AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ |
||
|
|
Şairin atı
Şair Bahattin Karakoç, yaklaşık on yıl önce "Türkçe'nin 2. Uluslar Arası Şiir Şöleni" için Kazakistan'a giden şairler arasındadır. Kendisine "Büyük Abay Ödülü" verilecektir. Şölen programının akışı içinde şairimizi ve diğer konukları gezdirmek amacıyla Almatı'nın dışında Uzunağaç kolhozuna götürürler. Bu arada Bahattin Karakoç ve Türkiye Yazarlar Birliği'nin o dönemdeki Genel Başkanı Mehmet Doğan'a çapan giydirirler. Ve Karakoç'a bir de kazak atı hediye ederler. At dev gibi. Çocukluğundan beri atı çok seven Bahattin Karakoç ata binmek ister. Korumalardan dört kişi telaşlanır. Yardımcı olmak isterler. Anadolu'nun bağrından çıkan şairimiz buna gerek görmez, gururuna yedirmez. Bir hamle ile atın sırtına atlar. Ama atın sırtında bir çocuk gibi kalır. Sonra bir tur atmak ister. "Deh!.." deyip atın böğrünü mahmuzlar. At öyle bir şaha kalkar ki dizgin çatırdamaya başlar; ha koptu ha kopacak. Herkes uzaklara kaçışır. Karakoç, kendisine çok güvenmenin bedelini ödemektedir. İçinden tövbe eder ve atın kulağına eğilir, boynundan öper. Yüreğini atın yüreğine açar. O anda şaha kalkmış olan dev at yumuşar, uslulaşır ve uysallaşır. Binicisinin isteklerine göre hareket eder. Koşar, durur ve konuk şairi gezdirdikten sonra döner. Bu manzaraya şahit olanlar şaşırır. İndikten sonra şairi sıkıştırırlar, "Nasıl oldu, atın kulağına ne söyledin de yumuşadı?" Karakoç'un cevabı şöyle olur: "O sır benimle at arasında. Sırrı ata emanet ettim. İsterseniz gidip kendisinden öğrenin, ama ben söylemem." Mehmet Nuri Yardım'ın ikinci baskısı yapılan "Edebiyatımızın Güleryüzü" adlı kitabında okuduk bu hatırayı. Dostumuz lütfederek, eserinin birkaç yerinde "Muhalif Tebessüm" adlı kitabımızdan da alıntı yapmış. Teşekkür ediyoruz.
ÖNEMLİ KONU Kayseri Barosu avukatlarından Orhan Pekmezci, 'Ermeni soykırımı'nı tanıyan Fransa aleyhine Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM)'nde açmak istediği davanın başvurusu kabul edildi. AİHM, Pekmezci'den, Ermenilerin yaptığı katliamlarla ilgili tanık ve belge istedi. Avukat Pekmezci, iddiaların asılsız olduğunu kanıtlayabilmek için canlı tanıkların kendisine ulaşmasını bekliyor. (0352 222 27 34)
NASIL GELDİLER? - Olay günü bunlar iki motosiklette üç kişi bizim sokağa geldiler. - Üçü de motosikletle mi geldi? - Evet. - Bir motosiklette iki kişi, diğerinde bir kişi miydi? Yok, üçü de aynı motosiklete binmişti, ikinci motosiklet boş olarak kendi başına gelmişti!.. KÖHNE
Sami'nin köhnemiş fikirleriyle uğraşmayalım.
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv Bilişim | Dizi | Çocuk |
© ALL RIGHTS RESERVED |