|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Soğuk bir kış günü... Ankara'dan trene binen üniversite öğrencisi, yarıyıl tatilinde memleketine gidiyor. Erzurum'a. Yol uzun, tren yavaş. Dağların tepelerin arasından, kıvrıla kıvrıla, aheste aheste, giderken giderken, yanındaki yolcularla sohbet, kitap okuma, karnı acıktığında yemek vs. derken, geç vakit uyku bastırıyor. Gecenin ileri saatlerinde daldığı uykudan, tren Erzurum'da gara girmek üzereyken uyanıyor. Bir bakıyor ki botları çalınmış. Hayda!.. Evet, aynen böyle demiştim ben de bu hikâyeyi dinlerken. Botların yerine bırakılan bir çift ayakkabı var ortada. Ancak onlara ayakkabı demeye bin şahit ister. Altları delik, ağızları açık, bağcık birinde yarım birinde hiç yok. Topuklar gitmiş. Ayağa takılacak cinsten değil. Çöp numunesi. Bizim üniversiteli, onlara hiç dokunmadan çıplak ayakla iniyor trenden. Çorapları da çıkarıp paçaları sıvıyor ki, ıslanmasınlar. Yalınayak şehre dalıyor. Tanıdık bir ayakkabıcı dükkanına mosmor ayaklarla giriyor ve babasının adını söyleyerek, veresiye bir çift bot alıyor. Eve gittiğinde ayaklarını sobada ısıtırken, babasına durumu anlatıyor. Allah rahmet eylesin, bugün hayatta olmayan baba, "Vah zavallım" diyor dinledikçe. "Vah zavallım, vah garibim..." Bizimki, kendisi için üzüldüğünü sanıyor babasının. "Demek bu karda kışta, o perişan ayakkabılarla dolaşıyormuş ha?!" Merhametli babanın gözleri doluyor. Gizleyemediği yaşları şıp şıp düşerken, "Demek, çalmaktan başka çaresi kalmamış garibin" diyor. Bizimki, içinden geçirdiği duygular ters yüz olduğu için ve yanlış anlamadan dolayı kendinden utanıyor. Aradan geçmiş yirmi yıl. Ben bu hikâyeyi çok dinledim. İstedim ki sizin de haberiniz olsun. Arkadaşımın bu olayı her anlatışında gözleri dolar.
OLUR BÖYLE VAK'ALAR
Eskişehir'de evinde bıçakla öldürülmüş olarak bulunan bir kişinin cesedi, (belediyeye ait cenaze aracı başka bir görevde olduğu için) sinek ilaçlama aracı ile morga gönderilmiş. Olur böyle vak'alar deyip geçmeden biraz düşünsek nasıl olur? Gelin arabasıyla soygun yapmak... İtfaiye aracıyla gelin götürmek... Ambulans dedikleri can kurtaranla parayı bastıran işadamlarını uçağa yetiştirmek... Cenaze arabasıyla eşya taşımak... Makam aracıyla zamparalığa çıkmak gibi örnekleri de aklımızdan geçirdikten sonra vazifemizi yapabilir, "olur böyle vak'alar" deyip geçebiliriz. Haydi buyurun.
ŞEHR-İ YÂRİM
Ayasofyanın altında uyuyorum
GÜNÜN SÖZÜ
HAYAT YETERİNCE UZUN, ÖMÜR YETERİNCE KISA.
|
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv Bilişim | Dizi | Röportaj | Karikatür | Çocuk |
© ALL RIGHTS RESERVED |