Eskiden bu kadar aleni taraf tutmaktan kaçınırlardı... İsrail Filistin'de evleri basıp kan döküyor, binlerce genci kamplarda topluyor; bütün dünya ayağa kalkmışken Washington'da "İsrail yanlısı" gösteriler yapılabiliyor... Daha da önemlisi, Bush'un, "Git, sen de konuş" dediği Paul Wolfowitz, kürsüye çıkıp nutuk atabiliyor...

Yüzsüzlüğün bu noktalara vardırılacağını rüyamda görsem inanmazdım.

Paul Wolfowitz, Bush yönetiminde 'İsrail-yanlısı' ve 'şahin' olarak adlandırılan kanadın liderlerinden... 11 Eylül'ü fırsat bilen o kanat, dünyayı İsrail'e çevirip İsrail'deki hayatı normalleştirmek için atağa kalktı. Ariel Şaron'a, "Sonuna kadar" mesajı gönderdiklerini tahmin etmek zor değil. Şu sırada da, Filistin'i toplama kampına dönüştürdükten sonra vahşetlerini yöneltecekleri Irak'a saldırının altyapısını hazırlamakla meşguller...

Irak'a saldırı için kullanılacak bahane bu ülkenin elinde kitle imha araçları bulunduğu iddiası. Oysa, Irak, Körfez Savaşı sonrasında, Birleşmiş Milletler tarafından kurulmuş uluslararası teftiş heyetinin sürekli denetimi altında. Deneyimli denetçiler, biraz da şahinlerin suyu bulandırma niyetini anladıkları için, son zamanlarda seslerini yükseltmeye başladılar.

George W. Bush, geçen hafta sonu, "Benim hükümetimin politikası Saddam'ı yerinden etmek" dedi. Saddam'ı yerinden etmekle kast edilen, Afganistan'da Tâlibân'ı deviren cinsten bir savaşı Irak'a karşı açmak... İşte, diplomat kökenli, bazısı geçmişte ülkelerinin siyasetinde önemli görevler üstlenmiş BM denetçilerini ürküten de bu ihtimal. Bush'un "Saddam'ı devireceğiz" açıklaması üzerine, BM'nin eski Irak denetçilerinden Scott Ritter Paris'te şu açıklamayı yaptı: "Irak, savaşı gerektirecek askerî bir tehdit oluşturmuyor. Amerika, sadece kendisi için değil bütün dünyada dehşet verici sonuçlar doğuracak bir savaşa doğru ilerliyor."

BM'nin Irak'ın elinde kimyasal ve büyolojik silâhlar bulunduğunu inceleyecek denetçileri seçerken olağanüstü dikkatle davrandığına hiç kuşku duymayın. Saddam Hüseyin, her yere burunlarını sokan denetçilerin 'casus' olduklarını bile ileri sürmüştü vaktiyle. Bu bakımdan, Scott Ritter'in veya aynı görevi üstlenmiş başkalarının uyarılarını hafife almamak gerekiyor. Irak'ı Üsame bin Laden ve El-Kaide ile irtibatlayarak vurmayı planlayan Paul Wolfowitz ile patronu Donald Rumsfeld'in, hiç ummadıkları kişilerden gelen bu uyarılardan ne kadar rahatsızlık duyduklarını tahmin edebilrsiniz...

Rahatsızlıklarını tahmin etseniz bile, işi, CIA'yi, saygın diplomatların üzerine salmaya kadar vardıracaklarını asla düşünemezsiniz. Ancak bu bir gerçek: Savunma bakan yardımcısı Paul Wolfowitz CIA'yi devreye sokmuş... CIA'ye verdiği görev, 1981-1997 yılları arasında Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (IAEA) başkanlığı yapan İsveçli diplomat Hans Blix'in geçmişini araştırmak...

Biliyorsunuz; Başkan Richard Nixon'un Beyaz Saray'dan rezillenerek ayrılmasına kadar varan Watergate Skandalı böyle bir talebin öğrenilmesi üzerine patlamıştı. Siyasi rakiplerinin geçmişlerini inceleme görevi vermişti Nixon CIA'ye... Skandalı içinden çıkılmaz biçime sokan da, Vietnam Savaşı'yla ilgili gizli belgeleri yayımlayan bir gazetecinin geçmişinin de benzer yöntemlerle CIA tarafından araştırma konusu yapılmasıydı. 30 yıl öncesinin bu çirkin örnekleri ortadayken, Wolfowitz'in, "Hans Blix'in geçmişini didik didik edin" tâlimatını verebilmesi doğrusu büyük cür'et...

Geçmişi araştırılacak İsveçli diplomat 73 yaşında; yeni görevi BM adına Irak'ı denetleyecek heyetin başkanlığı... Blix, heyetiytle birlikte, tesislerini yeniden denetlemeye açan Irak'a gidecek önümüzdeki hafta... Denetlemeler sonunda, Irak, biyolojik ve kimyasal silâhlar bakımından temiz bulunursa savaş ihtimali azalacak, Irak'a uygulanan ambargonun kalkması gündeme gelebilecek...

Wolfowitz takımı, "Saddam kaçın kurrası, Blix'i Bağdat'ta ikna eder, bombalarımız elimizde kalır" endişesindeymiş; deneyimli denetçinin güvenilirliğini zedeleyecek istihbari bilgiler peşinde koşmaları bu yüzdenmiş...

Herkesin geçmişinde kusur bulunacağı noktasından hareket ettikleri anlaşılan şahinler kanadı, CIA'nin "Adam temiz; her görevini kabul edilebilir hassasiyetler içerisinde sürdürmüş" biçiminde özetlenebilecek raporu karşısında şaşırmış olmalı. Saddam Hüseyin karşısında güçleneceklerini hesap eden Wolfowitz ve arkadaşları, CIA'nin Hans Blix hakkında verdiği "Sağlam" raporuyla büyük bir darbe yemiş oldular. Gazetelerden öğrendiğime göre, Wolfowitz, pişkinliğe vurup, CIA raporu için, "Sudan bir değerlendirme" diyormuş...

Size son bir bomba: Bir kaç cephede birden savaşmayı seven, Filistin'de kan dökerken Venezuela'da darbe planlayan, bu arada BM denetçilerinin en kıdemlisini gözden düşürmek için CIA'yi devreye sokan Bush yönetimi, kimyasal silâhları engelleme örgütünün (The Organisation for the Prohibition of Chemical Weapons, OPCW) başındaki olağanüstü başarılı Brezilyalı diplomat Jose Bustani'ye karşı da bir darbe hazırlığında... Konu yine Irak. ABD, mart ayında, "Eğer itibarını korumak istiyorsan, çeker gidersin" mesajını iletmiş Bustani'ye...

Dostlar, bu düzen giderek orman düzenine dönüyor, haberiniz olsun...

TAHA KIVANÇ

Künye

Temsilcilikler

ReklamTarifesi

AboneFormu

MesajFormu