Türkiye'nin birikimi... | ||
|
ANKARA- Dış Politika Enstitüsü, Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in himayesinde "2000 yılında ve Sonrasında Türk Dış Politikasının Yeni Ufukları" konulu bir panel düzenledi. Açılışı yapan Enstitü Başkanı Seyfi Taşhan'ın, Demirel'in 25. yıl konferansına evsahipliği yapmasından memnun oduğunu belirterek, "Umarım 30. yıl konferansımız için de evsahipliği yaparsınız" şeklindeki sözleri, gülüşmelere yol açtı.
Türkiye yönünü değiştirirse ne olur?Fransız katılımcı Thierry de Montbrial, bir Fransız olarak Türkiye'nin AB'ye aday olarak kabul edilmesinden son derece memnun olduğunu belirterek, "AB'nin genişleme sürecinde Türkiye vazgeçilmez bir ülke. AB şu soruyu kendi sorması gerekiyor: (Acaba, Türkiye başka yerlere kanalize olsa ne olurdu ?)" diye konuştu. Çin Sosyal Enstitüsü Başkanı Prof. Yang Guang da, Sovyetler'in çökmesinden sonra dünyada yeni bir sistem kurulmaya çalışıldığını belirterek, "Bugün 3. dünya savaşı beklenmiyorsa da dünyada barış da kolay kolay sağlanamıyor" diyeerek, Türkiye'nin Batı ve Orta Asya ekseninde çok önemli bir ülke olduğunu, uluslararası ve bölgesel düzeyde barış ve istikrara olan desteğinin çok önemli olduğunu kaydetti.
'Dış tehditlere karşı aktif olun'ABD'li konuşmacı Paul Wolfowits ise, Türkiye ile ilişkilerde ABD'nin en büyük eksikliğinin bilgisizlik olduğunu belirterek, "Soğuk savaş sonrası Türkiye daha dinamik rol oynamak zorunda. Dışarıdan gelecek tehditlerde daha aktif olması gerekiyor. Bugün dünyada siyasi ihtilaller oluyor. Bu ihtilaller daha çok demokrasilerin geliştirilmeye çalışılmasından dolayı oluyor. Türkiye, İslam dünyasının en büyük ülkelerinden biridir. Demokrasi yolunda çok önemli adımlar atmış ve atmaya devam ediyor. Türkiye öyle gelişme gösterdi ki, hepimizin buna şapka çıkarması lazım. Avrupalılar, Türkiye'yi göklere çıkaran konuşmaları sevmiyor, ama biz Türkiye'nin değerini sonradan anladık ve Türkiye'nin mutlaka AB'ye üye olması gerekiyor." Konferansta konuşn KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş da, "Türkiye, Kıbrıs Türkleri'ne yardım elini uzatmamış olsaydı, biz Rumlar tarafından denize dökülmüştük" dedi. Türkiye dışında kimsenin KKTC'yi tanımamasının kendileri için utanç verici bir şey olmadığını kaydeden Denktaş, "Dünya beni tanısaydı ancak, benim için ölmeye razı olmasaydı, Türkiye benim için ölmeye razı olup ama beni tanımasaydı işte o zaman utanç duyardım. Dünya Kıbrıs sorununa iyi bir şekilde bakıp detaylı bir tespitte bulunmaktan sakınıyor. Bundan utanç duyuyorum" dedi.
|
|
Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar |
İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV |
|