İstanbul'da nüfusun en yoğun olduğu Tepebaşı'nda 17 Ağustos depreminden 20 gün sonra evlerinin yarısı bir geceyarısı çöken Seçkin ailesi, her an yıkılabilecek evde üç senedir yaşamaya devam ediyor. Anıtlar Müdürlüğü'ne ait olan binada oturmak için kira vermeyen Seçkin ailesi, birkaç kez çıkartılmaya çalışılsa da gidecek yerleri olmadığı için, burada ölümle burun buruna yaşamaya devam ediyor.

İbrahim Seçkin, işsiz olduğu için yeni bir eve taşınamadıklarını söylüyor. Seçkin olay gecesini, şu şekilde anlatıyor: "4 sededir bu evdeyiz. 17 Ağustos depreminden yaklaşık 20 gün sonra gece uyurken bir anda büyük bir sarsıntı ve gürültü içinde uyandık. Evin yarısı çöktü. O gece çöken kısımda yatan yoktu. Bu yüzden büyük bir rastlantı sonucu hiç yara almadan kurtulduk".

Kablonun öbür yakası ölüm...

Üç kız çocuğu yanısıra bakmakla yükümlü olduğu kızkardeşi ve çocuklarının olduğunu söyleyen Seçkin, "Ailemiz 9 nüfuslu. Evde en büyüğü 13 yaşında olan 5 çocuk var. Çocuklardan biri aşağı düşer diye her an tetikteyiz" diyor. Çok hasarlı olan evin içinde dolaşırken çok dikkatli davrandıklarını belirten Seçkin, telefon kabloları ile evin güvenli olduğunu düşündükleri kısımlarına işaret koyup içerde gezindiklerini anlatıyor.

SEVDA ALKAN, İSTANBUL

« Geri Dön