|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
ŞAMİL KUCUR
İnsanlığın sufi müziğe ihtiyacı var Köklü bir geçmişe sahip olan Türk tasavvuf müziği, ülkemizde kısıtlı bir çevre tarafından icra edilen ve dinlenebilen bir müzik olmaktan çıkartarak geniş kitlelere nasıl ulaştırabiliriz, bu nasıl ve ne şekilde yapılmalı? Bu sorular ülkemizde yıllardır konuşulan ve tartışılan bir konu. Aslında ilginç olan ortak bir tespit var ki; o da Türk tasavvuf müziğine ilginin, yurtdışında bizim insanlarımızdan çok o ülkenin insanlarından gelmesi. Bazı sanatçılar ülkemizde ve yurtdışında tanıtılması ve dinlenilmesini sağlayabilmek için bir takım arayışlara girdikleri gibi, müziğin orjinal hali ile yaşatılması gerektiğini savunanan müzik çevreleri de mevcut. İlginç olan, yurtdışında tasavvuf müziği orjinal sazlar ile icra edildiği şekli ile kabul ve takdir görüyor. Ülkemizde ise tam tersine toplumun geneline yaygınlaştırılması amacı gerekçesi ile çeşitli modernize-çağdaş form arayışlar peşinde koşuluyor. Ahmet Özhan, Kani Karaca gibi birçok klasik - tasavvuf müziği sanatçısı ve topluluğu da çok sayıda ülkede büyük ilgi gören konserler vermişlerdi. Doğan'a göre, müzik türlerini topluma adil olarak sunmak ile insanların eşit şekilde bilgilenme şansları olabilecekti. Fakat ülkemizde geçmişten günümüze, müzik, kültür ve sanat yayınları adil olarak yapılmıyordu. Bu eksikliği gidermek, tasavvuf müziğini ülkemizde daha geniş kitlelere ulaştırabilmek amacıyla, çeşitli arayışlar da mevcut. Ender Doğan'ın solisti olduğu Yolcular projesi kapsamında çıkan 'Seçkin ilahiler 2' albümünde de bu amaçla yenilikler ve modernizasyon denemeleri yapılmıştı. Doğan da, yurdumuzda yeterli derecede ilgi görmeyen tasavvuf müziğini sevdirebilmek için, bir takım açılımlara gerek duyulması için adeta mecbur bırakılmıştı. Ülkemizde bu tür tartışmalı çalışmalar süredursun, yurtdışında tasavvuf müziği ve sema törenleri otantik hali ile sunulması nedeni ile ilgi görüyor. Biz de ise ilgi uyandırabilmek için otantik hal terk edilme yoluna gidiliyor.
Karakolda İFTAR VAR
Yalova Emniyet Müdürlüğü tarafından vatandaşlara iftar verildi. Polis ve vatandaşı kaynaştırmak için Yalı Caddesi'nde bulunan merkez karakolunda verilen iftara muhtarlar, sivil toplum örgütleri temsilcileri ve vatandaşlar katıldı.Vatandaşın polis ve karakollardan çekindiğini belirten İl Emniyet Müdürü Ali Yön, "Biz, vatandaşın polisten korkmasını değil, polise saygı duymasını ve yardımcı olmasını bekliyoruz. Bu iftar yemeği sayesinde insanlarımızla daha çok yakınlaşmak istedik." dedi.
İftar yemeğine katılan Rüstempaşa Mahallesi sakinlerinden Ramazan Korkmaz ise "Daha önce karakola gelirken korkardık. Bugün yemek masalarını ve bize servis yapan polisleri görünce doğrusu şaşırdık. Kendimizi evimizde gibi hissettik" diye konuştu.
|
|
|
![]() |
|
|
|
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Ramazan | Arşiv Bilişim | Dizi | Karikatür | Çocuk |
|
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © ALL RIGHTS RESERVED |