AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ
Bugünkü Yeni Şafak
Y A Z A R L A R
Fast food diplomasi, güvenlik ve haberler...

NEW YORK- Gazetecilik bir yanda insan hakları toplantıları diğer yanda, son bir yılda New York'a üç beş kez yolum düştü.

Ama atlamışım herhalde, güvenlik paranoyasının, güvenlik takıntısının gündelik hayat üzerinde yarattığı tahribatın ne olduğunu sanırım bu kez gördüm.

Dünya Liderler Zirvesi dolayısıyla yüzlerce hükümet ve devlet başkanının BM'de, New York'ta biraraya gelmesinin güvenlik önlemlerini arttırması belki doğaldır. Benzer durumlar Türkiye'de da yaşanıyor. En son İstanbul'da NATO zirvesinde yaşandı.

Ancak ABD'deki önlemler tarif edilecek gibi değil. Bush ya da gölgesi ortalığa çıktığı andan itibaren insanlar evlerine gidemiyor. Bir kaldırımdan diğerine geçemiyor. Yüzlerce yorgun argın turist otellerine girebilmek için saatlerce polis noktalarında kuyruk yapıyorlar. Kimi yerlerde bir kaldırımdan caddeye adım atabilmek için yakanıza mutlaka bir kart iliştirilmiş olması, kim olduğunuzun ya da görevli olduğunuzun belli olması gerekiyor.

Kurumlar, başkanlar, devlet ve güvenlik karşısında insanın bu denli sıradanlaştığını, anlamsızlaştığını Türkiye'deki darbe ve sıkıyönetim günlerini saymazsak uzun süredir ilk kez görüyorum.

Bush'un dün Başbakan Erdoğan'ın heyetiyle birlikte kaldığımız otelde hükümet başkanlarına yemek vermesinin, otel önünde odamıza ulaşmamız için uzun süre beklememizin, özetle o otelde kalıyor olmamızın tek mükafatı karşılığında gazeteci olarak elde edebildiğimiz tek haber şuydu:

Bush yemek girişinde Başbakan Erdoğan'ın koluna girerek şunları söylemiş:

'Dün Rice'la birlikte Talabani'yle görüştük, kendilerine Türkiye'nin PKK konusunda ciddi endişeleri olduğunu ve artık bir şeyler yapmalarını gerektiğini söyledik...'...

Rice da yemek sırasında aynı görüşmeyi Başbakan Erdoğan'a tekrarlayarak teyit etmiş...

Bu kulis haberi belki de yarın Türk gazetelerinde ABD'den Talabani'ye PKK baskı olarak yorumlanacaktır...

Dünya Liderler Zirvesi'nin özelliği belki de bu:

Ayak üstü, kol kola. Hatta "fast food diplomasi..." Yüzlerce lider kısa randevularla, kokteyllerde, yemeklerde bir araya geliyorlar...

Bush'un verdiği yemek dışında yarın Kofi Annan'ın tüm devlet ve hükümet başkanlarını bir araya toplayacağı diğer yemek var...

Nitekim Tayyip Erdoğan sırasıyla Arnavut Cumhurbaşkanı, İsrail Başbakanı, İran Cumhurbaşkanı, Lübnan Meclisi Harari Bloku lideri Sait Halili, Romanya Cumhurbaşkanı, İspanya Başbakanı, Bosna Hersek Cumhurbaşkanı, Musevi işadamlarıyla görüşecek...

Türkiye başkalarının dertlerini dinliyor ve kendi meselelerini onlara anlatıyor, ortak meseleler hızla gözden geçiriliyor...

Bu açıdan, özelikle BM'nin muhtemel işlevi açısından Türkiye'nin en önemli meselesi Kıbrıs konusu. Kıbrıs konusunda Türkiye'nin haklılığını işlemek, bu sorunun çözüm çerçevesinin BM olacağını tekrar tekrar vurgulamak...

Önceki gün Başbakan Erdoğan ABD'nin en önemli think thank'lerinden birisi olan Counsil on Foreign Relations'ta yaptığı dikkat çekici konuşma bu konuda ilk ve etkili start oldu.

Evet, gezi devam ediyor...


15 Eylül 2005
Perşembe
 
ALİ BAYRAMOĞLU
ALİ BAYRAMOĞLU


Künye
Temsilcilikler
Abone Formu
Mesaj Formu
Online İlan

ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi
Dünya | Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon
Sağlık | Arşiv | Bilişim | Dizi
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED