T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
Y A Z A R L A R 5 NİSAN 2006 ÇARŞAMBA
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Bugünkü Yeni Şafak
 
 
  657'liler Ailesi
  Ankara'da Şafak
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Okur Sözcüsü
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Taha KIVANÇ

Büyük birader hizmetinizde

Uzun yolculuklarda kitap okuma âdetiniz var ve yanınıza okuyacak bir şey almamışsanız ne yaparsınız? Ben de öyle yaptım ve Orly Havaalanı'ndaki kitapçıdan tuttuğum yazarlardan birinin son romanını aldım: Steve Martini'den 'Double Tap' (çifte vuruş)... İlk bölümün sonuna geldiğimde, "Ben bunu okumuştum yahu" tepkim uçaktaki koltuk komşumu bile şaşırttı.

Hayır, kitabı bir kenara bırakmadım; hemen her bölümünü hatırladığım romanı aynı heyecanla okudum. Konu ilginç, kişiler iyi çizilmiş, sürükleyici bir dil... Daha ne isterim? Sonra, Martini'nin roman niyetine yazdığı konu bir 'gerçek' üzerine oturuyor ve 'Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı' olarak siz sürekli o gerçekle yüzleşmek zorunda kalıyorsanız!..

Romanın odağında bir bilgisayar programı var: Premis... Sayesinde milyarlarca dolar kazanılan, uğruna can verilen bir program bu. Son kurban, programın sahibi bilinen şirketin her şeyi olan genç bir kadın. Romanın kahramanı Paul Madriani 'kâtil' diye tutuklanan eski bir askerin avukatlığını üstlenir. Beraberce entrikalarla dolu bir yolculuğa çıkarız...

Deha ürünü programın kullanıcısı Pentagon ulaşabildiği her türlü bilgiyi yüklediğinde, Premis, kullanana yalnızca kişilerle ilgili profil sağlamaz, çapraz irtibatlar kurarak çıplak gözle fark edilemeyecek ilişkileri de ortaya döker. Yalnız dünü ve bugünü değerlendirme aracı da değildir program, yuttuğu bilgiler sayesinde gelecekle ilgili tutarlı bir tablo da çizer...

Yazarın hayal ürünü değildir Premis. Steve Martini, nice zamandır varlığı bilinen bir bilgisayar programı etrafında örmüş romanını... Romancının 'Premis' adını verdiği programın gerçek hayattaki mukabili 'Promis' adlı bir programdır. Romanda olduğu gibi, Pentagon, alın teriyle üreten gerçek kâşifini (Inslaw firması sahibi William H. Hamilton) dışlayarak programın üzerine oturmuş, açılan dâvâlara da 'ulusal güvenlik' gerekçesiyle mukabele etmiştir...

'Promis' programından Kulis'te ilk kez 11 Eylül 1996 tarihinde söz etmişim. O yazımı mutlaka okuyun. Sonra, 2000 yılı olmuş, bir vesile yakalamış, yine 'Promis' programına değinmişim. 11 Eylül uğursuz eylemleri sonrasında ise birkaç kez burada ele almam gerekmiş. Steve Martini yazılarımı okuyup da konuya ilgi duydu diyemem elbette, benim ona bütün diyebileceğim şu: Eline sağlık...

Bir romanı bir yıl arayla yeniden okumanın hiçbir mahzur taşımadığı bir ülkede yaşıyoruz. Bir çok konu az arayla bir daha bir daha gündeme tırmanmıyor mu? Tırmanıyor da ne oluyor, herhangi bir sonuca varıyor muyuz? Sözgelimi 'fişleme' konusunda?

Sabah gazetesi Jandarma Genel Komutanlığı'ndan bir korgeneralin imzasıyla başlatılan yeni bir 'fişleme' olayını gündeme taşıdı birkaç gün önce. Gönderilen "15 Marta kadar bilgileri güncelleme" tâlimatı sonucu, Diyarbakır'daki bütün devlet görevlileri hakkında bilgi toplamış Jandarma ve rapor halinde Ankara'ya iletmiş... Sabah tutulan fişlerin içeriğini de açıkladı.

Daha öncesi de vardır da, 'sosyetik fişleme' ile başlayan süreçte şu yakınlarda kimbilir kaç kez aynı konu gündeme taşınmıştır. Önceki gün Ahmet Kekeç yazdı, dün de Ali Bayramoğlu konuyu EMASYA yönüyle ele aldı. Genelkurmay Sabah'ın haberini yalanlamamış çünkü, yalnızca "Bu, ihtiyaç duyulan bilgilerin toplanması faaliyetidir" açıklamasını getirmiş...

Amerikan Genelkurmayı bu işi farklı yöntemlerle yapıyor. Nasıl olsa elinde 'Promis' gibi bir program var. Amerika'da hemen her kurum kendi bilgilerini bilgisayar ortamında saklıyor. Adalet Bakanlığı bünyesinde görülen dâvâların dosyaları... İçişleri Bakanlığı'nın yürüttüğü soruşturmalar, doğum ve ehliyet kayıtları... Maliye Bakanlığı tarafından toplanan bankalardaki para hareketlerine dair bilgiler... Akla gelebilecek her türlü bilgi ve belge... Promis programı bütün oburluğuyla kendisine yüklenen her türlü veriyi kabul ediyor; zamanı geldiğinde o bilgilerden şablonlar üretmek üzere...

Bazen, özellikle de ABD'ye gittiğimde, "Acaba her yaptığımızı, adımlarımızı izleyen bir programın gözetimi altında mıyız?" düşüncesine kapıldığım oluyor. Türkiye'deyken de başka bir fikir beliriyor kafamda: "Kullandığı 'Promis' programını dost ülkelerdeki bazı kurumlara verdiği biliniyor Pentagon'un; acaba Türkiye'yi de içine alıyor mu o dostluk? Alıyorsa, kullanması için programı hangi kuruma vermiştir Pentagon?"

Fazla iddialı olamam, ama Ali Bayramoğlu'nun yazılarında sıkça işlediği 'EMASYA Planı', bir gerilim romanı okuru olarak, bana, "Promis programından yararlanma planı" gibiymiş geliyor...

Genelkurmay, umarım, 'arka kapı' konusunda tedbir alıyordur...

Geri dön   Yazdır   Yukarı


ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Aktüel | Spor | Yazarlar
Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi