|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Kültür Bakanlığı'nca yayınlanan 'Türkiye Cumhuriyeti'nin Temeli Kültürdür' adlı iki ciltlik çalışma, Anadolu kültür tarihinin zenginliğini, geniş bir hacim ve içerikle biraraya topluyor.
HALE KAPLAN ÖZ
İki ciltte engin bir kültür Türkiye Cumhuriyeti'ni oluşturan geniş kültür mozaiğinde yer alan, kültür-sanat ögelerinin, bilgi akışı etrafındaki fotoğraflarla zenginleştirildiği eserin ilk cildinde geçmişten geleceğe kültürel miras, müzeler, çok kültürlü coğrafya ve bir kültürel reform olarak Atatürk inkılapları ele alınırken ikinci ciltte, genel olarak plastik sanatlar, sahne sanatları, fonetik ve edebi sanatlar ile sanat eğitimi konuları ayrıntılı ve kronolojik olarak yer alıyor. Cumhuriyet ve kültürün bir arada yoğrulduğu bu eser, hekesin kütüphanesinde bulunması gereken önemli bir külliyat. Mirası koruma çabaları Türkiye sınırları içinde bulunan kültürel mirasın korunması eylemleri tarihi, dayandığı Osmanlı İmparatorluğu zamanından bugüne uzanan bir tarih dilimi olarak ele alınıyor. Doç. Dr. Emre Madran'ın hazırladığı ilk bölümde Tanzimat döneminde ilk adımları atılan arkeolojik çalışmalar ve müzecilik faaliyetlerinin cumhuriyetin ilk otuz yılında gösterdiği gelişme, yurt dışına kaçırılan eserler ve Türkiye coğrafyasındaki antik kentler de bu başlık altında değerlendiriliyor. İlk yazılı anıtlardan ve bugüne gelen kayıtlı belgelerin sunduğu bilgilerden Türk kültürünün geniş bir coğrafyaya yayıldığı ve Anadolu coğrafyasının da bir o kadar folklorik çeşitlilik gösterdiği herkesçe kabul görmüştür. Anadolu kültür dünyasının ürünlerinin bir bölümü giyim-kuşam, el sanatları, dokumacılık ve sözlü kültür ürünleri yöresel enstrümanlar ve halk mimarisi kısa açıklama ve örneklerle 'Çok Kültürlü Bir Coğrafya' bölümünde aktarılıyor. Edebi sanat tarihimiz Kitapta zengin ve dinamik bir yapıya sahip olan Türk edebiyatı tarihi de geniş yer buluyor. Başlıca edebiyat sanatlarının, edebi yazı çeşitlerinin ele alındığı bu bölümde doğrudan doğruya edebi olan şiir, hikaye ve roman türlerinin tarihî gelişimiyle, deneme ve eleştiri gibi yarı edebi türler ele alınıyor. Türkiye'nin toplumsal ve kültürel yapısıyla edebiyat arasındaki ilişkiye de dikkat çekiliyor. Halide Edip Adıvar'dan Abdullah Cevdet'e, Mahmut Yesari'den Cahit Sıtkı Tarancı'ya, Oğuz Atay'dan Alev Alatlı'ya edebi ve fikir hayatımızın önemli isimleri, edebi gelişim içindeki katkılarıyla yer alıyorlar.
'Değerlerimize sahip çıkacağız'
Türkiye Cumhuriyeti'nin Temeli Kültürdür isimli eserin sunuş yazısında Kültür Bakanı Hüseyin Çelik, küreselleşme ile yokolacağı sanılan milli değerlerin önemine vurgu yaparak şöyle söylüyor: "Çağımızda artık daha kolay ulaşılan evrensel bilgi, bu yolla milli kültür besleyecek ve çağdaş bilgilerle donanmış bireyler evrensel paylaşım ve barışa da katkı sağlayacaktır. (..) Kültür Bakanlığı bu anlamdaki zenginliğimizi dünyaya sunmada da önemli bir rol üstlenecektir. Biz toplumun kültürel gelişimine, yayınlayacağımız bu anlamdaki eserlerle katkıda bulunmak istiyoruz. Bu yolla hem klasik eserlerimizi yayın-layıp onlardan çağdaş sanatçının kaynak olarak yararlanmasını sağlamak hem de sanat dünyamızın müşterek hazinelerini Türk okuruna ulaştırmakla bugünkü ve yarınki nesillerin düşünce ve estetik oluşumuna katkıda bulunmak istiyoruz."
|
|
|
|
|
|
|
|