AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ

Y A Z A R L A R
Amerikan askeri Irak için değil, Türkiye için geliyor

Hani Amerikan askeri varlığına izin veren yetki tezkeresi reddedilmişti? Türkiye ile ABD arasında yapılan mutabakatta Türkiye topraklarında "dokuz Amerikan üssü"ne izin verilmesi hangi yasal yetkiye dayanıyor? İkinci tezkerenin kabul edileceği varsayımı ile yapılan anlaşma, tezkerenin reddine rağmen nasıl oluyor da uygulanabiliyor. İskenderun limanından çıkan ABD askeri techizatı ve kamufle edilmiş ABD askerleri Mardin ve Gaziantep'e nasıl gidebiliyor? Kimse bu yığınağın "üslerin modernizasyonu"nu içeren birinci tezkerenin kapsamıyla ne ilgisi olduğunu sorgulamıyor mu? Eğer bu yığınak birinci tezkerenin kapsamına giriyorsa neden gizlilik içinde uygulanıyor? Birinci tezkere nasıl oluyor da dokuz askeri üs ile "kırk bin Amerikan askeri"nin bu topraklara yerleşmesi için hukuki gerekçe olarak kullanılabiliyor. Kızıltepe, Dicle, Oyalı, Nusaybin, Gaziantep, Oğuzeli, Birecik, Şanlıurfa ve Viranşehir'de Amerikan askeri üsleri kurulacak. Basra Körfezi'nden başlayarak petrol bölgeleri ile Fırat ve Dicle nehirlerinin havzaları boyunca Amerikan/İngiliz askeri bölgeye yerleştiriliyor.

Tam da planlandığı gibi... "ABD-İngiltere-İsrail şer ekseni"nin yeni Ortadoğu planının amaçlarına hizmet edecek şekilde. Irak'ın üçe ayrılması, enerji kaynaklarına el konulması, su kaynaklarının denetlenmesi, Basra Körfezi'nden Doğu Akdeniz'e uzanan hattın işgal edilmesi, Doğu Akdeniz'den Basra Körfezi'ne kadar bütün bölgenin İsrail denetimine açılması, Türkiye'nin 'Güneydoğu'sunun bu bütün parçası olarak kullanılması amaçları doğrultusunda.

Bu cinayete izin verenler yarın bu halkın vicdanında olduğu kadar tarih önünde de yargılanacak. Meclis izin vermemiş, kimin umurunda? Yarın, işlerin Türkiye kamuoyuna anlatılanlar gibi olmadığı ortaya çıktığında birileri bunun hesabını vermek zorunda kalacak. "Türkiye, gerekli gördüğü hallerde nedenini açıklamaksızın ABD personelini ülkeyi terke davet edebileceği gibi sınırdışı da edebilecek"miş. Kimi kandırıyorsunuz? Çekiç Güç'ü 12 yıldır neden gönderemediniz? Bu askerlerin yıllarca bu topraklarda kalacağı, hiçbir gücün onları geri gönderemeyeceği, dün Kuzey Irak'ta oluşturulan otorite boşluğunun yarın bir şekilde Güneydoğu'da oluşturulabileceği öngörülemiyor mu?

Bush'a destek veren yanıyor

ABD'ye Türkiye'de üsler verenlerin, onbinlerce ABD askerinin bu topraklara yerleşmesine imkan tanıyanların, İngiltere Başbakanı Tony Blair'in başına gelenler hakkında bir fikirleri var mı? Yahudi lobisi ve Bush-Cheney Cuntası'nın yağma savaşının en ateşli destekçisi Blair, dramatik bir sona gidiyor.

