|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
'Sizin ihtiyacınız olmayabilir ama onların var' sloganıyla yola çıkarak öğrencilik yıllarında bir grup arkadaşıyla birlikte Acil İhtiyaç Projesi Vakfı'nı kuran Ebru Nurluoğlu zenginlerle fakirleri buluşturuyor
İnsanların eğitim, giyim, sağlık ve gıda konusunda ihtiyaçlarını karşılama amacıyla 1993 yılında Ebru Nurluoğlu'nun önderliğinde bir grup Boğaziçi Üniversitesi öğrencisinin başlattığı Acil İhtiyaç Projesi bugün gerek İstanbul'da gerekse Anadolu'da pekçok yoksul ailenin umudu. 1995 yılından bu yana vakıf olarak hizmet veren bu gönüllü kuruluşun diğer yardım kuruluşlarından ayıran en önemli farkı ise şu: Vakıf sadece zenginlerle yoksulları buluşturmakla kalmıyor. Yardım alan insanlar da kendi imkanlarına göre ya vakfa gelen öğrencilere gönüllü ders veriyor, ya eski gazeteleri topluyor veya da evde giymedikleri kıyafetleri getirererek ihtiyacı olan diğer kişilere veriyor. 'Verme sırası bana gelmişti' "Sizin ihtiyacınız olmayabilir ama onların var" sloganıyla yola çıkarak böyle bir projeye fikir anneliği yapan Yeditepe Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Ebru Nurluoğlu şunları söylüyor: "Çocukluk yıllarımdan itibaren kullanmadığım eşyalarımı ihtiyacı olanlara veririm. Evde gazetelerde okuduğum yoksul ailelere kolilerle postaneden giysiler gönderirdik. Boğaziçi Üniversitesi'nde okurken artık ailemin ve devletin bana verecekleri herşeyi verdiklerini, sıranın bende olduğunu düşündüm ve böyle bir projeyi başlattım." Zenginlerle yoksulları buluşturuyorlar Metropolde zenginlerle fakirlerin birbirinden hem yaşantı hem de mekan olarak çok uzak ve farklı hayatlar sürdürdükleri bir gerçek. İşte bu iki kesimi birbirinden buluşturmayı amaçlayan vakfın bugün sayısız gönüllüsü var. Nurluoğlu, zengin ve yoksul halkı buluştururken en büyük desteği orta sınıftan almış. Nurluoğlu, şunları söylüyor: "Zenginler kendi dünyalarına kapanmış. Kendi huzurlarının bozulmasını istemiyorlar. Yoksullar ise yaşadıkları hayattan dolayı son derece hırçınlar. Burada bize düşen bu iki kesimi birbirine tanıtmak. Yapılan yardımlara baktığımızda en büyük destek her iki kesimi de daha iyi tanıyan orta sınıf. Çünkü orta sınıf birşeylerden yoksun olmanın ne olduğunu gayet iyi biliyor." Vakıftan yardım bekleyen bin kadar aile var. Vakfın İletişim Direktörü Gökben Yalım, 230 ailenin ihtiyaçlarına cevap verdiklerini ve 100 kadar çocuğu ilkokuldan üniversiteye kadar okutan burs verdiklerini ifade ediyor. Vakfın çocuklara özel yaptığı bir başka etkinlik ise yoksul çocukların hayallerini gerçekleştirmek. Yalım, çocuklardan gelen en büyük isteğin yaş günü partisi olduğunu ifade ediyor ve vakfa bağlı tüm çocukların bu isteklerini gerçekleştirmek için bundan böyle aynı ayda doğan çocuklara ortak bir parti düzenleyeceklerini dile getiriyor. Türkiye'nin en genç sivil annesi Vakfın kurucusu Ebru Nurluoğlu, aynı zamanda Türkiye'nin en genç sivil annesi. Henüz 20 yaşında iken 8 yaşında bir kız çocuğunun anneliğini üstlenmiş. Şimde 3 yaşında Ata adlı bir de oğlu olan Nurluoğlu şunları söylüyor: "Oğlum Ata'yı doğurduğumda bir çocuğun 8 yaşla 17 yaş arasında geçirdiği bütün evrelerini biliyordum. Anne olmanın bir kadın için çok özel bir duygu olduğunu düşünüyorum. Bütün bu işleri yaparken gücümü çocuklarımdan alıyorum."
|
|
|
|
|
|
|