İsveç televizyonunda başörtülü bir kadın, spiker olarak göreve başladı. Başörtüsüyle milyonlarca izleyicinin karşısına çıkan Filistin kökenli Nadya Gabriel, gayet rahat ve kendinden emin bir tavırla izleyenlere televizyon kanalının program akışı hakkında bilgiler verdi. İslamOnline sitesinde yayımlanan haberde, İsveçli yetkililerin başörtülü bir kadını işe alarak, İsveçliler'in hem farklı kültür ve dinlere karşı saygılı olduklarını hem de İsveç kanunlarında din ve fikir özgürlüğünün garanti altında bulunduğunu tüm dünyaya gösterdikleri belirtildi. Bu gelişmeyle İsveç televizyonu bir ilke de imza atmış oluyor.

Kanunlar medeni, toplum önyargısız

İsveç TV'si Batı dünyasında ilk kez başörtülü bir kadını çoğunluğu Hristiyan olan izleyicilerinin karşısına çıkarmakla tarihe geçti. İsveç televizyonun porno yayınlara izin vermediği ve alkol tüketimini özendirecek yayınlardan da kaçındığı vurgulanan haberde, İsveç televizyonun bu yayın politikasıyla birçok Müslüman ülkedeki medya kuruluşundan daha tutarlı ve toplumsal bir politika izlediğinin altı çizildi.

İsveç'te, Müslüman kadınlar finans, sağlık ve eğitim gibi kamusal alanlarda hiçbir ayrımcılık ve kısıtlamayla karşılaşmadan başörtüleri ile çalışabiliyor. Nadya Gabriel, İsveç TV'sinde ilk olarak "Mosaic" adlı bir programda çalışmaya başladı. Başörtülü kadınların hiçbir dışlama ve kısıtlamayla karşılaşmadıklarını söyleyen Nadya, İslamOnline sitesininin kendisiyle yaptığı konuşmada, işinden büyük bir memnuniyet duyduğunu ve İsveççe'sinin de en az anadili Arapça kadar iyi olduğunu belirtiyor. 2004 yılında yemek programlarına da çıkacağını belirten Nadya, mutfak ve yemek ile ilgili programların İsveç'te çok popüler olduğunu ifade ediyor.

"İlerdeki amacım göçmenlerin sosyal ve ekonomik sorunlarına ağırlık veren programlar yapmak ve sunmak" diyen Nadya, İsveçliler'in önyargılı olmadıklarını ve başörtüleri yüzünden insanları ayrı kategoride değerlendirmediklerini kaydediyor. "İsveç'te insan hak ve düşüncelerine saygı sadece insanların anlayışlarından kaynaklanmıyor. Bu liberal ilkeler ayrıca kanunlar tarafından da özenle korunuyor" diyen Nadya şu örneği veriyor. "Bundan kısa bir süre önce İsveç'te Müslüman bir kız başörtüsü yüzünden işten atılmıştı. İşyerini ayrımcılık yapmak suçlamasıyla mahkemeye verdi ve üstelik iyi bir tazminat da alarak işine yeniden döndü."