Blair'in İşçi Partisi'nden 200 milletvekili, ahlaksız savaşa karşı çıktıkları için istifanın eşiğine geldi. İstifacılar arasına bir bakan ve beş bakan yardımcısı da var. The Independent on Sunday gazetesi de manşetinden Blair'e seslenirken, ''Sakın bizim adımıza hareket etme, delilin yok, milletinin desteği arkanda değil'' diye seslendi. Blair'in "derhal" görevinden ayrılmasını isteyen İşçi Partisi'nin duayeni Tam Dalyell, "Blair'den başka bir politikacı arıyoruz. Almanya ve Fransa haklı, başka bir başbakanın Almanya ve Fransa ile ciddi şekilde konuşacağını umarım" dedi. Avustralya Başbakanı John Howard, ülke tarihinde ilk kez, parlamentodan güvensizlik oyu aldı. BM kararı olmasa da ABD'ye destek vereceğini açıklayan Japonya Başbakanı Junichiro Koizumi de aynı sonuçla yüzleşecek. ABD basını bile Bush'a, "BM yoksa savaşa hayır" uyarısı yaptı.

Dünya başka yöne Ankara başka yöne gidiyor. BM'den karar çıkmayacak. ABD-İngiltere ve İsrail dışında bu savaşa destek veren kimse yok. Birkaç yarı sömürge ülke dışında... Bu ülke nasıl olur da onlar arasına katılır? Güvenlik Konseyi'nin karar alması halinde bile dünya bu saldırıya şiddetle direnecek. Amerika ve İngiltere'nin Konseyi'in geçici üyelerini nasıl şantaj ve rüşvetle satın almaya çalıştığı, Ankara'da her türlü kirli yöntemi nasıl kullandığı ortaya çıktıktan sonra, BM kararı ne işe yarar?

Türkiye'yi denetim altında tutmak

Afganistan'da, Irak'ta, Filistin'de, Güneydoğu Asya'da ve Orta Afrika'da Amerika'nın nelerin peşinde olduğunu merak edenler Filipinler Devlet Başkanı Gloria Arroyo'nun Bush'a yazdığı ve bugün Yeni Şafak'ta bazı bölümleri yayınlanan mektubu okusun. Arroyo, Ortadoğu, Hazar ve Güneydoğu Asya enerji kaynaklarının yanısıra, Amerikan askerlerinin birçok ülkede olduğu gibi, Türkiye'de neden üsler kurduğunu da açıklıyor.

Amerikan askerlerinin Türkiye'ye gelmesinin gizlenen gerekçesi, İslam'ın yarın bu ülkede güç kazanması ihtimali. Birkaç gerekçe de biz ekleyelim: Fırat ve Dicle havzalarının kontrol altına alınması. Türkiye sınırına kadar bütün bölgenin silahsızlandırılmasından sonra, Türkiye'nin İsrail varlığını tehdit edecek bir noktaya gelmesinin engellenmesi. Yani hedef en az Irak kadar Türkiye. Bu ülkede İslam Amerika'nın askeri gücü ile denetim altına alınacak. Tıpkı Ortadoğu'da ve Asya'daki birçok cephede olduğu gibi. 28 Şubat'ın bir başka versiyonu ile karşı karşıyayız. Bu şu anlama geliyor: Türkiye Irak cephesinin açılmasıyla birlikte hem bir Türk-Kürt savaşının içine çekilecek hem de içeride Amerikan askeri varlığı nedeniyle şiddetli bir çatışma ortamına sürüklenecek. Yarın, Yemen'de yapıldığı gibi, Ankara veya İstanbul'un merkezinde bazı otomobiller havaya uçurulur ve bu terörle mücadele kapsamında gösterilirse kimse şaşırmasın. Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri, bu tarihî komployu bozmak zorunda. Türkiye'nin geleceği için bunu yapmak zorunda.

David Fromkin, dün The New York Times gazetesinde yazdığı yazıda, "Amerika'nın Ortadoğu'da dört yüz yıllık Osmanlı geleneğini silmek istediğini, bunu Balkanlar'da denediğini, Osmanlı etnik barışı esas alan yapısı yerine etnik bölünmeye neden olan politikalar uyguladığını" yazdı. Onlar "dört yüz yıllık bir tarihi perspektif"le bu topraklara geliyorlar. Oysa bizlere, birkaç milyar doların ötesinde hiçbir perspektif sunulmuyor. Aksine bu toprakları köleleştirmek için yapılan kirli planlar örtbas ediliyor.


11 Mart 2003
Salı
 
İBRAHİM KARAGÜL


Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Dizi | Röportaj | Karikatür
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED