T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

H A Y A T
Gayrimeşru ilişkiler
aile yapısını sarsıyor

Medya tarafından sürekli vitrinde gösterilen ünlülerin evlenmeden 'birlikte' olmaları, ya da günübirlik evlenip boşanmaları aile yapısını kökünden sarsıyor.

Canlılar arasında "sürekli aile hayatının" sadece insanlara ait olduğu gerçeği, medyanın sürekli öne çıkardığı ünlülerin istikrarsız aile yaşamlarının gençler ve çocuklar üzerindeki tahribatı yüzünden zayıflıyor. "Toplumun ve ailenin geleceğinin, saplantısına mağlup çevrelerin keyfi tutumlarına" terkedilemeyeceğini vurgulayan uzmanlar, evlilik dışı beraberliklerin özendirilmesinin, aile kavramını kökünden sarstığına dikkat çekiyorlar.

'İdeoloji görüntülerin içinden geçer'

Bu ifadeler, evlenmeden 'birlikte' olan, ya da elbise değiştirir gibi evlenip boşanan ünlülere dair haberlerin yüzlercesinden sadece birkaçına ait.

Douglas Kellner, "İdeoloji görüntülerin içinden geçer'' sözüyle televizyonun toplumlar üzerindeki etkisine dikkat çekerken, E.Ü. İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Yard. Doç. Dr. Huriye Kuruoğlu, televizyonlarda yayınlanan ünlülere ait evlenme-boşanma, ya da 'evlenmeden birlikte olma' haberlerinin çocuklar ve gençler üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çekerek şunları ifade ediyor: "Çocuğun, çoğu kez hayran olduğu kahraman ya da karakter, büyüyünce olmak istediği kişidir. Böylece çocuk kendi kişisel bilinci, çalışması ya da yetenekleri ile değil, tamamen farklı etkilenmelerle, büyüyünce 'O' olmak istemektedir".

En büyük zararı ergenlik çağındakiler görüyor

Psikolog Belkıs Ertürk ise magazin dünyasındaki ilişkilerin ergenlik döneminde yozlaştırıcı etki yarattığını belirterek, "Ergenlik dönemindeki gençler, bu tür magazin programlarını izlerken, gördükleri ilişkilerin etkisinde kalabilir ve inanacağı hiçbir değerin olmadığını, sadece güdülere dayalı bir hayat yaşanılması gerektiğini düşünebilirler. Sayısız insanla aşk yaşayan bir evlenip öteki gün boşanan magazin insanları, gencin, kendi nefsini ve benliğini daha yüce amaçlara yönlendirmeyip, düşünmekten alıkoyucu kötü bir etki altına girmesine sebebiyet verir" diyor. Ertürk, şöyle devam ediyor: "Ergenlik çağı genci, sevdiği sanatçıları idolleştirebilir. Özellikle aileyle çatışması varsa, sevdiği sanatçılara yönelip onları merak edecek ve o dünyaya merak saracaktır".

ÇOCUKLAR DUYMASIN'A TEPKİ VAR

Magazin dünyasının aileler üzerinde çözücü etkisi olduğuna dikkat çeken Psikiyatrist Doç. Dr. Kemal Sayar, "Geleneksel Türk aile yapısı mahremiyetine çok özenen ve her türlü zorluğa karşı göğüs geren bir yapıya sahiptir. Oysa küçük bir kesimin yaşadığı ilişkiler, evlilikler boşanmalar bizi yansıtmıyor" diyor. Son günlerde çok popüler olan 'Çocuklar Duymasın' adlı diziden örnek veren

Sayar açıklamasına şöyle devam ediyor: "Bu dizide her an ayrılabilecek bir anne ile baba var. Bu tarz dizilerde verilen mesajlar gizlidir. Asıl dikkat edilmesi gereken yer, insanların dizilerle ya da televizyonda gördüğü insanlarla arasına bir mesafe koymadığı durumlardır. Kısacası magazin dünyası, insanlar üzerinde afyon etkisi yapıp, düşünmekten alıkoyan bir etki yaratır".

Savaş gündemde TV'ler ne ile meşgul

EMRE KINAY: Toplumda bunun mümkün olduğu kadar az konuşulması gerektiğini düşünüyorum. İnsanların ilgilenmesi gereken, üzerinde düşünmesi gereken birçok konu var. Ülkenin 206 milyar dış borcu ve herkesi etkileyecek bir savaş gündemdeyken bir başka sıradan vatandaşın hayatı halkı ilgilendirmemeli. Her bireyin ülkesindeki ciddi gelişmelere duyarlı olmasını beklerim, magazinsel ilişkilere değil.

Magazin düzeyli olmak zorunda

İCLAL AYDIN: Dört beş kişinin kavgasını izlemek istemiyoruz. Magazinin kötü olduğunu düşünmüyorum ama işleyişinin kötü olduğunu düşünüyorum. Mesela Sezen Aksu ne yapar, kimlerle sohbet eder merak ederim. Benim özel hayatım da medyada gündeme geldi ama işlenişi çok farklıydı. Önemli olan magazinin düzeyli olması ve amacının saptırılmamasıdır.

Vitrinde olanlar düzeyli yaşamalı

HİLMİ TOPALOĞLU: Magazinsel ilişki yaşayanlar çizgisini bilmeyen insanlardır. Para ve şöhret insanları değiştiriyor. Şu an yaşananlar için çarpık ilişki diyorum. Sanatçıların toplumun aynası olduğunu iddia ediyoruz. Vitrinde olanların düzeyli yaşamaları gerek. Televole yerine kültürel programlar istiyorum. Laila'ya giderek 'varoş çocuğu' olunmaz. Ülke adına yazıktır.

  • SEVDA ALKAN, İSTANBUL

  •  
    İdeal kilo için BKİ
    İdeal kilo hesabında "Beden Kitle İndeksi" (BKİ) kullanılıyor. Bu yöntemle ideal ağırlığınızı bulabilirsiniz.
    Şikayet etmeyin, 'ÇareSiz' olun
    ÇareSiz hareketi 1999 yılında sorunlar karşısında çare standartları geliştirmek ve kamu adına hak arama çalışmaları yapmayı amaçlayarak kurulmuş. Hareketin sözcüsü ve kurucusu olan Başar Yaltı, hareketin göze çarpan ismi için ise, "İnsanlara 'ÇareSİZ' adı çaresizliği çağrıştırıyor. Oysa çarenin, çözümün, insanın kendisinde olduğu anlamında 'Çare SİZsiniz' demeyi anlatmaya çalıştık" diyor. Diğer sivil toplum örgütlerinden farklı olduklarınının altını çizen Yaltı, bu farkı, "Sivil toplumun görevinin sadece yardımseverlik değil, yurttaşın bilinçlenmesi üzerine siyaset üretmesi ve siyaset kurumuna etki etmesi olduğunu düşündük" şeklinde özetliyor.
    Asıl sorun katılım
    ÇareSiz Hareketi'nin örgütlenme modelinin de farklı olduğunu kaydeden Yaltı, örgütlerinin 7 ila 20 kişiden oluşan küçük birimlerden oluştuğunu ifade ederek, "Tüzel kişiliğimiz yoktur. Biz bir topluluğuz. Varım dediğinizde girer, yokum dediğiniz de ise çıkarsınız" diyor. Genel merkezi Gayrettepe'de olan hareketin, Kadıköy, Bakırköy ve Şişli'de de şubeleri bulunuyor. Ev kadınlarından mühendislere, doktorlara ve emeklilere kadar birçok kesimden katılımcıları olduğunu anlatan Yaltı, Türkiye'deki katılım kültürünün yetersiz olduğunu vurguluyor.
  • SEVDA ALKAN


    Bilinçsiz ilaç kullanımı kanama riskini artırıyor
    Aspirin, antiromatizmal ve ağrı kesici ilaçların bilinçsiz şekilde kullanımının, üst sindirim sisteminde kanama riskini artırdığı bildirildi. Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Gastroenteroloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Faruk Memik, mide ve onikiparmak bağırsağını kapsayan üst sindirim sisteminde oluşan kanamalarda, bilinçsiz ağrı kesici ve antiromatizmal ilaçlarla aspirin kullanımına bağlı olarak her yıl artış saptandığını kaydetti.
  • 7 Ocak 2003
    Salı
     
    Künye
    Temsilcilikler
    Reklam Tarifesi
    Abone Formu
    Mesaj Formu
    Ana Sayfa | Gündem | Politika| Ekonomi | Dünya
    Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon| Hayat| Arşiv
    Bilişim
    | Dizi | Röportaj | Karikatür

    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
    © ALL RIGHTS RESERVED