AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ

K R O N İ K  M E D Y A
Güzelyurt: Haber veremedik,
yorum verelim!

Güzelyurtlular, kendilerini "göçmen" durumuna getirecek Annan Planı'na "evet" demek üzere neden muhalefet için oy kullandılar? Muhabirler bu ilginç sonucun nedenlerini anlamak ve anlatmak üzere Güzelyurt'a gitmeyince meydan köşe yazarlarına kaldı. Onlar da Güzelyurtluların neden o yönde oy kullandıklarını köşelerinde bir güzel anlattılar...

16 Aralık tarihli Kronik Medya'da Kıbrıs'taki seçimlerin en dikkat çekici (daha iyisi "en şaşırtıcı" diyelim) sonuçlarından birinin Güzelyurt'ta alındığını; herkesi şaşırtan bu durumu anlamaya ve sonra da okurlara anlatmaya çalışmanın gazetecilerin görevi olduğunu yazmıştık. Ama ondan da önce, bu "tuhaf" durumun sadece bir gazetede (Hürriyet) saptanmasındaki tuhaflığı dile getirmiştik. Kısaca hatırlarsak:

"Biliyorsunuz, Güzelyurt, Annan Planı'nın uygulanması durumunda KKTC'nin sınırları dışına çıkartılacak ve orada 1970'lerin sonlarından beri oturmakta olan Türkler, kendilerine gösterilecek yeni evlere taşınacaklar; yani göçmen olacaklar...

"Seçimden önce Annan Planı'na karşı olan Kıbrıs'taki iktidar blokunun ve Türkiye'deki destekçilerinin en 'pop', telaffuz etmekten en hoşnut oldukları itiraz noktası buydu. Bu kesimler, kampanya süresi boyunca gayet etkili bir propaganda yürüttüler, 'çözüm' yanlılarını 'ver kurtulcu' olarak lanse etme çabalarında özellikle 'Güzelyurt' meselesine yüklendiler. Gerçekten de Güzelyurt, KKTC toprakları içinde verimliliğiyle öne çıkan, uçusuz bucaksız narenciye bahçelerinin yer aldığı bir bölge. Bu, propagandanın gücünü daha da artırdı. Peki seçimde Güzelyurt'ta nasıl bir sonuç alındı? (...) KKTC genelinde olduğu gibi Güzelyurt'taki seçmenlerin de yarısından fazlası 'çözüm' doğrultusunda muhalefet blokuna oy verdi."

Hatırlayacaksınız, yazıyı şu iyimser beklentiyle bitirmiştik:

"Kimbilir belki açık kapamak için gidilir, Güzelyurt'lularla da söyleşiler yapılır, onlara 'göçmen olmayı neden ve nasıl göze alıyorsunuz' gibi sorular sorulur, 'şaşkınlığımız' giderilmeye çalışılır."

MEŞREBİNE GÖRE...

Boşuna heveslenmişiz, bu yönde hiçbir gazetede hiçbir şey göremedik. Onun yerine her zaman olduğu gibi bazı köşelerde durumu açıklamaya çalışan yorumlarla karşılaştık... Yani olmayan bilgiler üzerine inşa edilmiş yorumlarla...

Bu yorumların içinde "Gençlerin kafasını AB'yle çeldiler"den, "Eh, demek ki statükodan göçü bile göze alacak kadar bezmişler"e kadar her şey vardı. Bu yorumlardan sonuncusunu, Denktaş'ın değerlendirmesini aktarırken Hikmet Çetinkaya (Cumhuriyet) yaptı:

"(...) Türkiye'nin yıllardır izlediği yanlış politikanın etkisi de vardı elbet... Para Türkiye'den geliyor, memur-öğretmen maaşları ödeniyordu... Peki Güzelyurt'taki üreticilerin CTP ve BDH'ye yönelmeleri nasıl açıklanabilirdi?

"Rauf Denktaş kestirip attı: 'Oradaki memurları kandırmışlar...' 'Nasıl yani?' 'AB'ye girince maaşlarınız iki üç misli artacak diye...' Üzerinde durulması gereken bir konuydu bu... En verimli topraklar oraraydı. Üretim durmuştu. Narenciye üretimi son 10 yılda 220 bin tondan, 60 bin tona düşmüştü. Türkiyeli bazı ihracatçılar üreticileri dolandırmış, KKTC bu sorunu çözememişti... Bu yüzden üreticiler, siyasi iktidara tepki koymuştu... İşin özü de buydu!..."

Şu birkaç günü işte böyle geçirdik: Her yorumcu kendine göre bir "işin özü" buldu ve ilan etti. Ama oraya gidip "Kardeşim, verdiğin oy senin göçmen olmana yol açacak, sana bu kararı verdiren nedir?" diye soran bir "haberci" çıkmadı.

'MUHABİRLİĞİ ÖLDÜRDÜK'

Hıncal Uluç ve Selahattin Duman geçtiğimiz hafta sonu Vatan'ın ekinde Sanem Altan'ın sorularını cevaplandırmışlardı. Konu başlıklarından biri de "haber-muhabir-köşe yazarı" idi. Bu yazıyı onlardan aldığımız birkaç cümleyle noktalıyoruz, göreceksiniz cuk oturacak:

HINCAL ULUÇ: "(...) Büyük günah patronların... Gazeteciliği yazarların üzerine yıktılar. 'Şu yazarım var, bu yazarım var, hadi okuyun beni...' O yazarları tutabilmek için büyük paralar sarf ediyorlar, çok ucuza muhabir çalıştırıyorlar. Gazete haberdir. Haber yok. Bir gazetenin orijinal bir haberle çıktığı gün sayısını söyleyin hadi bana. Muhabirliği öldürdük. Birtakım adamlar odalarında kıçlarının üzerine oturuyo, konuştukları ertesi gün haber diye yazılıyor. Gazetenin tek yaşam dalı da yazarlar kalıyor."

SELAHATTİN DUMAN: "Yüzde yüz katılıyorum. Geçen sene 1075 köşe yazarı vardı. Bu sene kaç olmuştur ki? Kültür mantarı gibi çoğalıyorlar. Ne yazıyorlar? Hiç..." (A.G.)


Star sadece Güzelyurtlulara değil 'yüzde 51'in tümüne giydiriyor...

Star gazetesi sürmanşetinde (16 Aralık) hem "Rum'a verilmeyi kabul eden" Güzelyurtluları hem de "Rum meraklısı" yüzde 51'i haşlıyor... Gazete, "haber" diye okumamızı istediği şeyin başlığında "YAVRUM VATAN" diyor... "YAVRUM"un sarıya boyanmış "RUM" bölümü her şeyi anlatıyor ama Star'cılar ne olur ne olmaz diye vurgulamışlar:

"Meğer yıllardır Yavru Vatan diye bildiğimiz Kıbrıs'ın yarısı Rum meraklısıymış. Biz de bu acı gerçeği, seçim sonuçları açıklanınca gördük."

Gazete, Güzelyurtlular için ayrı bir çerçeve hazırlayarak onlara "çifte tarife" uygulamış: "GÜZELYURT ŞAŞIRTTI... Annan Planı, Güzelyurt'un Rum'a verilmesini öngörüyor. Burada, Annan yanlısı muhalefet 4, hükümet ise 3 milletvekili çıkardı. Yani Güzelyurt'ta oturanlar Rum'a verilmeyi kabul etti..."

Sizinle bir hissiyatımızı paylaşalım mı? İlk bakışta Star bizim meslek için ("Kronik Medyacılık"tan söz ediyoruz) "yeme de yanında yat" türünden, son derece bereketli bir ekmek kapısı gibi görünüyor. Gazetecilik diye öyle şeylere "imza atıyorlar" ki, bazen başkaca bir gazeteye göz atmadan günü geçiştirmek bile mümkün olabiliyor.

Fakat mesele ilk bakışta göründüğü gibi değil... Star'ın "hata"larıyla uğraşmak bize tat vermiyor. Çünkü bizim mesleğin ("Kronik medyacılık" yani) tadı, ilk bakışta doğruymuş gibi görünen haberlerdeki problemleri deşifre etmekte yatıyor.

Bilmiyoruz, Star'la sorunumuzu anlatabildik mi? (A.G.)


18 Aralık 2003
Perşembe
 
YÖNETENLER: Kürşat Bumin
Alper Görmüş


Künye
Temsilcilikler
Abone Formu
Mesaj Formu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Dizi | Çocuk
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED