AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ
Albaraka Türk

Y A Z A R L A R
Zekat kimlere verilmez

SORU: Zekât kimlere verilmez?

Zekât alacak kimsenin şu niteliklere sahip olması gerekir: a) Yoksul olması: Temel ihtiyaçları dışında, borçları düşülüp, geride nisap miktarından çok yıllanmış malı olan kişiye zekât verilmez. Belki nâfile olarak bağışta bulunulabilir.

b) Müslüman olması. Çoğunluk müctehitlere göre gayri müslimlere zekât verilmez. Çünkü Hz. Peygamber Muaz İbn Cebel'e; toplayacağı zekâtı Yemen'in yoksul Müslümanları'na vermesini bildirmiştir. Ebû Hanîfe ve İmam Muhammed'e göre nâfile sadakaların zimmîlerin yoksullarına verilmesi câizdir.[1] İmam Züfer'e göre ise gayri müslim zimmîlere de zekât verilebilir.[2]

c) Zekât verenin, zekât alacak olanın nafakası ile yükümlü olmaması: Buna göre bir kimse ana, baba, dede, nine, çocuk ve torun gibi yakınlarına yoksul olsalar da zekât veremez. Çünkü onlara zaten bakmak zorundadır. Ancak kardeş, yeğen, amca, dayı, hala, teyze ve bunların çocukları gibi hısımlarından yoksul olanları, yakınlık sırasına göre zekât vermede tercih etmesi daha faziletlidir. Ebû Yûsuf, İmam Muhammed, Şâfiî ve Malik'e göre, kadının fakir bulunan kocasına zekât vermesi caizdir. Çünkü Allah'ın Rasûlü bu konuda soru soran İbn Mes'ud (r.a)'un karısı Zeyneb (r. anhâ)'e şöyle cevap vermiştir: “Kocan ve çocuğun tasadduk etmene daha lâyıktır.”[3]

Zekâtın, malın bulunduğu yerdeki yoksullara verilmesi asıldır. Çünkü Rasûlüllah (s.a.s), Muaz (r.a)'a; “Zekâtı Yemen halkının zenginlerinden al, yine Yemen halkının yoksullarına ver” buyurmuştur.

Zekâtın yıl sonunda başka beldedeki fakirlere gönderilmesi tenzihen mekruhtur. Ancak zekâtın gönderileceği yerdeki ihtiyaç sahipleri akraba olur veya malın bulunduğu beldedeki fakirlerden daha muhtaç durumda olurlarsa, bu takdirde başka beldeye göndermek caiz olur.[4]

Zekâtın, zengin bir kimsenin muhtaç durumdaki babasına veya çocuklarına verilmesi câizdir. Çünkü bunlar birbirinin malı ile zengin sayılmaz. Buna göre ilim için çalışan ve zengin olan ailesinden ihtiyacı kadar yardım göremeyen öğrencilerin zekât kaynaklarından yararlanması caiz olur.

Dernek ve vakıf yöneticileri “vekil” sıfatıyla teslim aldıkları zekâtı öğrencilere ve sekiz sınıftaki yerlere ulaştırabilirler.

[1] bk. Bakara, 2/ 271. Bu âyette mü'min münkir ayırımı yapılmamış, Muaz hadisi ise âyet tahsîs etmiştir.
[2] bk. Kâsânî, Bedâyi', II, 43 vd.; İbnü'l-Hümâm, Fethu'l-Kadîr, II, 21; el-Fetâvâ'l-Hindiyye,I, 176.
[3] Ebû Dâvud, Zekât, 44.
[4] İbnü'l-Hümâm, age, II, 28 vd; İbn bidîn, a.ge., II, 93 vd; el-Fetâvâ'l-Hindiyye, I, 178; Meydânî, age, I, 158.


14 Kasım 2003
Cuma
 
HAMDİ DÖNDÜREN


Künye
Temsilcilikler
Abone Formu
Mesaj Formu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Ramazan | Arşiv
Bilişim
| Dizi | Karikatür | Çocuk
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED