|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
SEVDA ALKAN İSTANBUL
"Yüzünüzdeki masumiyet ruh halinizi de yansıtıyor mu?" sorumuza, "evet" cevabı veren Batu, zaman zaman çok agresifleşebildiğini ise, "Halet-i ruhiyem, etrafımdaki olaylar ya da bana söylenen sözler doğrultusunda inip çıkıyor. Meselâ ortalığı kırıp dökmem. Daha çok niye bu tür şeylere izin veriyorum diye kendime kızarım" şeklinde açıklıyor. Oyunculuğunun ilk yıllarında "İnal Batu'nun kızı" olarak lanse edildiğini söyleyen Pelin, artık durumun değiştiğini söylüyor ve ekliyor: "Babamla gurur duyuyorum. Onun ismiyle anılmak benim için çok kötü birşey değil. Ama kendi yaptığım işlerle anılmayı isterim. Babam da aynı düşüncede." KENDİ AYAKLARININ ÜSTÜNDE Türkiye'de her olguya bir etiket yapıştırıldığından şikayetçi olan Batu, "İnsanlar hep bir başlık altında anılmaya çalışılıyor. Sinan Çetin ile çalıştığımda, 'Aa.. Popüler sinemada rol alıyor' deyip küçümsenmişti. Yavuz Özkan ile çalıştığımda, 'Bu kız entellektüel' denildi. Doğru bir yönetmen, doğru bir senaryo olduğuna inanıyorsam, filmin sanat filmi ya da popüler olması benim için önemli değil" diyor. BABASI GİBİ KENDİ DE FENERLİ
Kısa bir süre önce İnal Batu'nun Meclis'te konuşma yaparken telefonunun Fenerbahçe müziği ile çalması ve telefonu kapatamaması üzerine yaşanan olayla ilgili olarak, Pelin Batu şu değerlendirmeyi yapıyor: "Telefonun konuşurken çalması çok üzücü bir olaydı. Babamın telefonu kapatamaması üzerine gülenler olmuştu. Ortada sempatik bir durum vardı. Babam da benim gibi araçlardan pek anlamaz. Kapattığını sanıp kapatamamamış." Fenerbahçeli olduğunu ifade eden Pelin, "Fener tutkusu aileden gelme" diye konuşuyor.
|
|
|
|
|
|
|