T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
Ç A L I Ş A N I N   S E S İ 23 OCAK 2006 PAZARTESİ
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Bugünkü Yeni Şafak
 
  657'liler Ailesi
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Nar-ı Beyza
  Okur Sözcüsü
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 


Tahsin SINAV


Bayanların kıdem tazminatı

Nur GENÇ: Tahsin Bey, 12.10.1988 yılından itibaren çalışmaktayım. 5636 gün pirim ödemiş bulunmaktayım (prim ödeme gün sayımı doldurmuş bulunmaktayım). İşyerimden ayrılmak istemekteyim. Kıdem tazminatımı almaya hak kazandım mı? İşyerinden ayrılma nedenim 7 ay sonra bebek beklemekteyim. Bu durumda ne gibi bir yol izlemem gerekmektedir?

*Bayan okuyucum, kısmi yaşlılık aylığı hak edilmesi yönünden 15 yıllık sigortalılık süresiyle en az 3600 prim ödeme gün sayısı şartlarını yerine getirmiş durumda. Ancak henüz 50 yaşında olma şartını yerine getirememiştir. Primlerinin yatırıldığı SSK Müdürlüğü'ne dilekçe vererek, emeklilik için yaş şartını yerine getirmek amacıyla beklemek suretiyle, kıdem tazminatı alabilmak için yazılı belge verilmesini talep etmelidir.

Ancak kanımca, doğum yapmasına 7 ay süre bulunduğuna göre, İş Kanunu'nun 74. maddesindeki analık izinlerini doktor kontrolünde kullanmalı, doğumdan önce kullanmadığı izin süresini doğum sonrasına da ekleterek kullanmalı; bu süreler bittiğinde ise 6 aylık ücretsiz iznini de talep edip kullandıktan sonra, yukarıda belirtilen yola başvurmalıdır.

Ahmet BEKDOĞDU (Şarkütreci, İST): Tazminatlı işten çıkmak için ne yapmalıyım. Tazminatımızı vermemek için psikolojik baskı yapıyorlar. Biz sizi çıkartmıyoruz, kendiniz çıkın diyorlar. Ama 17 yıldan beri çalışıyorum, nasıl tazminatımı bırakayım, ne yapmalıyım?

*Okuyucum, psikolojik baskıdan söz ediyor, ama niteliğini belirtmiyor. Çünkü 4857 sayılı İş Kanunu'nun 24. maddesi kapsamına giren işveren davranışları varsa, işçinin haklı fesih yoluna giderek kıdem tazminatını talep hakkı bulunmaktadır.

Eğer işveren, iş güvencesi hükümlerinin uygulanmasından çekiniyorsa, bu husus, yetkili bir işveren vekiliyle tazminatlı çıkış yolu görüşülerek uygulanabilir.

Adetürk: 07/01/1975 doğumluyum. 01/07/1995'te normal statüde işe başladım. 2002 yılında %40 rapor aldım. 2005 yılında muhasebecimiz, SSK'dan sigorta primimi rapora göre ödemeye başladı, yani vergi indirimi oluyor herhalde. 2800 gün toplam primim var.

Bazıları 2010 diyor, bazıları 2013 yılında diyor. Ne zaman emekli olurum?

*Okuyucum, öncelikle Gelir Vergisi Kanunu'nun 31. maddesi uyarınca, sakatlık indiriminden yararlanıp yararlanmadığına açıklık kazandırmalıdır. Çünkü Maliye Bakanlığı'na başvuruyu kendisi yapmalıdır. Böyle bir başvurudan bahsetmemektedir. Bu durumunu netleştirdikten sonra özürlü emekliliği hükümlerine tabi olacaktır. Yani 17 yıllık sigortalılık süresini ve 3920 prim ödeme gününü tamamlayarak emekliliğini isteyebilmesi için öncelikle sakatlık indiriminden yararlanmalıdır.

Nurullah YILMAZ: Sınav Bey, SSK ile ilgili birkaç sorum var. Ben 31/05/2005 tarihinde işe başladım. 21/12/2005 tarihinde işten çıkıp tekrar 21/12/2005 tarihinde işe girdim. Yalnız SSK dökümüne baktığım zaman benim sadece 12 aydan 1 gün olarak kayıtlara geçmiş. Eski çalıştığım işyerinin, sigortayı 20.12.2005 tarihine kadar ödemek zorunda olup olmadığı hakkında bilgi almak istiyorum.

*Okuyucumun sigortasının eksik bildirilmesi, yani sigortasız çalıştırılması hakkında iş mahkemesinde dava açması gerekmektedir. Ne kadar çalışmışsa o kadar sigortalı prim ödeme gün sayısının bildirilip ödenmesi gerekliydi.

Geri dön   Mesaj gönder   Yazdır   Yukarı


ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Aktüel | Spor | Yazarlar
Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi