AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ

Y A Z A R L A R
Tartışma zamanı

"Gerçekten mi?" sorumuzun üzerinden 24 saat bile geçmeden hayal kırıklığı başladı. Önceki gün, Cumhuriyet, "Genç subaylar tedirgin" manşetiyle çıktı; dün de, Hürriyet ve Milliyet o haberi devam ettirdi. İddia şu: Genelkurmay Başkanı Org. Hilmi Özkök, Başbakan Tayyip Erdoğan ile görüşürken, "Genç subaylar AKP'den tedirgin" demiş...

Başbakan kesin bir dille yalanladı, ama gazetelere yansıyan sözler sahibi tarafından da kesin bir dille yalanlanana kadar haberin etkisi sürecektir. Bu durumda, "Genç subaylar neden tedirgin?" ve "Bu tedirginlik ne anlam taşıyor?" sorularına cevap aranmasını yadırgamamalıyız.

Tedirginlik kaynağı olarak bildirilen konular şunlar: 19 Mayıs tartışması... Her apartmanda 'ibadet yeri' açılmasına imkân veren yeni yasal düzenleme... Ordunun Avrupa Birliği'ne (AB) karşı olduğu yolundaki iddialar... Org. Özkök, "Tam demokrasi için çalışıyoruz, ama bazı uygulamalar yardımcı değil" ve "Org. Tuncer Kılınç'ın değerlendirmelerini paylaşıyoruz" da demiş Başbakan Erdoğan'a...

Dinleyeceklerini bilsem, "Bazı konuları yanlış yere dert ediyorsunuz" diyeceğim. Yine de, bildiklerimi paylaşmakta yarar var...

İmar yasasına konulan 'apartmanlara ibadethane', sanıldığı gibi, her binanın altını mescit haline getirmeyi amaçlamıyor; bugün, isteyen, komşuların onayını alarak oturduğu binaya mescit açabilir; mevcut mevzuat buna izin veriyor... Yeni düzenleme, tersine, son yıllarda sayıları hayli artmış, hayatlarını ülkemizde sürdüren yabancı konukların 'kilise' ihtiyacını karşılamaya yönelik...

"19 Mayıs kutlamalarını stadyumlardan kurtaralım" tezini Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'in sahiplenmesi daha coşkulu bir bayram arzusunun eseri... Bu yıl, 19 Mayıs'ın, Atatürk'ün vefatından az önce bayram olarak kutlanmaya başladığı bilgisi gazetelerde çıktı; bundan rahatsızlık duyulmuş olabilir... Ancak, o bilgi, herhalde Atatürkçülüğünden kuşku duyulmayacak Cemal Kutay'a ait. "Bayramı stadyumlara hapsetmeyelim" tezini seslendirenler de, gazetelere yansıdı, 'Atatürkçü gençler'...

AB konusu daha ciddi elbette. Genelkurmay Başkanı Org. Özkök'ün "AB'ye karşı değiliz" sözleri ile "Org. Kılınç'ın değerlendirmelerini paylaşıyoruz" duyurusu birbiriyle çelişiyor. MGK genel sekreteri Org. Kılınç'ın toz kaldıran görüşleri AB konusundaydı; Türkiye'nin üyelik hakkı kazanmak için çaba gösterdiği AB'nin ülkemizin birlik ve bütünlüğünü tehdit ettiğini savunuyor Org. Kılınç... O tespitten sonra "Ordu AB'ye karşı değil" rahatlatması gelse bile, denilenin gerçeği tam yansıttığı nasıl söylenebilir?

Buraya kadar yazdıklarımızdan, hükümetin tarafını tuttuğumuz, ya da askerin -varolduğu söylenen- tedirginliğini giderme çabasına girdiğimiz sanılmasın. Eğer gazetelere yansıyanlar gerçekten Genelkurmay Başkanı Org. Özkök'ün Başbakan Erdoğan'a aktardığı tedirginlikler ise, herhalde cevapları da ilgilisi tarafından verilmiştir...

Bizim "Gerçekten mi?" hayretiyle karşıladığımız AB ile uyum konusunda Meclis gündemine girmek üzere bulunan yeni düzenlemeler, devlet yönetiminde hâla varolan anti-demokratik mevzuatın ayıklanmasına yönelik... Türkiye'yi AB üyesi ülkeler kadar demokrat yapacak, insanımızı o ülkelerin vatandaşlarının yararlandığı hak ve özgürlüklere sahip kılacak yasalar kapıda. Uyum paketleri birbiri ardına yasalaştığında, tedirginlik duymayı subayların görevi olmaktan çıkaracak sivil bir yapıya kavuşacağız...

Bu konuların bütün açıklığıyla tartışılması gerekiyor. Haberin doğru veya yanlış olması önemli değil; önemli olan, konuşması gerekenlerin eteklerindeki taşları şimdi ortaya dökmeleridir... Şaka değil, Türkiye, önümüzdeki birkaç aylık çabayla, dönüşü imkânsız bir yola giriyor çünkü... Ya AB üyesi olacağız, ya AB üyesi...


25 Mayıs 2003
Pazar
 
FEHMİ KORU


Künye
Temsilcilikler
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Dizi | Röportaj | Karikatür | Çocuk
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED