T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

P O L İ T İ K A

Sökmenoğlu: Ben Ali değilim

Geçen haftanın Meclis gündemine RTÜK Kanunu görüşmeleri ve TBMM Başkanvekili Murat Sökmenoğlu'nun protestosu damgasını vurdu. Çarşamba günkü görüşmeler sırasında DSP'li Hüsamettin Özkan'ın yaptığı el hareketi Murat Sökmenoğlu'nu çileden çıkarttı. Sökmenoğlu perşembe günü başkanlık kürsüsüne çıkmayarak yerini Yüksel Yalova'ya bıraktı. Hüsamettin Özkan ile "mahalle arkadaşı" olan Murat Sökmenoğlu, Özkan'a çok kırıldığını açıkladı. Özkan ise, Sökmenoğlu'na "Meclis'i yönetemiyorsun" şeklinde bir el işareti yapmadığını söyledi. Bununla da yetinmedi; Perşembe ve Cuma günü Murat Sökmenoğlu'nun defalarca telefonla aradı. Ancak Sökmenoğlu Özkan'ın telefonuna çıkmadı. Kendisine yapılanlara çok bozulduğunu belirten Sökmenoğlu "Ben Ali değilim" diyor başka birşey demiyordu. Sökmenoğlu'nun ismini zikrettiği "Ali" DSP'li TBMM Başkanvekili Ali Ilıksoy'dan başkası değildi. Ilıksoy bu ünvanı, DYP'li Fevzi Şıhanlıoğlu'nun vefatına neden olan oturumu yönettiği gün, Milli Eğitim Bakanı Metin Bostancıoğlu'nun gönderdiği, "Ali, okut, oylat" yazılı nottan almıştı. Artık siyasette yeni bir darb-ı mesel doğdu. Baskıya tepki gösteren, "Ben Ali değilim" diyor.


Bakan Türk'ün dili dönmeyince...
Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk, 1 Mayıs Çarşamba gününü oldukça yoğun geçirdi. Sabah saatlerinde önce Meclis Anayasa Komisyonu'nda Cumhurbaşkanı Sezer tarafından veto edilen af yasası görüşmelerine katıldı. 5 saat süren yoğun maratondan sonra Bakan Türk, bu defa Adalet Komisyonu görüşmelerine katıldı ve Türk'ün yorgunluk belirtileri burada kendisini gösterdi. İşte Bakan Türk'ün yorgunluğunu ortaya koyan dil sürçmeleri ve yaşanan diyaloglar:

Bakan Türk: Anayasa Komisyonu'nun değerleri üyeleri.

Başkan Karaa: Sayın Bakan Adalet Komisyonu'ndayız

Bakan Türk: Evet özür dilerim... Sabah Anayasa Komisyonu'nda olduğum için böyle oldu...

Başkan Karaa: Anlıyorum efendim, buyrun.

Bakan Türk: Sözlerimin başında dün vefat eden komisyonumuzun değerli üyesi İsmail Özaydınlı'ya Allah'tan rahmet diliyorum.

Başkan Karaa: Sayın Bakan, Özaydınlı değil, sadece Aydınlı.

Bakan Türk: Evet.. Aydınlı... Görüyorsunuz ki yorgunum, umarın beni düşünür görüşmeler sırasında fazla zorluk çıkarmazsınız.


SAADET PARTİSİ 'SOLCU' OLDU
Saadet Partisi'nin ve özellikle Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Bekaroğlu'nun insan haklarına yönelik çıkışları, kimi çevrelerde "sol" söylem olarak nitelendiriliyor. Bekaroğlu, cezaevlerindeki ölüm oruçları, Güneydoğu'daki faili meçhul cinayetler, karakollarda yaptığı denetimlerle "sol" seçmen nazarında en çok tanınan isimler arasında yer alıyor.

SP Genel Başkanı Recai Kutan ve SP milletvekilleri, Mili Görüş tarihindeki bir "ilk"e ise 1 Mayıs'ta imza attı. Kutan ve SP milletvekileri 1 Mayıs İşçi Bayramı dolayısıyla Ankara Tandoğan Meydanı'ndan düzenlenen mitinge katıldı. SP heyeti eylemcilerden destek, medyadan da ilgi görünce, Başkanlık Divanı'nın çarşamba günü yapılan toplantısında, "1 Mayıs mitinglerine şimdiye kadar biz neden katılmadık. Keşke bu 1 Mayıs mitingine daha geniş bir katılımla iştirak etseydik" diyenler oldu.

Saadet Partililerin 1 Mayıs'a yönelik bu ilgisinden dolayı, kulislerde, "SP" için, "SPML" benzetmeleri yapılıyor.


'Dokunmayasın o korucidir!'
AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın teşkilat açılışları için gittiği yurt gezilerine "parti kurucuları" da katılıyor. Partinin 73 kurucusunun büyük bölümü siyasete yeni giren isimlerden oluşuyor. Bu yüzden halk arasında bir çoğu yeni yeni tanınmaya başlandı. AK Parti kurucularından Dr. Sema Ramazanoğlu, Kilis'teki açılışta karşılaştığı ilginç bir olayı şöyle anlattı: "Büyük izdiham vardı. Kalabalığın içinden il başkanlığının olduğu kata zor güç ulaştım. Partililer genel başkanı izdihamdan korumaya çalışıyorlardı. Bir ara yanıma yaklaşan parti teşkilatından bir isim 'Bayan buraya girmeniz yasak' dedi. Bunun üzerine ben de 'partinin kurucusuyum' deyince 'Gel benimle' diyerek beni korumalar için ayrılan bölüme götürdü. Bir süre sonra başka bir arkadaşı gelip 'hanımefendi burası yasak' dedi. Ancak beni korumalara ayrılmış masaya getiren diğer partili, arkadaşına müdahale etti: Dokunmayasın o korucudir!"


Yolsuzlukları ve İMF'yi Atatürk'e şikayet ettiler
Devletin denetim elemanları, hükümeti yolsuzlukla mücadele etmediği gerekçesiyle "meslekdaşları" olan Atatürk'e şikayet etti. DENETDE Başkanı Atılay Ergüven başkanlığındaki 500 kişilik müfettiş heyeti, 30 Nisan 2002 tarihinde denetim haftası nedeniyle Anıtkabir'i ziyaret etti. Başkan Ergüven, Anıtkabir Özel Defterine şu mesajı yazdı: "30 Nisan 1999'da atandığın Ordu Müfettişliği ünvan ve misyonuyla 19 Mayıs 1999'da Samsun'dan başlattığın Kurtuluş Mücadelesini, Türk Ulusunu yok etmek isteyen emperyalisitlerin ve onların işbirlikçilerinin çirkin emellerine karşı önder olarak yürüttüğün ve zaferle sonuçlanan bu mücadele sonundu kurarak bizlere emanet ettiğin Türkiye Cumhuriyeti, son yıllarda, daha önce mağlup ettiğin düşmanlar ve onların işbirlikçileri tarafından ekonomik ve siyasal bir kuşatma altına alınmıştır."


VAN GÖLÜ CANAVARINI DA KRİZ VURDU
İstanbul Bağımsız milletvekili Azmi Ateş, yıllar önce Van Gölü canavarını Meclis gündemine taşıyan AK Parti Bitlis Milletvekili Zeki Ergezen'i görünce, "Şu senin van gölü canavarından hiç haber yok. Canavar ne oldu?" Ergezen hemen cevabı yapıştırdı: "Ekonomik kriz Van Gölü Canavarını da vurdu. Geçim derdine düştüğü için şu günlerde ortalarda gözükmüyor."


'SAKIN BİZE GÜVENİP SAVAŞ İLAN ETME' RTÜK kanunu görüşmeleri sısasında muhalefet iki de bir yoklama isteyince, iktidar partisinin Grup Başkan vekilleri de gerekli çoğunluğu sağlamak için TBMM kulislerinde fellik fellik milletvekili aradı. ANAP Grup Başkanvekili İbrahim Yaşar Dedelek de sık sık kulislere çakarak, "Arkadaşlar bir yere ayrılmayın. Sürekli yoklama isteniyor" uyarısında bulunuyordu.

Kuliste ise ANAP'lı Hasan Özyer, Murat Başesgioğlu, DSP'li Gaffar Yakın sohbet ediyordu. Yakın, "Bugün zor geçecek kavga bile çıkabilir" dedi. Bu sırada kulise gelen Dedelek, "Arkadaşlar bir yere ayrılmayın" deyince, "kavga çıkabilir" uyarısını hatırlayan Başesgioğlu, "Sakın bize güvenerek harp ilan etmeyin!" dedi.


MİLETVEKİLLERİ MAVİ AKIM'I İNCELEYECEK
TBMM KİT Alt Komisyonu, geçen hafta Botaş Genel Müdürlüğü'ne giderek, kurumun 2000 yılı hesaplarını denetledi. İncelemeler sırasında, Mavi Akım Projesi de gündeme geldi. Botaş yönetimi, projenin 2002 yılı içinde hizmete gireceğini söylediler. Ancak, milletvekilleri ikna olmadılar ve Mavi Akım'ın deniz geçişini yerinde görmek istediklerini söylediler. Botaş yönetimi de bu talebi kabul etti. KİT Komisyonu üyeleri Karadeniz'de Mavi Akım'ı teftiş edecek.


ERCAN YAVUZ
BİLAL ÇETİN
FARUK MANGIRCI
VELİ TOPRAK
NEVZAT DEMİRKOL
HAKAN GÖKTEPE


6 Mayıs 2002
Pazartesi


Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED