T Ü R K İ Y E ' N İ N    B İ R İ K İ M İ
Y A Z A R L A R 28 HAZİRAN 2006 ÇARŞAMBA
  Ana Sayfa
  Gündem
  Politika
  Ekonomi
  Dünya
  Aktüel
  Spor
  Yazarlar
  Televizyon
  Sağlık
  Yurt Haberler
  Son Dakika
 
 
 
  657'liler Ailesi
  Ankara'da Şafak
  Bilişim
  Çalışanın Sesi
  Diziler
  Düşünce Gündemi
  İzdüşüm
  Kültür-Sanat
  Röportaj
  Sinema
  Yemek
  Zamanda Yolculuk
 
  Bize Yazın
  Abone Formu
  Temsilcilikler
  Reklam
  Künye
 
  Arşiv

  Yeni Şafak'ta Ara
 

Bekir HAZAR

Havada reklam kokusu var!

Hülya Avşar, toplumsal mesajlar vererek... Hayatındaki her zerreyi bu uğurda kullanarak...

Farklı bir kimlik olarak karşımıza çıkmak için cebelleşiyor sürekli...

Geçtiğimiz günlerde Star Haber'de ilginç bir görüntü vardı... Sahibinin elinden kurtulan boğa sokaklarda kaçıyor, peşindeki bir sürü adamla cebelleşiyordu. Boğa koştura koştura bir duvarın önüne geldi ve durdu.. Sırtını duvara verip, kendisini yakalamak isteyenlere döndü. Gözlerini onlara dikti burnunda soluyarak... "Size direniyorum, direneceğim" der gibi bakıyordu... Ve arkasındaki duvarda ilginç bir yazı göze çarptı hemen;

"Şanlı direnişimiz sürecek"...

Evet, boğa sanki okuma yazma biliyordu... Ve konuşamıyordu ama... Duvar yazısıyla sanki toplumsal bir mesaj vermek istiyordu...

İnsanlara direnen... "Şanlı direnişimiz sürecek" yazılı duvarın önünde... Çok anlamlı bir görüntüydü o... Bana öyle geldi...

Sonra ekranlarda Hülya Avşar'ı izledim iki gün üst üste...

Konser'de Hıncal Uluç'un kucağına oturuyor... Ertesi gün bir yemekte buluşuyor. Kameralar önünde Hıncal Uluç'a "Seni seviyorum, aşkım" diyor... Hıncal Beyler de "I love you" karşılığını veriyor... Ve bu diyaloglar ekranlardan taşıyor...

Hülya Avşar bir süre önce Beyaz'ın programında "Arkadaşlarla toplantılar yapıyoruz, ne etsek de gümdemi belirlesek diye" tarzında konuşmuştu... Yani kadın gündemi belirleme gibi bir misyonu yüklemiş kendine... Ve şimdi bu kendi kendine bir ünvan olarak verdiği misyona Hıncal Uluç'u dahil etti..

Uluç'un kucağına oturmadan önce yine arkadaşlarıyla toplantı yaptı mı bilmiyorum...

Bildiğim bir şey var... O da Hıncal Uluç'un da bu oyuna dahil olması...

Bir tarafta "Yaşasın şanlı direnişimiz" sloganı önünde poz veren boğa...

Diğer tarafta işi "Yaşasın şanlı aşkımız" görüntüsüne sokan iki ünlümüz...

Hangisi daha anlamlı dersiniz?

Ben boğayı tercih ediyorum... Çünkü hiç yapmacık değil... Bir oyun sergilemiyor... Gündemi tayin etme gibi bir misyonu yok. Sadece can derdinde...

Avşar kızı ise... Reklam peşinde... Sıkıldım onun oyunlarından artık... Koskoca Hıncal Uluç nasıl kaptırdı bu sıkılmışlığa kendini, onu da çözemedim...

Kenan Doğulu'nun son şarkısı "Havada aşk kokusu var" çalıyor şu günlerde sahillerde...

Ben de "Havada reklam kokusu var" diye bir şarkı yapıp... Hülya-Hıncal ikilisine ithaf edeceğim... Klibimde boğayı da oynatırım belki... Sanırım bana eşlik eder... Kırmaz!...

Geri dön   Yazdır   Yukarı


ALPORT Trabzon Liman İşletmeciliği

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Aktüel | Spor | Yazarlar
Televizyon | Sağlık | Bilişim | Diziler | Künye | Arşiv | Bize Yazın
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin her hakkı mahfuzdur. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © Yeni Şafak
Tasarım ve içerik yönetimi: Yeni Şafak İnternet Servisi