|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Erbakan, kaleme aldığı özgeçmişinde İstanbul Erkek Lisesi'nde okuduğu dönemde çalışkanlığı dolayısıyla kendisine 'Derya Necmettin' denildiği belirtti.
Necmettin Erbakan'ın 27 Nisan 2001 tarihinde İstanbul'da verdiği konferans "Türkiye ve Ekonomisi" adıyla kitap haline getirildi. Erbakan tarafından kaleme alınan "Prof. Dr. Necmettin Erbakan'ın Özgeçmişi" bölümünde ise İstanbul Erkek Lisesi'nde okuduğu dönemde Necmettin Erbakan'ın lakabının 'Derya Necmettin' olduğu yer aldı. Özgeçmiş bölümünde "1937 yılında ilk tahsilini tamamladıktan sonra aynı yıl İstanbul Erkek Lisesi'nde orta tahsiline başladı. 'Sıfırcı Avni'den 10 aldı Okuldaki çalışkanlığı dolayısıyla arkadaşları tarafından 'Derya Necmettin' diye hitap edilirdi. Okulda 'Sıfırcı Avni' olarak bilinen fizik hocasından ilk defa 10 alan öğrenci olmuştur" denildi. Özgeçmiş bölümünde "İlkokula 6 yaşında, üniversiteye de ikinci sınıftan başlaması nedeniyle kendisinden iki yaş büyük olanlarla aynı sınıfta öğrenim gördü. Bu arkadaşlarından birisi de Süleyman Demirel'dir" ifadelerine yer verildi. Erbakan'ın Refahyol Hükümeti'nin Başbakanı olduğunun anlatıldığı bölümde ise Temmuz 1997'den sonra Türkiye'de yaşanan bütün sıkıntıların sorumlusunun Demirel olduğu anlatıldı. Rantçıların kaynaklarının kesilmesi nedeniyle Refahyol Hükümeti'ne yönelik kampanya başlatıldığı belirtelerek şunlar anlatıldı: "Koalisyon ortağı DYP'nin milletvekillerinin hükümetten desteklerini çektirilmesi faaliyetleri karşısında bir yılın sonunda bir değerlendirme yapılmış, 500 kişilik parlamentonun RP+DYP+BBP'den oluşan 278 kişilik milletvekili imzası ile Meclis çoğunluğu olarak en kısa sürede seçime gidilip, daha güçlü olarak gelinmek suretiyle hazırlıkları yapılmış olan 'Yeniden Büyük Türkiye' projeleri hamlesinin istikrar ve huzur içersinde sağlanmasına karar verilmiştir. Koalisyon Protokolü gereğince seçime gidinceye kadar Başbakanlık görevini deruhte edecek olan Erbakan, bu görevini dünyada benzeri olmayan örnek bir davranışla DYP Genel Başkanı Prof. Dr. Tansu Çiller'e devretmek istemiştir. Cumhurbaşkanı'nın daha önce siyasi hayatı boyunca mücadelesini verdiği demokratik kuralları bir kenara bırakarak, yanlış bir uygulama ile talihsiz bir görevlendirme yapması Temmuz 1997'den itibaren Türkiye'yi dört yıl boyunca halkın maddi ve manevi acılar çektiği bir dönemin içine yöneltmiştir."
|
|
|
|
|
|
|