T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
6 5 7 ' L İ L E R   A İ L E S İ 21 OCAK 2006 CUMARTESİ
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Bugünkü Yeni Şafak
 
  657'liler Ailesi
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Nar-ı Beyza
  Okur Sözcüsü
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Kamu Kurumları, Memur Kadrolarını Nasıl Kullanacak?

Memur kadrolarının kullanımına ilişkin usul ve esaslar 2006 yılı Merkezi Bütçe Kanununda belirtilmiştir. Aşağıda üç başlık altında bu husus açıklanmıştır.

1- Genel Bütçe Kapsamındaki Kamu İdarelerine Yapılacak Memur Nakilleri

Önce şu hususu belirtmek gerekmektedir. Bütçe tasnifleri artık 5018 sayılı Kanun ekindeki cetvellere göre belirlenmektedir. 2006 yılı Bütçe Kanununda yer alan teknik terimlerin 5018 sayılı Kanundaki tanımlarına göre ele alınması gerekmektedir.

2006 yılı Bütçe Kanununun 23'üncü maddesinde; genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri ile 5018 sayılı Kanuna ekli (II) sayılı cetvelde yer alan idarelerin, açıktan atama izni aranmaksızın boş kadrolarına (işçi kadroları hariç) yapacakları açıktan atama sayıları ile genel yönetim kapsamındaki kamu idarelerinden bu kadrolara yapacakları nakil sayıları toplamı, bu idarelerin 2005 yılında emeklilik, ölüm, istifa ve nakil sonucu ayrılan personel sayısının yüzde seksenini aşamayacaktır. Araştırma görevlisi kadrolarına yapılacak atama sayısı ise 2005 yılında ayrılan (TUS ve DUS eğitiminden ayrılanlar hariç) araştırma görevlilerinin yüzde 100'ünü aşamayacaktır.

Yukarıdaki paragrafta yer alan altı çizili ifade son derece önemlidir. Burada geçen teknik terimler için 5018 sayılı Kanuna bakılabilir. Bu ifade şu açıdan önemlidir: Milli Eğitim Bakanlığında çalışan bir memurun Tarım ve Köyişleri Bakanlığına naklen atanması halinde Tarım ve Köyişleri Bakanlığının 2006 yılında kullanabileceği kadrolardan biri eksilmiş olacaktır. Geçen yıl bu şekildeki bir atama için eksilme olmamaktaydı. Bu düzenleme ile büyük oranda kurumlar arası personel akışkanlığının önüne geçilmiş olacak ve kurumlar ancak nitelikli personel alımına yönelecektir.

Diğer taraftan, 2006 yılı Bütçe Kanunu gereğince, ilave olarak 21.000 adet açıktan atama izni verilebilecektir. Bu açıktan atama izinleri yukarıda belirtilen şekilde personel ihtiyacını karşılayamayacak idareler içindir. Bu 21 bin adet kadronun kamu kurumları itibariyle dağılımı Devlet Personel Başkanlığının bağlı olduğu Bakan ile Maliye Bakanının müşterek önerisi üzerine Başbakan tarafından belirlenecektir.

Aşağıda belirtilen atamalar ise açıktan atama izni verilen kadrolar dışında kullanılabilecektir.

a)Hâkimlik ve savcılık meslekleri ile bu meslekten sayılan görevlere, b)Tıpta Uzmanlık Tüzüğü uyarınca araştırma görevlisi veya asistan kadrolarına, c)Yükseköğretim kurumları öğretim üyeliklerine, d)3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun ek 1 inci maddesi ve 24/5/1983 tarihli ve 2828 sayılı Kanunun ek 1 inci maddesi uyarınca yapılacak, e)27/7/1967 tarihli ve 926 sayılı Kanun kapsamında veya diğer ilgili mevzuata göre yapılacak askeri personel olarak, f)Emniyet hizmetleri sınıfında bulunan kadrolara, g)24/11/1994 tarihli ve 4046 sayılı Kanunun 22 nci maddesi ile 4/2/1924 tarihli ve 406 sayılı Kanunun ek 29 uncu maddesi uyarınca yapılacak atamalar için kullanılan kadrolar, kurumlara tahsis edilen kadrolardan düşülmeyecektir.

