AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ
Bugünkü Yeni Şafak
G Ü N D E M
Ada'nın öteki yüzü

Güney Kıbrıs'ın gelecekte 'çok uluslu şirketlere sağladığı vergi kolaylıkları' ve 'Ortadoğu, Doğu Akdeniz eksenli askeri stratejik yapılanmasıyla' bölgede çok uluslu sermayenin merkezlerinden biri haline gelmesi bekleniyor.

  • KAMİL ANAHAR
    Güney Kıbrıs, (off-shore) kıyı bankacılığı hesaplarının yoğunlaştığı, dünya finans şebekelerinin vergi cenneti olarak değerlendiriliyor. Gelecekte Güney Kıbrıs'ın çok uluslu şirketlere sağladığı vergi kolaylıkları ve Ortadoğu, Doğu Akdeniz eksenli askeri stratejik yapılanmasıyla bölgede çok uluslu sermayenin merkezlerinden biri haline gelmesi hesaplanıyor. Yaz aylarında 45 dereceye ulaşan sıcaklık nedeniyle esnafın ve halkın büyük çoğunluğu 11.00-17.00 saatleri arasında işyerini kapatıyor. Sieasta denilen bu uygulamaya devlet daireleri de uyuyor.

    Binalarına Yunan bayrağı asıyorlar

    Rumlar, binalarına sürekli Yunan bayraklarını asıyorlar. Bunun yanısıra eski binaları da restore ediyorlar.

    Kıbrıs, Akdeniz'in Sardinya ve Sicilya adalarından sonra en büyük ikinci adası. Avrupa ve Asya kıtalarına giden ana yolların üzerinde olması nedeniyle Doğu Akdeniz Bölgesi'nin kontrolü ve izlenmesi buradan yapılıyor. Türkiye'ye uzaklığı 71 km olan Kıbrıs Adası, Suriye kıyılarına 98 km, Beyrut'a 221 km, Hayfa'ya 290 km, Mısır'a 390 km, Girit Adası'na 555 km ve Pire'ye 800 km mesafede.

    11.00-17.00 arası sokaklar bomboş

    Ada'da yaz aylarında 45 dereceye ulaşan sıcaklık nedeniyle esnafın ve halkın büyük çoğunluğu 11.00-17.00 saatleri arasında işyerini kapatırken, Güney Kıbrıs Rum kesiminde hayatlarını sürdürenler ise evlerine çekiliyor.

    Yaklaşık 170 bin üzerinde Rum'un yaşadığı Güney Lefkoşe'de gece ise sıcaklık 30 derecenin altına inmiyor. Yüksek sıcaklığın insan sağlığı üzerindeki olumsuz etkileri ve işgücünü azaltması sebebiyle saat 11.00'de kapatılan işyerleri, sıcakların azalmasıyla birlikte saat 17.00'de tekrar açılıyor. Güney Lefkoşeliler, 11.00-17.00 arasında zorunlulukta kalmadıkça dışarı çıkmıyor. Siesta denilen bu yaşam tarzı devlet dairelerinde de uygulanıyor. Rumlar, binalarına sürekli Yunan bayraklarını asıyorlar. Bunun yanısıra eski binaları da restore ediyorlar. Eskiden Sağlık Bakanlığı'na bağlı bir hastaneyi 'Hilton' Oteli'ne dönüştürmüşler. Otelin hemen karşısında ise eskiden akıl hastanesi olarak kullanılan bir eski bina atıl olarak duruyor.

    Rusların hakimiyeti var

    Güney Kıbrıs'ta Ruslar, hem nüfus açısından, hem politik açıdan, hem de maddi ve manevi açıdan, azımsanmayacak büyük bir güç olarak kendini gösteriyor. Rusya'nın Kıbrıs'taki ekonomik çıkarları az değil. Adada Ruslara ait 50 bini aşkın offshore (kıyı bankası) şirketi bulunuyor.

