TRT bir programı defalarca yayınladı. Pazar akşamı geceyarısından sonra bir kez daha izledim, hiç sıkılmadım. Hani şu evlere kapanıp paraları götürmeyi, evlenmeyi, şöhreti körükleyen yarışma programları var ya, işte onların yarışmacıları, yapımcıları ve uzmanları konuşuyordu bu haber belgeselde.

Yarışmacı garibimin bir tanesi "Bizi aldılar, büyüttüler, dolduruşa getirip kavga ettirdiler, program bitti ortada kaldık. Kimse sahip çıkmadı bize" dedi... Psikolojisi bozulmuş. Çok iyi bir işi varmış onu kaybetmiş. Ve en önemlisi iki defa intiharı denemiş...

Bir başka yarışmacı "Bu programlara katıldıktan sonra insanlar hayattan neden ümidini keserler" diye soruyor. Bir diğeri "Balık olduk balık" diyor...

Şarkıcı, türkücü, şöhret olacağız diye evlere kapananlardan ötekisi "Yarışmadan ayrıldığımız ilk günlerde herkes tanıyordu ama şimdi bitti. Geçenlerde biri seni tanıdım dedi. Sevindim. Arkasından, niye hiç gelmiyorsun diye ekledi. Meğer beni hiç gitmediğim Veliefendi Hipodromu'nda at yarışı oynayan hastalardan biri zannediyormuş. Yüzüm birini çağrıştırıyor ama karıştırdı" dedi...

Sizin anlayacağınız bu programlarla şöhret olup para basacağız diyenler... Ya hayattan ümidi kesiyor, iki kere intihara teşebbüs ediyor... Ya da Veliefendi'de at yarışı hastası olarak akıllarda kalıyor...

Televole yapımcısı Can Tanrıyar ile de röportaj yapmışlar. Tanrıyar "Televizyonla yakalanan şöhretin süresi üç aydır. Eğer bu şöhreti yakalayıp, çok çalışıp, üzerine bir şey koymazsanız üç ayda söner giderseniz" diyor..

TRT mikrofonu sokaklarda geziyor vatandaşa eve kapatan yarışma programlarından kimleri hatırlıyorsunuz diyor... Vatandaşların tamamına yakını "Eeee..." diyor kilitlenip isimleri aklına getiremiyor. Çünkü hiç biri evden çıktıktan sonra üzerine bir şey koyamamış, çünkü hemen hepsi gariban. Ortada bırakılmışlar, kullanılmışlar. Televizyonlar sayelerinde reklamdan ve SMS'tem trilyonları götürmüş ama onlarda cep hâlâ delik kalmış.

Geçenlerde BBG Evi'nin Melih'i telefonla aradı. Ne yapıyorsun dedim, şarkıcılığı bırakmış, dizilere müzik yapıp satarak geçinmeye çalıştığını söyledi.

Tepeye çıkarılıyorlar, tepeden aşağıya fırlatılıyorlar. Onları kimse hatırlamıyor. Benim de aklımda çok azı kaldı. Mesela biri "Nane Nane" diye bağırıyordu, ismi bir garipti, çıkaramadım. En büyük hayali Maydanoz Showland'da sahne alan yıldız olmaktı herhalde... Ama şimdi onun için Nane Showland bile yok.

Sizin anlayacağınız... Bu programlara katıldıktan sonra... Nane'yi yiyorsunuz!

Yabancı Damat dizisinin iki ünlü ismi Türk kayınpeder Erdal Özyağcılar ve damat Niko'ya mikrofon uzattılar. İkisi de "Türkiye-Yunanistan maçı berabere bitsin" dileğinde bulundu. İkisi de Türk... Ancak Yunan'a kız veren dizi, beyinlerine öyle işlemiş ki, maç berabere bitsin diyorlar. Sokağa çıkalım, 70 milyon Türk'ten kaçı bu maçı kazanan olmasın der? Cevabı çok basit; Erdal Özyağcılar ve onun gerçekte Türk, dizideki rolü gereği ise damadı olan Niko... Yunanistan kazansın da diyebilirlerdi. Buna da şükür...

BEKİR HAZAR

Künye

Temsilcilikler

Abone Formu

Mesaj Formu

Online İlan