Türkiye Kupası'nda heyecan bir başka türlü oluyor... Finale bir adım kala kapışan takımlar belli ki, bir ikilem arasında bocalayıp duruyorlar. Beraberliğin sözkonusu edilmediği bu maçlarda, "saldırsakda mı kazansak, saldırmasakda mı gol yemesek" gibi bir tekerleme oyun içinde geçer akçe oluyor.

İşte, Denizlispor-Beşiktaş yarı finalinde, taa ki İlhan'ın golü gelene kadar bu zihniyetin ürettiği futbolun izleyicisiydik. Her iki takımın yarattığı ciddi ataklar, aynı düşünce içinde yapılan akıllı defans futbolu ile eksiksiz hale getirilince skor tabelasındaki eşitlik 53. dakikaya kadar bozulmadı.

Tümer, Baya gibi teknik kapasiteleri çok yüksek futbolcuların Denizlispor kalesine taşıdığı Beşiktaş, gole adım adım yaklaşırken, defansın orta direği olup çıkan Ronaldo'nun savunma çatısını sağlamlaştırması siyah-beyazlılar için en büyük güvenceydi.

Karşılıklı ataklar kupa yarı finalinde, orta saha futbol çirkinliğine, diğer bir deyişle al kardeşim-ver kardeşim uyuşukluğuna da engel oldu.

Şu gerçeği söyleyelim ki, gol sonrası düşüncelerimizde kendimize yalancı çıktık. Çünkü İlhan'ın golüyle tek kale oynayacağını sandığımız Denizlispor ile katı defans yapacağını umduğumuz Beşiktaş bizi yanılttılar. Gol sonrası hakkını teslim edelim ki Beşiktaş, her hattı ile iyi oynadı, rakibini sahadan siler hale getirdi.

Beşiktaş kupada artık şampiyonluk için 3 Nisan'da Kocaelispor ile karşılaşacak. Dünkü yarı finalin özetinde şunu söylersek en doğru olur. "Siyah-beyazlılar bu işi haketti."

TURGUT KOLOĞLUGİL

Künye

Temsilcilikler

ReklamTarifesi

AboneFormu

MesajFormu