AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ

Y A Z A R L A R
Dünya tersine döndü!!

Düşünün ki birileri gelip evinizi işgal edecek ve sizi de sokağa atacak.. Sokakta evinizin karşısında çadır kurup yaşamak istediğinizde de evinizi işgal edenler buna izin vermeyecek..

Evinizi geri alamayacağınızı anlayıp bari çadırda yaşama mücadelesi vermeye kalkıştığınızda da bu kez sokaktakiler de sizden rahatsız olacak!!

İşte Filistin dramının özeti bu ..

Yahudiler 1948'de İsrail devletini, Filistin toprağının % 78'inde kurarak Filistin halkını geri kalan Filistin toprağına doğru kovdular.. Filistinliler Batı Şeria ve Gazze'de yıllarca en sefil durumda yaşamak zorunda bırakıldı..

Bununla yetinmeyen İsrail 1948'de Arap ülkelerine savaş ilan ederek bu kez geri kalan Filistin toprağını (Batı Şeria ve Gazze) ile Suriye'nin Golan ve Mısır'ın Sina bölgelerini işgal etti..

Bununla da yetinmeyen İsrail, Ürdün ve Lübnan'e göç eden Filistinliler'in peşine düştü..

Ürdün'de Kral Hüseyin, İsrail ve Amerika'nın yardımı ile onbinlerce Filistinli'yi 1970 'Kara Eylül'ünde katletti..

1982'de ise Amerika ve İsrail Lübnan'ı işgal etti ve Şaron, Sabra-Şatilla katlimlarını gerçekleştirdi..

Tüm bu süre içinde Amerika hep İsrail'in yanında ve Filistinliler'e karşı oldu ..

Bundan dolayı Arap ve Müslüman halklarının nefretini kazanan Amerika Yol Haritası deyip Filistin sorununu çözeceğini söylüyor..

Başkan'ın Ulusal Güvenlik Danışmanı Gondalisa Rice dün bölgeye geldi.. Rice Filistin ve İsrail taraflarını barış için iknaya çalışıyor.. Yani arabulucu..

Oysa Rice geçtiğimiz ay İsrail gazetesine verdiği demeçte, 'İsrail'in güvenliği yalnız bölge için değil, tüm dünya için vazgeçilmez temel bir şarttır. Amerika, İsrail'in bir Yahudi devleti olarak sonsuza dek yaşaması için elinde gelen her şeyi yapacaktır' diyordu.

Amerika'nın tüm derdi Hamas ve Cihad'ın eylemlerine son vermesidir.. Çünkü kurulduğundan bu yana İsrail ilk kez zor durumda.. İlk kez İsrail, dışardan Yahudi göçmen sıkıntısı yaşamaktadır.. İsrail'in ekonomisi zor durumda.. İsrail toplumu intihar eylemlerinin korkusu ile sosyolojik ve psikolojik sorunlar yaşamaya başlamştır..

Hep 'üstün ırk ve Allah'ın en seçkin ve korkusuz halkı' olarak propaganda edilen İsrail içindeki ve dışındaki Yahudiler neredeyse inançlarından şüphe etmeye başlamışlardı..

Bu ise siyonist ideolojinin iflası demekti..

İşte bunun için geçtiğimiz hafta İsrail'in 500 Haham'ı bir araya gelerek Yol Haritası'na karşı olduklarını ilan ettiler.. Hahamlara göre 'Allah Gazze ve Batı Şeria'yı Yahudiler'e verdi, hiç kimse de buraları Filistinliler'e veremez'..

Hahamların bu tür tepkileri 1995'te Arafat ile barış imazalayan Başbakan Rabin'in fanatik bir İsrailli tarafınan öldürülmesine neden olmuştu.

İşt tüm bu gerçekleri gören ve bilen Amerikalılar İsrail'i kurtarmaya çabalıyorlar.. Amerikalılar geleneksel olarak olayı tersinden görüyorlar ve herkesin de öyle görmesini istiyorlar.

