T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

Y A Z A R L A R
"Şehitlik Allah'ın emri, CASA'lar olmasaydı...

Hürriyet'ten bir haber: "Genelkurmay Başkanlığı da şehitlerin aziz hatıraları adına tarihinde ilk kez 'tek ses, tek mesaj' amacı ile bugünkü gazetelere dev bir ilan verdi." Haber doğru; Genelkurmay gazetelere tam sayfa bir ilan vermiş. İlanda uçak kazasında ölen 34 ordu mensubunun adları sıralandıktan sonra "Bir asker için en yüksek rütbe olan, şehitlik mertebesine ulaşmışlardır" deniyor.

Birçok gazete gibi Sabah gazetesinin dünkü manşeti de "şehitlik mertebesi"nin altını çiziyor: "Şehitler bugün toprağa verilecek/Omuz omuza çarpıştılar/Omuz omuza yatacaklar." Yine bir Sabah haberinden kazada ölen Pilot Yüzbaşı Murat Erdeveci'nin "Ağlama anam Allah'ın takdiri" dediğini de öğreniyoruz. Bir gün öncesinin Sabah'ıysa, Binbaşı Lütfü Ceylan'ın kaza sonrası parçalanmış bedenine ilişkin durumu şöyle tasvir ediyordu: "...birden başlayan yağmur, onun evlat hasretiyle tutuşan aziz naaşına pansuman yapıyordu."

Hepsi genç, çoğu çok genç 34 kişinin ölümünden etkilenmemek mümkün mü? Perişan olan yakınlarının gözyaşlarından etkilenmemek mümkün mü? Bu acı olay tabii ki gazetecilerin dilini de etkileyecek ve onlar da soğuk haberciliği bir miktar bırakıp kaleme aldıkları metinleri mesleğin elverdiği ölçüde duygusal kılacaklar. Ama mutlaka "ölçü"ye riayet ederek. Dolayısıyla, "pansuman"ın mansumanın sırası değil. "Omuz omuza yatacaklar" diyerek ölen genç insanların arkasından hemen "şehitlik mertebesi"nin faziletlerini sıralamanın ve bu acı olayı hemen o saat "magazinleştirme"nin sırası değil... Özensiz, düzeysiz ve samimiyetsiz olan bu habercik herşeyden önce genç yaşta ölen 34 kişinin hatırasını ve onların perişan olan yakınlarını incitici nitelikte.

Bu çerçevede "şehitlik mertebesi" üzerine kaleme aldığı denemelerle tanıdığımız Hürriyet gazetesi genel yayın yönetmeni de şöyle yazıyordu: "Mütevazi şehit evlerinin en mutena köşeleri bu fotoğraflara ayrılmıştır. Altlarına itinayla örülmüş beyaz altlıklar yerleştirilmiştir. Çerçeveler içindeki o yüzler hep gülerler. Ben hayatımda hiç asık kuratlı şehit fotoğrafı görmedim. Onlar sanki hep geride kalanları düşünürler, sanki onlara, 'Siz üzülmeyin, ben mutluyum' demek isterler. Sonunda onlar haklarını vatana helal etmişlerdir. Biz de onlara..."

Görüyorsunuz, insan hayatı (hem de çok genç insanların hayatı) basının elinde ne hale geldi... İsterseniz, Hürriyet genel yayın yönetmeninin bu cümlelerini kısaca analiz edelim: Bu metinde yeralan "biz" ve "onlar" eşit koşullarda (çünkü "biz" canlı, "onlar" ölüdür) olmasa da "şehit evleri"nin söylendiği gibi (nedense) hep "mütevazi" olduğu doğrudur... Evet söylendiği gibi, "asık suratlı" olmayan şehit fotoğraflarının altlarına her zaman (çünkü "mütevazi") "itinayla örülmüş beyaz altlıklar" yerleştirmek âdettendir... Evet, "şehit fotoğrafları"nın "asık suratlı" oldukları görülmemiştir... Hem zaten "onlar" nasıl "asık suratlı" olabilirler ki? "Onlar" bu fotoğrafları tam da "şehit olurken" çektirmiyorlar ki...

Sabah'ın dünkü manşetinden yukarıda söz etmiştik; hatırlıyorsunuz. Pekiyi, Milliyet'ten Melih Aşık'ın hatırlattığı 29 Ocak 1990 tarihli Sabah'ın manşetini hatırlıyor musunuz? Doğrusu Aşık'ın sütununa göz atıncaya kadar ben de hatırlamıyordum. Bu manşet şöyleymiş: "İspanyollar kimseye satamadıkları CASA 235 nakliye uçaklarından 52 tanesini Türkiye temsilcisi ANAP'lı işadamı Zeynel Abidin Erdem sayesinde tam 1,5 trilyona bize sokuşturmayı başardılar..."

Hayat böyle bir şey işte; fazla unutkanlığı kaldırmıyor... Ayrıca siz şu işe bakın ki, ülke 34 kişinin hayatına mal olan CASA tipi uçağın düşmesini tartışırken yine CASA tipi bir başka uçak da dün düştü... Yani özetle, "Şehitlik Allah'ın emri, CASA'lar olmasaydı..."


19 Mayıs 2001
Cumartesi
 
KÜRŞAD BUMİN


Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Aktüel | İzlenim | Dizi | Röportaj | Karikatür
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED