|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
‘Er Jessica’ kurtuldu da ne oldu? Amerikalılar, “İmaj her şeydir” derler. Doğrudur. Bugün neyi nasıl algılıyorsak bunu o şeye atfedilen ‘imaja’ borçluyuz. Washington’daki savaş lobisi, Irak mâcerasını, biraz da bu yüzden ‘Er Jessica’ ile özdeş hale getirdi. Önce, Iraklılar ile savaş sırasında kahramanca dövüşen Jessica Lynch adlı bir genç kızın esir düştüğünü öğrendi bütün dünya; birkaç gün sonra da en az Jessica kadar kahraman erlerden oluşan bir manganın onu yattığı hastaneden kurtardığı duyuruldu. Dünyanın her tarafında, ‘Er Jessica’, bir film kahramanı olan ‘Er Ryan’ ile mukayese edildi... “Er Ryan’ı kurtarmak” filminin başrolünü Tom Hanks oynuyordu; ‘Er Jessica’ bir Arap ülkesine karşı açılan savaşın kadın kahramanı olarak daha parlak bir ‘imaj’ teşkil ediyordu... Televizyon kanalları düştü Jessica Lynch’in peşine, kahramanlıkları gazetelerde dizi yapıldı... Lynch’e gösterilen bu olağanüstü ilgi rahatsızlıklara da sebep oldu. Onun gibi 507. bakım takımından Shoshana Johnson adlı bir başka kadın er de kendini ölümüne savunurken ciddi biçimde yaralanmıştı. Bütün projektörlerin Jessica Lynch üzerinde yoğunlaşması, Shoshana Johnson sevenlerce, “İlgisizliğin sebebi Shoshana’nın siyah oluşu mu?” kuşkusuyla karşılandı. New York Times gazetesinden ‘dandik haber’ yaptığı şâibesiyle ayrılan bir gazeteci Jessica’nın hayatını yazdı... Rick Bragg’ın bu hafta yayımlanacak kitabındaki şimdiden basına sızdırılan bir iddia dünyanın her tarafındaki gazeteler tarafından çoğaltıldı. İddiaya göre, esir düştüğünde, Jessica’ya Iraklılar tarafından tecavüz edilmiş... Jessica’nın hikâyesi böylece daha da ilginç bir özelliğe kavuşmuş oldu: Amerikalıların kadın kahramanına Araplar alçakça tecavüz etmişler, bunun Amerikan halkı üzerindeki etkilerini düşünebiliyor musunuz? Her şey iyi güzel de Jessica Lynch, yani kahramanın bizzat kendisi, neden bir türlü insan içine çıkmıyor? Hâlâ koltuk değnekleriyle yürüyebiliyor, ama neden kendisiyle ilgili efsaneleri doğrulamak veya yalanlamak için küçük parmağını bile kıpırdatmıyor? Dahası, Irak’ta esir tutulduğu hastaneden kurtulmasında en önemli rolü oynadığı bilinen, bu sebeple kendisine Amerikan vatandaşlığı bağışlanan Iraklı avukat yaşadığı eyalete kadar uzanıp ziyaretine geldiği halde, Jessica Lynch, nezâketen neden beş dakikalığına olsun adamı kabul etmedi? Jessica Lynch’in makyajı maalesef dökülüyor... Önce şu ‘ırza geçilme’ iddiasına biraz yakından bakalım. Irak’taki hastaneye götürüldüğünde kendisine ilk müdahaleyi yapan iki hekim, Dr. Mahdi Khafazji ile Dr. Jamal al-Saeidi, Rick Bragg’ın, “Jessica’ya tecavüz edilmiş” iddiasına gülüyorlar... Khafazji, ‘Er Jessica’yı tepeden tırnağa muayene ettiğini, herhangi bir tecavüz izine rastlamadığını söylüyor. Dr. Al-Saeidi’nin dediği de şu: “Buraya getirildiğinde canıyla boğuşuyordu. Yaraları yüzünden şoktaydı. Buna karşılık, elbiseleri yırtılmamıştı, düğmeleri yerli yerindeydi ve fermuarı da çekiliydi...” Sözün kısası, ‘Er Jessica’ya tecavüz edildiği iddiasının iler tutar bir tarafı bulunmuyor... Daha önemli bir gelişmeyle Amerikalılar yarın yüzyüze gelecekler. Şu ana kadar ağzını açıp kendi yaptıkları ve kendisine yapılanlar hakkında tek kelime konuşmayan Jessica Lynch, ilk kez ekranda görünecek. İtibarlı bir tv programcısı olan Diane Sawyer ABC kanalı için Jessica Lynch ile görüştü. Salı günü yayınlanacak mülâkatta, ‘Er Jessica’ kendisinin ‘kahraman’ sayılamayacağını, esir düşmeden önce çarpıştığına dair anlatılanların doğru olmadığını anlatacak. “Silâhım tutukluk yaptı, tek bir kurşun bile sıkmadım” diyecek Jessica Lynch ve ekleyecek: “Ben sadece hayatta kalmayı başarmış biriyim...” Yarınki programda yer alacak “Ben sadece hayatta kalmayı başarmış biriyim” cümlesi dikkatimi müthiş çekti. Acaba, bu cümlede imâ etmeye çalıştığı bir şey mi var Jessica Lynch’in? Bu soruyu boşuna sormadığımı biliniz. Dökülen ‘imaj’ yüzünden hemen herkes kuşku taşıyor ‘Er Jessica’ konusunda ve sağda-solda garip haberler çıkıyor. Bunlardan biri de, Jessica’yı kurtaran askerî birlikte görevli bazılarının ölümle erken buluşmaları... Jessica’nın takımından tam dört kişi birbiri ardına ölmüşler... Jessica Lynch’i kurtaran birlikten David M. Tapper Afganistan’da aldığı yaralardan hayatını kaybetmiş... Aynı birlikten Sok Khak Ung bir otomobilden açılan ateşle ölmüş. Kurtarıcı birliğin bir başka mensubu olan Josh Daniel Speer otomobiliyle bir ağaca çarpmış; gazete, “Kuşkulu bir ölüm” diyor başına gelen için... Lynch’in takımından Kyle Edward Williams ise intihar etmiş... Önce bir hırsızı öldürmüş Williams, sonra üzerinde taşıdığı yedi silâhtan biriyle de kendisini öldürmüş... Hırsıza neden altı kurşun sıktığını, neden intihar ettiğini izah eden bir not bırakmamış... Gazete, “20 günlük izinle memleketine gelmişti” dediği askerin bir psikolojik sorunu bulunmadığını ve geçmişte bir disiplin suçu işlemediğini de kaydediyor... Jessica Lynch’in “Ben yalnızca hayatta kalmayı başarmış biriyim” demesi, takım arkadaşları ve kendisini kurtaran birliğin elemanlarının başına gelenler yüzünden olmasın? Ne büyük tesadüf gerçekten! Evet, “İmaj her şeydir” de, dökülen imaj da öldürücü olabiliyor...
|
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Ramazan | Arşiv Bilişim | Dizi | Karikatür | Çocuk |
© ALL RIGHTS RESERVED |