|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Türkiye'nin eğitim-öğretim tarihinde, yarım asrı aşan bir geçmişi olan "imam-hatip liseleri" üzerinde sürüp gelen "itham ve iftiralar" hala devam etmektedir. Hem de Diyanet'e bakan Devlet Bakanı prof.dr. sayın Mehmet Aydın,yeni Diyanet İşleri Reisi Prof.dr. Sayın Ali Bardakçı, imam hatip kökenli olduğu bir dönemde... Amma bunu yadırgamamak gerekir. Çünkü,bu okullar açıldığından itibaren aynı itham ve iftiralara maruz kalmış, "halka mal olmuş inkilaplar" içinde, gereken onuru ve hizmeti gereği gibi ifa ederek bu günlere gelmişlerdir. Ne zaman bu tür malüm çevrelerin iftira ve bühtanlarını görür ve okursam, "genç bir imam-hatipli" olarak, İstanbul'da intişar eden "Yeni İstanbul" Gazetesinin "Gençlik ve Üniversite Köşesi"ne gönderip,yayınlanan "ilk yazım" aklıma gelir. Bugün yapılanların daha "katmerlisi"ni "Yön" adlı "sol içerikli"dergi de yapıyor; 60 İhtilali'nin ortaya koyduğu "militarist baskı" ile, bir kat daha cesaretle imam-hatiblere saldırıyordu. İşte hiç bir yoruma sapmadan, olduğu gibi, 41 yıl sonra gücelliğini kaybetmeyen bu yazıyı, yeni neslin "ıttılaı"na arz ediyoruz: "Kızıl Yön'cüler, uyanın!" "Bu milletin ekmeğini yiyip, suyunu içtiğiniz, temiz havasını teneffüs ettiğiniz yetmiyormuş gibi, şimdi de kalkıp onun çocuklarına saldırıyorsunuz. Halbuki vatan kahramanı, milli irâdenin tek müdafii edasiyle İ.H. Okullarınınzararlı unsurlar, gerici yuvaları ve inkılâp aleyhtarı olduklarını yazıyorsunuz. Siz Kimsiniz? Yıllarca aşırı solculuk suçu ile hücrelere kapatılmış solcu olduğunuz emniyetin dosyalarına geçmiş kimseler değil misiniz? Evet siz o yılanlar, o çiyanlarsınız. "Yönünüzde, Zübük"ünüzde pişmiş kelli gibi sırıtıyorsunuz. Türk gençliği yüzünüzü örten kızıl perdeyi yırttı attı. Artık "o cascavlak kel mahiyetiniz"i bütün Millet biliyor. Buna rağmen durmuyor saldırıyor, milletin damarlarındaki kanı emmek istiyorsunuz!.. Misal mi istiyorsunuz? İşte: 2.5.1962 tarihli 20. sayısında "İ.H.O'nın kuruluş gayesi, yeni bir 31 Mart vak'asını kurmaylarını hazırlamaktır." cümlesiyle başlayan ve ağzındaki zehri en hayasızca döken "Yön" dergisinin ithamları. Bir İmam Hatip Okulu öğrencisi olmak sıfatiyle bu okullarda okuyan gençlerin hislerine tercüman olarak bu iftira ve yalanlara cevap vermek ve akıttıkları zehiri ağızlarına tıkamak istiyorum:. 1) Yazıda bu müsecceller Atatürk'ü kendilerine siper yaparak İ.H.Okullarını Atatürk düşmanlığı ile itham etmektedirler. Halbuki biz Cumhuriyeti kuran milliyetçi ve vatansever Atatürk'ü her Türk kadar seviyoruz. Ve onun "Komünizm Türkün baş düşmanıdır. Her görüldüğü yerde ezilmelidir" vecizesi de baş prensibimizdir. 2) İ.H.O.ları "laik olan devletimizin bünyesiyle uyuşmazlık halindedir." Yönü kuzeye olan "Yön"cüler siz lâikliği nasıl anlıyorsunuz? Tamamen dini imha, mâbetleri ve dini okulları kapatmak şeklinde mi? Bu türlü prensipleri, böyle bir laikliği ancak Rusya'da bulabilir. Rusyada rastlayabilirsiniz. Ne kadar ahmaksınız ki, buranın Türkiye olduğunu unutuyorsunuz. 3) Hem de biz "eski devir sarayları mütegalibesi tarafından" değl, milletten himaye görmekteyiz. Bize hâmi ve müşfik kucağını açan, bağrına basan Müslüman -Türk Milletidir. Çünkü biz onun çocuklarıyız. Hak için din için, vatan için onun içinden fışkırdık. 4) İ.H.O.ların faaliyetini Türkiye'yi yıkmak isteyen bir düşmanın içimizde silâhlandırılacağı V. kol olarak gösteriyorsunuz. Bununla siz kendinizi ele verdiniz de haberiniz yok. "Şecaat arzederken merdi kıptı sirkatın söylermiş." Siz de öyle. 5) Eğer susturulmaz, okullarımız kapatılmazsa 31 Mart vakası, hatta ondan daha kanlı olaylar meydana gelecekmiş. Kim bu okulları kapatacak? Kimkan akıtacak? Siz mi? Eğer kan akıtılacaksa bu millet kızıl kanı akıtacaktır. 6) Bu okullar, hürriyetin ışığı altında Cumhuriyetin ilkelerine bağlı olarak devletin himayesinde eğitim ve öğretimlerine devam edeceklerdir. Bunu da böylece bilin!.. 7) Devleti de idare noksanlığı ile itham ediyorsunuz. Arzuladığınız gibi devlet de asla diktatörce hareket etmiyecektir. Edemez. Zira milli iradenin temsilcisi ve demokrasinin yolcusudur. Katiyyen despot idare olmamış ve olmayacaktır da!.. 8) Diyorsunuz "şu devleti erkek gibi idare edelim." Nasıl idâre edelim yani? Yakalarına Rusyada olduğu gibi numara vurarak mı, piçleri piçhanelere, analarını, kolhozlara sokarak mi? Hakikati söylemek isteyeni mi susturalım? Bu erkekçe idâre şekli her halde aşırı sol lügatinde varda, biz bilmiyoruz. Varsın olsun da sizin olsun. Bize demokrasi yeter. 9) "En sonunda aydın kuvvetlerin" diyorsunuz "bir tepesi atar ve kanlı bir olay ile hepsinin kökü kazılır" sözünde "aydın kuvvetler" olarak kimi kastediyorsunuz? S. Şertel. S. Ali, N. Hikmet ve mukallitlerini mi? Onlarla birleşin. Kendinizi çekiç, orak ve Gagarinin füzesiyle takviye edin ve bekleyin. Ben de Mehmetçiği alacağım, sopamla, kazmamla, küreğimle müsellâh hâle geleceğim ve kim olduğumu göstereceğim size!..
|
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv Bilişim | Dizi | Röportaj | Karikatür | Çocuk |
© ALL RIGHTS RESERVED |