    Güney Kıbrıs milli gelirinin yüzde 12'sini sağlayan bu şirketler sadece yüzde 4,5 vergi ödüyorlar. Ayrıca iki ülke arasında çifte vergilendirmeyi önleme anlaşması bulunduğu için, Kıbrıs'ta vergi ödeyen Ruslar, ülkesinde muaf oluyor..

    İşadamları gelecekten hiç de umutlu değil

    Yıllardan beri İngiltere, Rusya, İsrail ve bazı Arap ülkeleri tarafından desteklenen Güney Kıbrıs Rum kesiminde yatırım yok gibi. İnşaat sektöründe hafif kıpırdanmalar göze çarpıyorsa da bu yabancı şirketler tarafından gerçekleştiriliyor. Akdeniz'in ortasında 'kilit ve "rasathane" görevi gören Kıbrıs'ın güney kısmında bugüne kadar ekonomik yapılanma iyi görünmüş ise bunun nedeni başka ülkelerin desteği ile ortaya çıkmış. Ama burada görüştüğümüz işadamları, gelecekten hiç de umutlu değiller. Pahalılık, işsizlik ve yatırım gibi ticaretin en önemli unsurları iktidarı çatırdatıyor. Güney Kıbrıslı gençler, Avrupalı gibi spora büyük önem veriyorlar. Okulların tatil oluşu sebebiyle Lefkoşe Hilton Oteli'ne sabahleyin gelen yüzücüler ve tenisçiler buradaki havuz ve tenis kortlarında antrenörleri ile birlikte çalışmalarını aralıksız olarak sürdürüyorlar. Bu arada Rum Meclisi İnsan Hakları Komitesi'nin hazırladığı ve polis, hukuk dairesi, sosyal hizmetler ile muhaceret dairesi gibi makamların görüşlerinin de bulunduğu 40 sayfalık raporda, Güney Kıbrıs'ın kadın ticareti ile cinsel sömürü merkezi haline dönüştüğünün belirtildiğini yazdı. Gazete raporda ayrıca, Güney Kıbrıs'ın, özellikle Doğu Avrupa'dan Arap ülkelerine götürülecek kadınlar için de transit geçiş noktası oluşturduğunu belirtti. Habere göre konuyu Rum Meclisi'nde dile getiren bazı muhalefet milletvekilleri kadınların fuhuşa itilmesinin ve kadın pazarlamasının endişe verici noktalara ulaştığını, halkın günlük olarak insan ve köle ticareti gibi olaylarla karşı karşıya kaldığını kaydetti.

    Yunanlılar Şark kurnazı

    Güney Kıbrıs'ın Rum kesimine Atina-Larnaka üzerinden gittim. Yunanlılar şark kurnazı. Atina'dan-Larnaka'ya günde tarifeli olarak 6 uçak seferi yapılıyor. Ancak özellikle Avrupa'dan ve diğer ülkelerden gelen yabancı turistlerin, Güney Kıbrıs'a geçişlerini gece yarısındaki uçaklara yerleştiriyorlar. Yunanistan gelirinin büyük kısmını turizmden karşılayan ülkeler arasında kalıyor. Atina'nın uluslararası Venezilos Havaalanı'nda 10 saat beklemektense yabancı turist, Atina'nın tarihi ve turistik yerlerini ziyaret ederek döviz bırakıyor. Bu bir şark kurnazlığı olsa gerek. Ben Atina'yı gezmeyi tercih etmedim. 10 saat Atina Havaalanı'nda uçağımın saatini bekledim.

    İnönü-Venezilos resimleri duvarda

    Bu arada Atina'nın Uluslararası 'Venezilos" Havaalanı'nda bulunan nostaljik resimler arasında, Türkiye Cumhuriyeti'nin 2. Cumhurbaşkanı İsmet İnönü ile o dönemin Cumhurbaşkanı Venezilos'un resimlerinin bulunması dikkatimi çekti.



  • 9 Ağustos 2005
    Salı
     
    Künye
    Temsilcilikler
    Abone Formu
    Mesaj Formu
    Online İlan

    ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği
    Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
    Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Sağlık | Arşiv
    Bilişim
    | Dizi | Çocuk

    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
    © ALL RIGHTS RESERVED