AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ

Y A Z A R L A R
Bu Türkler gerçekten yaratıcı insanlar...

ZAKA üyesi 7 kişilik bomba inceleme ekibi, patlamaların meydana geldiği bölgede incelemeler yaptı. Gazete haberi...

Fotoğrafta, sarı-lacivert üniformaları içinde gözlerini o an incelemekte oldukları duvara dikmiş üç ZAKA görevlisi; üçünün de suratında din sakalı.

Türkiye'de bu kılıkla bir polis ya da bomba uzmanı tahaüyyül edebiliyor musunuz?

Diyeceksiniz ki, ZAKA gönüllülerden oluşan bir örgüt, sakal doğal karşılanabilir. Bizde de gönüllü örgütler var, AKUT gibi ve orada da sakallı görevliler çalışıyor. İyi de, yarın bir yargıç çıkıp, "Deprem kamusal afettir, kamusal afette sakal ve türbanla kurtarma çalışması yapmak laik cumhuriyet ilkesiyle bağdaşmamaktadır" derse, ne yapacağız? Kaldı ki, ZAKA'nın merakları pek de "sivil" ve "gönüllü" merakı gibi durmuyor; örgüt kriminolojiye çok meraklı mesela; bu alanda polisle ve istihbarat örgütleriyle yarışıyor; DNA testi yapıyor, vücut parçalarından kimlik belirliyor vs...

Sadece ZAKA değil...

MOSSAD ajanları da Türkiye'de.

Saldırı Türkiye'de meydana geliyor, ölenlerin tamamı Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı, ama soruşturmayı İsrail yürütüyor. Ne alaka? Zaten bunu alışkanlık haline getirdiler: Ne zaman Musevi vatandaşlarımıza yönelik bir saldırı olsa, tüm istihbarat kademeleriyle İsrail Türkiye'de.

Hep, saldırıyı kimin düzenlediği konuşuluyor, ama niçin yapıldığını soran yok.

Gazetelerimiz tepeden tırnağa dezenformatif haberlerle dolu.

Örneğin bir gazetemiz, katilin (hangi katilin?) ARAP olduğunu saptamış: Arabasında Arapça kaset bulunmuş, gümüş yüzük takıyor ve sakallı. Bundan daha açık kanıtlar olabilir mi?

Tuncay Özkan'a göre de katiller Arap kökenli.

Hakkını yemeyelim; bu konuda en istekli, en yürekli, hatta en "cesur" yazıları o yazıyor. Eline tutuşturulan bilgileri aktarma konusundaki cesaretini Umut Operasyonu yazılarından hatırlayacaksınız; verdiği bütün bilgilerin yanlış ve üstelik manipülatif olduğu ortaya çıkmıştı.

Neyse...

Özkan, bombacıların Arap kökenli olduğunu saptıyor ama asıl bombayı yazısının sonuna saklıyor: Meğer, Metin Kaplan Ladin'in adamlarıyla kendi adamlarını buluşturup, "eylem birlikteliklerini araştırmışlar"; zaten 11 Eylül öncesinde Anıtkabir'e uçakla yapılacak saldırı fikri de "bu ortak çalışmanın sonucunda" ortaya çıkmış.

İşe bakar mısınız? Dünyanın en büyük, en karmaşık, hatta en sofistike eylemi sayılan 11 Eylül saldırısının fikir babası Metin Kaplan...

Türkler gerçekten yaratıcı insanlarmış!

Aslında "ilk uçaklı eylem" ülkemizde yapılacaktı ama, teröristler Anıtkabir'e saldırı hazırlığı yaparken suçüstü yakalandıkları için kabak Amerika'nın başına patladı.

(Yanlış hatırlamıyorsam, Anıtkabir eylemcisi olarak yakalanan şahıslar, suç aleti "piknik tüpler"le birlikte Emniyet'te basın mensuplarına teşhir edilmişti.)

Tuncay Özkan'ın yazısı önemli bir mesajla son buluyor: "Almanlar, bu olayla ilgili Türkiye'nin Metin Kaplan'ı yargılamasına izin vermiyorlar. Kaplan hâlâ ellerinde, hâlâ musamaha ediyorlar. Neden acaba?"

İlginçtir, Hahambaşı İshak Haleva da, dün birçok büyük gazetenin manşetini süsleyen demecinde paralel şeyler söylüyordu; sanki terörü AB ülkeleri himaye ediyormuş gibi...

Ben de Çandar refikim gibi düşünüyorum:

İnşaallah El Kaide'dir. Aksi felaket!


18 Kasım 2003
Salı
 
AHMET KEKEÇ


Künye
Temsilcilikler
Abone Formu
Mesaj Formu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Ramazan | Arşiv
Bilişim
| Dizi | Karikatür | Çocuk
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED