Çeçenler kuşatmayı yardı

CİRİYURT- Çeçenistan'da savaşçıları dağlık bölgede sıkıştırmaya çalışan Rus güçlerinin havadan ve yerden ağır bombardımanı sürerken, dün sabah onlarca Çeçen mücahit, kuşatmayı yararak çatışma bölgesindeki arkadaşlarına katıldı. Rusya İçişleri Bakanlığı'na bağlı güçlerin komutanlarından Yüzbaşı Vladimir Maslennikov, bazı grupların Rus kuşatmasını yardığını, "onların herbirini ayrı ayrı izlemenin güç olduğunu" itiraf etti. Çeçen güçlerinin son büyük kalesi durumundaki Şatoy'da ise Rus kuşatması devam ediyor. Bölgede 2 bin 700 kadar Çeçen savaşçının olduğu sanılıyor. Bölgedeki kaynaklar, Çeçen güçlerin kolaylıkla kuşatmayı yarabildiklerini belirtiyor. Rus ordusu tarafından dün yapılan açıklamada, Argun Vadisi bölgesinde Çeçen savaşçılara karşı yeni mücadele taktikleri geliştirildiği bildirildi. Açıklamada, operasyonun bahardan önce bitirilmesinin ümit edildiği, kış şartlarının Çeçen savaşçıların kolayca hareket etmesine olanak sağladığı ifade edildi.

Çeçenistan'da çevre felaketi

Bu arada Çeçenistan'da, Rus saldırılarının yol açtığı çevre tahribatı inanılmaz boyutlara ulaştı. Ülkenin 1994-96 savaşında kirlenen toprağı, suyu ve havası henüz tam temizlenmemişken, 6 ay önce başlayan savaş ülkede yeniden çevre felaketine yol açtı. Güneybatıdaki Urus-Martan kenti sakinleri, kentteki kanalizasyon sisteminin uzun zaman önce çöktüğünü belirtirlerken, buradan kaçan mülteciler, toprağın tahrip olan petrol kuyularından kirlendiğini söylediler. Kısa bir süre önce Oktyabrskoye'den kaçan bir Çeçen, "Sabah uyandığınızda, eğer derin bir nefes almaya kalkarsanız, öksürmeye başlıyorsunuz. Su içiyorsunuz, sanki bir kayayı emiyormuşsunuz gibi tat alıyorsunuz" dedi.

Gökten siyah kar yağıyor

Mülteciler, ülkede karın bile bazen siyah taneler halinde düştüğünü, caddeleri kirleten petrolün kokusunun bazen ekmek ve suda hissedildiğini belirttiler. Alkan-Kale'den bir mülteci de, "Tüm yaşamınızı geçirdiğiniz yeri bir kaç ay önce terk ediyorsunuz. Döndüğünüzde memleketinizi tanıyamıyorsuz. Çünkü tüm ağaçların yerle bir olduğunu görüyorsunuz" diye konuştu. Çeçenistan'daki çevre felaketine büyük ölçüde bombardımanda tahrip olan petrol kuyularının yol açtığı belirtiliyor. Mülteciler, çok sayıda kuyunun aylardır yandığını ve bazen gökyüzünün güpegündüz siyahlaştığını söylediler. Çeçenistan'ın en çok tahrip olan kentlerinden birinin, petrol rafinerileriyle çevrili başkent Grozni olduğu belirtiliyor. Rus yetkililer, 2 milyon tondan fazla ham petrolün rafinerilerden sızdığını söylediler.

Terek nehri petrolle kaplandı

Çeçenistan sınırında bulunan Dağıstan'ın yetkilileri, Çeçenistan'ın en uzun nehri Terek'in üzerinin petrolle kaplandığını, petrolün kalınlığının bazı yerlerde 5 santimetreye kadar ulaştığını bildiriyorlar. Öte yandan, her tarafa yayılmış ölü hayvanlar yüzünden bulaşıcı hastalıkların da Çeçenistan'da hızla yayıldığı haberleri geliyor. Çeçenistan'da bir çevre felaketinin olduğunu belirten Groznili bir mülteci, felaketin boyutlarını, "Ülkemize dönmeye korkuyoruz. Çünkü dönersek kesinlikle böcekler gibi öleceğiz" diye açıklıyor.