Amerikalılar'ın tüm çabası Hamas, Cihad, Hizbullah ve Fetih gruplarının İsrail hedeflerine karşı eylemlerini durdurmasını sağlamaktır..Yani Amerikalılar, evleri işgal edilen ve sokaklarda kurdukları çadırlarda yaşamalarına izin verilmeyen Filistinliler'e 'uslu durursanız birkaç yıl sonra belki evinize dönmenize izin verebiliriz' diyorlar..

Oysa bunun tersi çok daha kolay..

Amerikalılar İsrailliler'e gidip '1948'de işgal ettiğiniz topraklar sizin oldu.. Bari 1967'de işgal ettiğiniz Filistin topraklarından çekilin ve Filistinliler'i rahat bırakın' deseydiler sorun çok daha kolay çözülecekti ..

Çünkü o zaman Filistinli örgütlerin bir mücadele gerekeçesi kalmayacaktı.

Ama Amerikalılar bunu yapmıyor, yapmayacaktır.. Amerikalılar bu niyette olsaydı 1948'den bu yana İsrail aleyhine onaylanan 70'i aşkın BM kararını uygulattırırdı..

Amerikalılar, en azından kendi başkanlarının 1991'den sonra altına imza attığı barış anlaşmalarını uygulattırırlardı.

İşte Amerika'nın bu tutumunu bilen İsrailliler barışı istemiyorlar.

Nasıl olsa Amerika onlardan yana ve herkes Filistinliler'i suçlu kabul etmektedir..

Dünya tersine dönmüş..

Ama hiç kimse umudunu kaybetmesin..

Mutlaka ve ne kadar gecikse de bir gün gelip dünya rayına oturacaktır..

İsrail tüm gücüne ve Amerikan desteğine rağmen Filistin halkının direnişini kıramamaktadır..

20 günde Irak'ı işgal eden Amerika zor günler yaşamaktadır..

Irak'ın kitle imha silahları konusunda kendi halklarına yalan söyleyen Bush ve Blair zor durumdalar..

Amerikalılar Türkiye ile ilişkilerindeki iki yüzlülüklerini itiraf etmeye başladılar..

Bir grup Türk gazetecisi ile Amerika'da bulunan Murat Yetkin dünkü Redikal'de Irak krizi sırasında Türk-Amerikan ilişkilerini ve tezkere konusunu değerlendiriyor ve üst düzey bir Amerikalı yetkilinin kendisine söylediklerini aktarıyordu:

'Tezkerenin reddi ile büyük hayal kırıklığı yaşadık. Ancak belki de böylesi daha iyi oldu.. Şimdi Irak'taki sorunlara bir de kuzeydeki on binlerce Türk askerinin yol açabileceği gerilim eklenmiş olacaktı. Türk kara birliklerinin operasyon açısından bize pek getirisi olacağı zaten düşünülmüyordu. Ama Kürtler'i Türkler'e karşı, Türkler'i Kürtler'e karşı sakinleştirme işi bize düşecekti.. Türk birliklerine Irak'ta Türk hükümetinin bizden istediği rol verilmiş olsaydı bu, bölgede kurmak istediğimiz dengeleri baştan bozacaktı.. Biz Bağdat'ı düşürecektik, ama sonucunda Türkiye bölgedeki gücünü artıracaktı.'

Çok değerli bir meslektaşımız ve dostumuz olan Murat Yetkin'in söylem ve tesbitlerine eklenecek bir şey olduğunu sanmıyorum..

Umarım hâlâ Türkiye'yi Amerika'nın peşine takmak ve İsrail'e muhtaç kılmak istiyenler tüm bu gerçekleri görüyor ve ders çıkarıyorlardır!!


30 Haziran 2003
Pazartesi
 
Dr. HÜSNÜ MAHALLİ


Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Dizi | Röportaj | Karikatür | Çocuk
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED