Ben demiştim. İnanın, bu lafı hiç sevmem. Söyleyene de 'iyi gözle' bakmam. Bir konuda görüş ileri sürerken, çok düşünür ve 'bilgim' ile 'tecrübemi' hep ön planda tutarım.

Bu düşüncelerimde zaman zaman da yanılırım. Bu yanılgımın sonunda da özür dilemesini bilirim.

Ancak.

Genelde 'haklı' çıkarım.

Bunları ne için yazdığıma gelince, konuya hemen dalayım.

Efendim, bilindiği üzere, Tevfik Lav'a Ankaragücü'ne geldiği günden bu yana karşıydım. Problemim Lav"ın 'kişiliği' ile ilgili değildi. Bu işin içinden çıkıp, başarıyı yakalamaktan çok uzaklarda yer alacağını yazmıştım.

Zaman beni haklı çıkarttı.

Keşke bu konuda yanılsaydım da, bundan hem Ankaragücü, hem de Tevfik Lav 'kazançlı' çıksaydı.

Tevfik Lav, önümüzdeki günlerde bu çarkın dişlileri arasında yok olup gidecek.

Çünkü, zamanından evvel, alt basamaktaki yerini merdivenin başına taşıyanların halini çok gördüğümden 'ben demiştim' sözcüğünün arkasına yine sığınmak istemem.

İrlandalılardan sonra Afrikalılar

Mustafa Denizli tarafından sporumuzun içine 'İrlandalılar' lafı gönderilmişti. Şimdilerde de 'Afrikalılar' lafı ile bir süre daha boğuşacağız.

Bu kelimenin sahibi ise, Voleybol Federasyonu Başkanı Hüsnü Can Bayan takımımız Türkiye'ye dönerken, bazı Voleybol yazarlarının görüşlerine oldukça kızan Başkan Can, ayağının tozu ile geldiği, Atatürk Hava limanında düzenlediği basın toplantısında bu aykırı kişileri 'Afrikalılar' diye tanımladı. Bir zamanlar 'içimizdeki İrlandalılardan' sonra, şimdilerde de 'içimizdeki Afrikalıların' kim olduğunu tartışıp duracağız.

Bu sözlerle uğraşırken, bayan Voleybol takımımızda 5-10 Aralık günlerinde Azerbaycan'da düzenlenecek turnuvada Olimpiyatlara gitmenin yolunu arayacak. 2 Aralık günü çekilecek kurada ortaya çıkacak fikstüre göre, takımımız hazırlıklarına hemen başlayacak. Bunun içinde kızlarımız önümüzdeki günlerde yine Ankara'da kampa alınacak.

Hakem ve Hekim olan bir spor gönüllüsü

Özellikle ön plana çıkmaz. Bugüne kadar yarattığı güzelliklerin hep 'gölgesinde' kalmayı tercih etti Tıp eğitimindeki başarısını profesörlüğü kadar taşırken, Okçuluğumuzun gelişmesinde de en az Başkan Prof.Dr. Uğur Erdener kadar hizmeti geçti. Bahsettiğim kişi, Prof.Dr. Kenan Eratalay'dan başkası değil.

Ülkemizin yetiştirdiği nadir diş doktorlarından olan bu sporcu dostumuz, bir yandan mesleğinde ilerlerken, diğer taraftan da Uluslararası Federasyonda hakemlik, Türk Federasyonunda üyelik ve Merkez Hakem Komitesi Başkanlığı yapıyor. Şimdilerde bu güzel görüntüsünü Televizyon spikerliğine taşımanın heyecanı içinde. Bu denli güzel işlere 'imzasını' atan sporcu dostumuzun, bu işin altından da kalkacağı görüşündeyim.

Cebeci Stadı'na el atıldı

Geçenlerde Cebeci Stadı'nın 'döküldüğünü' yazmıştım. Bu konuyu, Ankara'nın yeni İl Müdürü Ahmet Sağlam ele aldı ve kısa zamanda bir bölümünü çözdü. İlk planda, uçan tribün çatısını onardı. Şimdilerde onarım sırası, tribünlerdeki oturaklara geldi. Bunlardan sonra, Cebeci Stadı'nın dış sıvasına sıra gelecek.

Aklınızda bulunsun

Eğer futbol topu bir oyuncuya doğrudan doğruya kale vuruşundan veya taç atışından, veya köşe vuruşundan gelirse, bu durumda 'ofsayt' ihlali olmaz.

Kenan Onuk'un yeni imajı

Uzun yıllar TRT'de görev yaptıktan sonra, NTV Spor Müdürlüğüne atlayan Kenan Onuk'un yeni imajını çok beğendim. Dökülen saçlarının yerine, Amerika'da saç ektiren Kenan Onuk, ortaya çıkarttığı gençleşme operasyonu ile bu işi yapmak isteyenlere de cesaret verdi.

HAFTANIN SÖZÜ

Hiçbir zaman geçmişi ele alarak, geleceği planlayamazsınız.
EDMUND BURKE

GÜRAY SOYSAL

Künye

Temsilcilikler

Abone Formu

Mesaj Formu