T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

H A Y A T

Fırçala kokmasın!

Halkın yüzde 15'nin ağız kokusu problemi var. Ağız kokusuna, sinüzit, bademcik, diş ve diş eti hastalıkları, ülser ile yumuşak doku iltihabı neden olabiliyor. Uzmanlar ağız kokusunu gidermek için tedaviye, diş ve diş etlerinden başlanması gerektiğini vurguluyor.

Özel Acıbadem Hastanesi Kulak Burun Boğaz (KBB) Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Hasan Tanyeri, Türkiye'de KBB uzmanlarına başvuran hastaların yüzde 15'inin ağız kokusu rahatsızlığının bulunduğunu belirtti. 'Ağız kokması'nın çocukluktan başlayan bir rahatsızlık olmadığını, daha çok erişkin dönemde ortaya çıktığını belirten Tanyeri, "Hem özel yaşamı, hem de sosyal yaşamı olumsuz etkileyen ağız kokusunun birçok nedeni vardır. Bu nedenler diş fırçalamamaktan başlayıp ülsere kadar uzanabilir" dedi.

Ağız kokusu rahatsızlığı nedeniyle kendilerine gelen hastaları bazı durumlarda diş hekimlerine ve mide-bağırsak doktorlarına yönlendirdiklerini ifade eden Doç. Dr. Tanyeri, "Ağız kokusunun birçok nedeni vardır. Örneğin sinüzit denilen yüz kemiklerinin içindeki boşluklarda bulunan müzmin iltihap nedeniyle burun akıntısı genze akar. Akıntı iltihaplı olduğu içinde hastanın nefesine hoş olmayan bir koku verir. Bademciklerde iltihaplanma 'magma' denilen katı kıvamlı bademcik döküntüsüne yol açar. Bu da hastalarda ağız kokusu şeklinde kendini gösterir. Diş ve dişeti hastalıkları da nefes kokmasına yol açabilir. Bunun yanında mide ve bağırsak sistemini ilgilendiren hastalıklar, bazı yiyecekler, sigara ve alkol kullanımı da ağız kokusuna yol açabilir" diye konuştu.

Ölü dokular kokuyor

Ağız, boğaz ve alt solunum yolları bölgelerinde tümöre bağlı bir nefes kokması probleminin baş göstermesinin de mümkün olduğunu ifade eden Tanyeri," Buna 'ülserasyon' tabir edilen krater tarzında tümörün çok süratli büyümesine ayak uyduramayıp ölen dokular neden olur. Ölü dokular yaydıkları koku ile ağız kokusuna neden olurlar. Ancak, özellikle erişkin yaşlarda nefes kokmasıyla birlikte ses kısıklığı, yutma güçlüğü, kulağa vuran ağrı, ağızdan kan gelmesi ve boyunda şişlik şikayetleriyle birlikte ortaya çıkarsa tümör ihtimali göz önünde bulundurulmalı ve hasta baştan aşağı muayene edilmelidir" dedi.

Kokunun nedeni dişler

Ağızdaki hatalı protezlerin, gıda birikintileri ve diş çürüklerinin ağız kokusunda önemli rol oynadığını vurgulayan Tanyeri, "Diş eksikliği, dişlerdeki madde kaybı nedeniyle yapılmış olan kron ve köprü protezlerinin işlenmesi aşamasında özellikle gövde kısımlarının hijyenik olarak şekillendirilmemesi, iyi cilalanmaması yüzünden bu bölgelere gıda artıkları sıkışır. Bu artıklar zamanla ağızda kokuşur ve ağızda hoş olmayan bir kokuya neden olur" şeklinde konuştu.

"Ağız kokusu'nu önlemek için dişlerinizi sık sık fırçalayın, şekersiz naneli sakızlar, şekerlemeler kullanın" uyarısında bulunan Tanyeri, "Kronik bir ağız kokusuna sahipseniz, düzenli olarak diş kontrollerinizi yaptırmaya, günde en az 8 bardak su içmeye, kahve ve alkol kullanımından uzak durmaya mecbursunuz. Ağız kokusu olan bir kişi ağız hijyenine çok önem vermeli ve dişlerini günde en az üç kere fırçalamalıdır. Ağız kokusu olan bir hasta, ilk önce bir diş hekimine müracaat etrneli. Ağız kokusu oluşturacak bir neden bulunamazsa, gastraenteroloji ve KBB uzmanlarına başvurmalıdır" dedi.

Kamera ile diş tedavisi

Afyonlu diş hekimi Nevzat Ballıpınar, dünyada ve Türkiye'de ilk olan ağız içi kamerasını kliniğinde hizmete soktu. Kamera sayesinde hastalığın anında teşhis edilerek hastaya anında çözüm önerisi getirildiğini belirten Ballıpınar, "Diş veya çene kemiğini hiç röntgen kullanmadan ve normal x ışını dozunun yüzde 1 dozunda vermek şartıyla bilgisayarda anında görebiliyoruz" dedi.

 
Teknoloji sağlığı tehdit ediyor
Bilim ve teknolojide yaşanan hızlı gelişmenin, hızlı sanayileşmeyi de beraberinde getirdiği, bunun sonucu olarak da meslek hastalıkları ile çevre kirliliğinin yaygınlaştığı kaydedildi. Türk Mimar ve Mühendis Odaları Birliği, Makina Mühendisleri Odası Adana Şube Başkanı Ahmet Turan Dörtdemir, geçtiğimiz günlerde yapılan "İş Sağlığı ve İş Güvenliği Kongresi" sonuç bildirisini açıkladı. Dörtdemir, işyerlerinde yeterli önlemlerin alınmaması sonucu her yıl artan iş kazaları, meslek hastalıkları ve çevre kirliliğinin, insan ve çevre sağlığını tehdit eder bir noktaya ulaştığını vurguladı. Dörtdemir, "Yine üretim süreçlerinde kullanılan ürün, yarı ürün ve hammaddelerden kaynaklanan zararlı etmenlerin, çalışılan ortamın ve üretim süreçlerinin yetersiz ve olumsuz şartların çalışanların en temel hakkı olan yaşama ve çalışma hakkını tehdit ettiğinden iş sağlığı ve iş güvenliği konusunda gerekli önlemlerin alınmasını zorunlu hale getiriyor" dedi.
Kaburgasından kulak yapıldı
Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde plastik cerrahi dalında yine bir ilk gerçekleştirildi. Doç. Dr. Mehmet Mutaf, Tıp literatüründe ilk kez kaburgadan kulak yaptı. 5 yıl sonra yeni bir kulağa kavuşmanın mutluğunu yaşayan 22 yıllık öğretmen Celal Yüksekyayla, artık öğrencilerinin karşısına çok rahat çıkabileceğini söyledi. Şanlıurfa Merkez İlköğretim okulu öğretmenlerinden Celal Yüksekyayla'nın, 5 yıl önce geçirdiği cilt kanserinden dolayı sol kulağı ameliyatla alındı. 22 yıllık öğretmen Yüksekyayla, çirkin görüntüsünden öğrencilerinin olumsuz etkilenmemesi için sargı beziyle kulaksız bölgesini kapatarak, derslere giriyordu.
10 Haziran 2001
Pazar
 
Künye
Temsilcilikler
Reklam Tarifesi
Abone Formu
Mesaj Formu
Ana Sayfa | Gündem | Politika| Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon| Hayat| Arşiv
Bilişim
| Aktüel | İzlenim | Dizi | Röportaj | Karikatür

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED