında otomobil kaçakçılığının boyutunun yaklaşık 550 trilyon lirayı bulduğu ifade ediliyor. Çoğunlukla Almanya kökenli olan Mercedes ve BMW marka otomobillerden oluşan araçların özellikle Beyaz Rusya, Gürcistan, Rusya Federasyonu, Ukrayna, Ermenistan, Moldova, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Türkmenistan, Azerbaycan, Tacikistan üzerinden Türkiye'ye sokulduğuna dikkat çekilen raporda, 2000'de Kırgızistan'dan bedelsiz ithalat hakkından yararlanılarak Türkiye'ye giren araçların yüzde 95'inin kaçak olması, kaçakçılığın büyüklüğüne örnek olarak gösterildi. Bazı araçların geldikleri ülkelere giriş bile yapmadan sahte mülkiyet, ruhsat ve plakalarla Türkiye'ye getirildiği kaydedilen raporda, kaçakçılığın gümrük organizasyonu içerisinden de desteklendiği belirtildi.

Saygılıoğlu: Çıkış kayıtları bulunmuyor

Gümrük Müsteşarı Nevzat Saygılıoğlu, 15 bin 730 aracın kaçak olmadığını, sadece çıkış kayıtlarının bulunmadığını bildirdi. "Bu araçların tamamı için kaçak diyemeyiz. Sadece Türkiye'ye giriş yapmış ancak çıkış kayıtları yoktur. Belki de bu araçlar Türkiye'den çıkmıştır. O dönemde manyetik sistem kullanılmadığından çıkış kayıtları bulunmayabilir" diyen Saygılıoğlu, savcılıkların, emniyet müdürlükleri ve gümrük muhafaza ekiplerinin kaçak otomobillere karşı çalışmaları koordineli bir şekilde sürdürdüğünü kaydetti. Saygılıoğlu, bugüne kadar 700'den fazla kaçak araç için suç duyurusunda bulunduklarını dile getirdi.

HAMDİ ATEŞ ANKARA

« Geri Dön