ANAR'ın "Türkiye Siyasi Gündem Araştırması/Haziran 2003" başlıklı araştırmasına bakacak olursak, geçtiğimiz ay yaşanan pekçok olayın Genç Parti'nin keyfini pek de kaçırmadığı gözleniyor. Biliyorsunuz, ANAR'ın bu araştırmasının sonuçları merakla bekleniyordu. "Bakalım" deniyordu, "Seçimlerden bu yana seçmen sayısını neredeyse ikiye katlayan Genç Parti, ÇEAŞ ve KEPEZ olaylarından sonra ne durumda?"

ANAR'ın araştırmasının ortaya koyduğu sonuçlara göre, "Kararsız ve Hiçbiri diyenler dağıtıldıktan sonra", deneklerin yüzde 14.4'ü "Bugün milletvekili seçimi olsa hangi partiye oy verirsiniz?" sorusunu "Genç Parti" diye cevaplamış... Hiç mi hiç küçümsenmemesi gereken, tam tersine üzerinde derin derin düşünülmesi gereken bir tablo doğrusu... Aynı tabloda AKP'nin yüzde 39.8, CHP'nin yüzde 16.2 ile temsil edildiği hatırlandığında, Genç Parti kendisiyle ne kadar gurur duysa yeridir, denilebilir. Ne yapalım; seçmene kızıp bağıracak değiliz herhalde... Ülkede sayıları çok bol olan "genç seçmen" dümeni partinin de gencine çevirmiş gibi görünüyor...

ANAR'ın araştırmasında yer alan diğer bazı tablolarda da ilginç sayılabilecek bilgiler mevcut. Mayıs 2003'te "Genç Parti ile ilgili nasıl bir kanaate sahipsiniz?" sorusunu yüzde 31.1 oranıyla "Olumlu" diye cevaplayan denekler arasında Haziran 2003 itibariyle fazla kayıp olduğu da söylenemez. "Olumlu" diyenlerin oranı bu kez yüzde 26.7. Mayıs 2003'den Haziran 2003'e kadar geçen bir aylık sürede "Cem Uzan'ın performansı"ndaki düşüş ise daha da az. Başarılı bulanların oranı yüzde 41.0'dan düşe düşe yüzde 37.0'a gelip dayanmış. Burada ilginç bir husus da, AKP'lilerin yüzde 22.7'sinin de "Cem Uzan'ın performansı"nı "başarılı" bulması...

Deneklerin ÇEAŞ ve KEPEZ meselesini değerlendirmeleri de epeyce "soğukkanlı" bir değerlendirme olarak görülebilir. "Uzan grubuna ait KEPEZ ve ÇEAŞ şirketlerine devletin el koymasını", deneklerin yüzde 56.4'ü "olumlu" bulurken, yüzde 25.4 gibi hiç mi hiç küçümsenmemesi gereken bir kesim "el koyma" işlemini "olumsuz" karşılamış.

ANAR'ın araştırmasının ÇEAŞ ve KEPEZ'le ilgili ortaya koyduğu bir başka bulgu daha da önemli: Şu tabloya bir bakın: "Hükümet KEPEZ ve ÇEAŞ operasyonu konusunda kamuoyunu yeterince bilgilendirdi mi?" sorusuna deneklerin ancak yüzde 19.3'ü "evet" derken, yüzde 62.0'lık bir bölüm "hayır"ı yapıştırıvermiş... Bu son sorunun "partilere göre dağılımı" söz konusu olunca ortaya çıkan sonuç da çok ilginç: AKP'lilerin yüzde 36.6'sı konu hakkında "yeterince bilgilendirildiğini" söylerken, yüzde 45,9'luk kesim "hayır", yeterince bilgilendirmedi diyor. Bu son sonuçlar özellikle önemli, çünkü bu sonuçlardan Hükümet için şu apaçık ders çıkıyor: Bir iş yaparken halkı mutlaka bilgilendir! Sakın ola ki, "İstim arkadan gelsin" ya da "Kervan yolda düzülür" türünden demokrasiyle bağdaşmayan bir hayat felsefesine kapılma!

ANAR'ın işin uzmanları için epeyce bilgi içeren bu araştırmasında benim ilgimi çeken bir diğer tablo da, "Haziran ayının en önemli olayı nedir?" sorusuna cevap arıyordu. Bana sorarsanız, araştırmanın belki de en ilginç tablosu buydu. Neden mi? Çünkü deneklerin "ezici" olmasa da büyük bir kısmı (yüzde 23.4) geçen ayın "en önemli olayı" olarak "Askerlik süresinin kısaltılması"nı işaretlemişti! "6. ve 7. uyum paketleri", ancak yüzde 8.0'lık bir skorla ikinci sıraya yerleşebilmişti. Bakın, bir de her ağzımızı açtığımızda "Asker milletiz!" diye böbürlenip dururuz!

Sonuç olarak: 1- "Asker milletiz" yakıştırması pek doğru görünmüyor.

2- "Genç Parti"ye dikkat, çünkü ülkede seçmenin önemli bir bölümü "gençler"den oluşuyor....

Ben söylemiyorum; ANAR'ın araştırması söylüyor....

KÜRŞAT BUMİN

Künye

Temsilcilikler

AboneFormu

MesajFormu