2- 657 Sayılı Kanunun 59 ve 92'nci Maddeleri Uyarınca Yapılacak Açıktan Atamalar

59'uncu madde istisnai kadrolara yapılan atamalar, 92'inci madde ise istifa sonrası dönüşlere ilişkin atamalardır. Personel Atama İşlemleri ile İlgili 2005/28 Sayılı Başbakanlık Genelgesinde; tüm kamu kurum ve kuruluşlarınca 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 59'uncu maddesine göre yapılacak açıktan atama işlemleri için Devlet Personel Başkanlığı ve Başbakanlıktan izin alınacağı belirtilmiş, 657 sayılı Kanunun 92 nci maddesi gereğince yapılacak atamalar için herhangi bir merciden izin alınmasına gerek görülmemişti.

Ancak, 2006 yılı Bütçe Kanunu ile 657 sayılı Kanunun 59 ve 92 nci maddeleri uyarınca yapılacak açıktan atamalar için Devlet Personel Başkanlığından izin alınması öngörülmüştür. Bu çerçevede 2005/28 sayılı Genelgenin bu konuyu düzenleyen kısmı zımnen mülga olmuştur. Yani 59 uncu madde gereğince yapılacak atamalar için artık Başbakanlıktan izin alınmasına gerek kalmadığını düşünmekteyiz.

Diğer yandan, 2005/28 sayılı Genelge gereğince; 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununa ekli (III) sayılı cetvelde yer alan Düzenleyici ve Denetleyici Kurumların her türlü açıktan atama işlemleri için Devlet Personel Başkanlığı ve Başbakanlıktan izin alınacaktır.

3-Genel Yönetim Kapsamındaki Kamu İdarelerine Öğretim Elemanlarının Nakilleri

2006 Yılı Bütçe Kanununa göre; Öğretim üyeleri dışındaki öğretim elemanları, Kamu Personeli Seçme Sınavı sonuçlarına göre yapılacak atamalar hariç, göreve başladıkları yükseköğretim kurumunda en az üç yıl çalışmadıkça 657 sayılı Kanuna tâbi kadrolara naklen atanamayacaklardır.

2914 sayılı Kanunun Öğretim elemanlarının sınıflandırılmasını düzenleyen 3'üncü maddesine göre öğretim görevlileri ile okutmanlar, araştırma görevlileri, uzman, çevirici ve eğitim - öğretim planlamacıları "öğretim üyeleri dışındaki öğretim elemanları"dır.

Yukarıda yer verilen hükmün altı çizili kısmını açıklamak gerekirse, A Üniversitesinde 2 yıl ve B Üniversitesinde 2 yıl olmak üzere toplam 4 yıl çalışan bir araştırma görevlisi memur kadrolarına naklen atanamayacaklardır. 2006 yılından önce Devlet Personel Başkanlığının vermiş olduğu bir görüş doğrultusunda azami adaylık süresi kadar görev yapan öğretim elemanları memur kadrolarına naklen atanabilmekteydi. Bu düzenleme ile öğretim elemanlarının kamu kurumlarındaki memur kadrolarına nakiller kanuni bir zemine kavuşmuştur.


Atamalarda Süre Ne Zaman Başlar?

Atamalarda, görev yerine hareket ve işe başlama süresi 657 sayılı Kanunun 62'nci maddesinde düzenlenmiştir. Burada yer alan hüküm şu şekildedir:

"İlk defa veya yeniden veyahut yer değiştirme suretiyle;

a) Aynı yerdeki görevlere atananlar atama emirlerinin kendilerine tebliğ gününü,

b) Başka yerdeki görevlere atananlar, atama emirlerinin kendilerine tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içerisinde o yere hareket ederek belli yol süresini, izleyen iş günü içinde işe başlamak zorundadırlar..."

Kanunun 63'üncü maddesinde ise İşe Başlamama Halinde Yapılacak İşlemi düzenleyen 63'üncü maddesinde ise isbatı mümkün zorlayıcı sebepler olmaksızın göreve başlamayanların atamalarının iptal edileceği belirtilmiştir.

