Millet olarak ne günahımız oldu da bu hükümeti başımıza getirdik?! Ne günahımız oldu da Ecevit'i başbakan yapan, ülkeyi krizden krize sürüklemesine sebep olan oyları, kendi elimizle seçim sandığına attık?!

Ne günahımız oldu ki, başımıza "kurtarıcı" olarak ta Amerikalardan gönderilen Kemal Derviş, ekonomiyi kurtaracağına daha da batıracak, "borç batağına" düşürecek önlemleri, "istikrar programı" olarak sunabildi?! Ne günahımız oldu ki, "gelecek kuşakları ipotek altına alan borçlanmayı" Türk ekonomisinin "kurtuluşu" gibi göstermeye kalktılar?!

Yazmaktan utanıyorum ama yine "Ben size, iğneden ipliğe zam gelecek" dememiş miydim, diye yazacağım. "Ek bütçe de vergi geliri faiz ödemesinin altında kalıyor. Bu açığı zamla kapatacaklar" dememiş miydim, diye devam edeceğim

Sıkı durun zamlar bitmedi. Daha "katmerlileri" gelecek. "Bana bakın dediklerimi yapmazsanız size zırnık koklatmam" diyerek, her istediğini yaptıran IMF'ye, Türkiye'deki taşeronu Kemal Derviş aracılığıyla gönderilen "ek niyet mektubunda" bu durum açık seçik gösteriliyor. Derviş'in, bu mektup yoluyla, IMF'ye verdiği 546 trilyon liralık zam sözü, önümüzdeki günlerde "zam yağmuru" değil "zam sağnağı" halinde üzerimize yağacak. Son günlerde birbiri peşi sıra yapılan zamlar henüz 230 trilyonluk bir geliri karşılayabiliyor. Geriye kalan 316 trilyon lirayı sırtımızdan çıkarmak için artık "derimizi" bile yüzerler.

Gelelim Hazine arazisi masalına

Hazine arazilerinin satılığa çıkarılması olayı gerçek anlamda bir yutturmaca. Güya Hazine arazileri satılacak oradan elde edilen gelirle "iç borç sorunu" kökünden halledilecek.

Sakın "bunlar hayal görüyor" diye düşünmeyin. Keşke zaman zaman gündeme gelen "Hazine arazilerinin satılarak üretken hale getirilmesi" fikri gerçekleşebilse. Gerçekleşebilir ama çok uzun zaman alan bir sürede gerçekleşebilir.

Öyle kısa dönemde "iç borç sorununu çözecek" Hazine arazisi satmak pek öyle mümkün değil. Bunu bizzat yaşayarak görüyorum. Krizden ben de etkilendim ve bu yüzden Ayvalık'ın göbeğinde sahibi olduğum Tarihi Rum Evi'ni satılığa çıkardım 3-3,5 aydır bir alıcı bulamadım.

Devlet Hazine arazilerine alıcıyı nereden bulacak? Halkın cebinde para mı bıraktılar? Hadi kalan üç beş kuruşu da Hazine arazisi satıp almaya kalksalar, ekonomiyi felce uğratırlar ve bu ülkeyi "belini doğrultamaz" hale getirirler. Piyasalar birazcık işliyorsa, hükümetin halkın cebinden "henüz almadığı" o paraların yüzü suyu hürmetine işliyor. Bir de onu alırlarsa asıl felaketi o zaman görün.

Bu "Hazine arazisi satışı taşı" ile iki kuşu birden vuracaklarını hesaplıyorlar. Bir, sürekli zam yapan hükümet konumundan kurtulmak için, "Bakın başka yolları da deniyoruz. Hazine arazilerini satıp devleti küçülteceğiz. Makam araçlarını satıp para kazanacağız" diyerek "kümesteki kazları" yolmaya devam ediyorlar. Kaz dedik ya bizimkiler de buna inanıyorlar.

İki, bu iktidar ilk seçimde "yok olacağını" anladı. Birkaç tane büyük Hazine ya da Vakıf arazisini "yandaşlarına peşkeş çekerek" son vurgunun sağlanması gerekiyor. İşte bunun "kılıfını" hazırlamak için, gecekondular da dahil bütün Hazine arazileri satılığa çıkarılıyor.

Yakın bir gelecekte bunun ne çeşit bir "satış" olduğunun "kokusunu" alırız.

Evet!. Sayın okuyucularım!.. Uluslar arası kredi derecelendirme kuruluşlarının bile "Türkiye'nin sorunu yönetim hataları" diye bar bar bağırırken, başımızdakiler Türkiye'yi IMF'ye teslim etmişler, "IMF'nin her dediğini yaptık. Artık paralar gelir" diye basın toplantısı düzenleyip öğünmeyi de ihmal etmiyorlar.

Allah'ım Türk halkının ne günahı var ki bunları bize reva gördün?!

CAN AKSIN

Künye

Temsilcilikler

ReklamTarifesi

AboneFormu

MesajFormu