Yukarıda yer verilen hükümde de görüleceği üzere, göreve başlama için gerekli sürenin başlangıcı tebliğ tarihidir. Yani size 26 Aralıkta tebliğ yapılmışsa 15 günlük süre bu tarihten itibaren başlayacaktır.

15 günlük süreden önce göreve başlamanız sizin takdirinizdedir. Şayet hastalık nedeniyle rapor almanız halinde bu süre rapor süresi kadar uzayacaktır.


Ölü Doğum Halinde de, Doğum İzni Verilmelidir

Ben ve eşim Adalet Bakanlığı'nda memur olarak çalışmaktayız. Eşim ölü doğum yaptı. Ancak kurumum eşime doğum sonrası izin değil, sevk kağıdındaki kadar, istirahatlı saymıştır. Eşime doğum sonrası izin verilmesi gerekmez mi?

657 sayılı Kanunun Mazeret iznini düzenleyen 104'üncü maddesinde; "A)Memura doğum yapmasından önce 8 hafta ve doğum yaptığı tarihten itibaren 8 hafta olmak üzere toplam 16 hafta süre ile aylıklı izin verilir. Çoğul gebelik halinde, doğumdan önceki 8 haftalık süreye 2 hafta süre eklenir. Ancak sağlık durumu uygun olduğu takdirde, tabibin onayı ile memur isterse doğumdan önceki 3 haftaya kadar işyerinde çalışabilir. Bu durumda, memurun çalıştığı süreler, doğum sonrası sürelere eklenir. Yukarıda öngörülen süreler memurun sağlık durumuna göre tabip raporunda belirlenecek miktarda uzatılabilir. Memurlara, bir yaşından küçük çocuklarını emzirmeleri için günde toplam bir buçuk saat süt izni verilir. Süt izninin kullanımında annenin saat seçimi hakkı vardır."hükmü yer almaktadır. Yukarıda yer verilen hükme göre doğumun ölümü yoksa sağ mı olduğu hususuna yer verilmemiştir. Önemli olan husus doğumun gerçekleşip gerçekleşmediğidir. Dolayısıyla doğum için öngörülen yasal izinleri kullanabileceğiniz düşünülmektedir. Şayet eşinize doktor tarafından rapor verilirse rapor süreleri izin sürelerine ilave edilecektir.

Bu konuyla ilgili olarak şu hususu da belirtmenin faydalı olacağını düşünüyoruz. Sayıştay Başkanlığının bir kararında;( (K.T:21.5.1973 K.No:3671/29) Devlet memurlarına aynı ay içinde doğan ve ölen çocukları için hem doğum yardımının hem de ölüm yardımı ödeneğinin verileceği hükme bağlanmıştır. Yine başka bir kararında; (K.T:5.4.1979, K.No:3986/1) Devlet memurlarına miadında(180-300 gün) ölü doğan çocukları için de ölüm yardımı ödeneği verilmesi gerektiği hükmüne yer verilmiştir.


Tekniker, Teknisyen kadrosuna atanabilir mi?

Tekniker kadrosu olmadığı için iki yıllık meslek yüksekokulu mezunu olan ve tekniker unvanını ihraz eden bir kişi teknisyen kadrosuna atanabilir mi?

3795 sayılı Bazı Lise, Okul ve Fakülte Mezunlarına Unvan Verilmesi Hakkında Kanunun 3 üncü maddesinin (a) bendinde; endüstri meslek lisesi, kız meslek lisesi, teknik lise ve kız teknik lisesine mezunlarına "teknisyen" unvanı, (b) bendinde ise; lise üstü iki yıl süreli yüksek teknik öğretim görenlere "tekniker" unvanı verileceği hükme bağlanmıştır.

Yukarıda yer verilen hükümler çerçevesinde, ilgililerin 3795 sayılı Kanuna göre Teknisyen unvanlı bir kadroya atanması mümkün değildir.

Hazırlayan: Ahmet Ünlü
( memurlar.net editörü )

Faks: (0312) 472 68 80

Geri dön   Mesaj gönder   Yazdır   Yukarı


ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Spor | Yazarlar
Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi