|
Muhalefetin edep, ahlâk ve terör sorunu
Türkiye Cumhuriyeti'nin yeni hükümeti
, hayırlı ve mübarek olmasını dilerim.


Kongreden ve sonrasında kurulan kabineden gelen açıklamalara ve hızlı adımlara

, "

"e devam edileceğinin sinyallerini net bir şekilde alabiliyoruz.



Türkiye, hükümet kurulmasına paralel olarak Meclis'te "

" meselesini konuşuyor. Yeni anayasa gündemde, başkanlık sistemine doğru yürüyoruz, AB müzakereleri yine gündemde...



Başbakanımız Sayın Binali Yıldırım, mevcut aksaklıkların mutabakatla önlenip, Türkiye'deki tıkanmış sistemin önünü açmak yolunda adımların atılacağının müjdesini veriyor.



Yeni Avrupa Birliği Bakanı Sayın Ömer Çelik'in "AB bizim tek seçeneğimiz değildir!"

, haddini aşmış olan Shulz gibilere ve terörü Avrupa merkezli tanımlayan Avrupa'ya gerekli mesajlar olarak ulaştırılıyor.



Ak Parti içerisinde durum olması gereken siyasi adımlar ile yürürken, muhalefetin tavrı vasatın daha da altı olma yolunda hızla ilerliyor.



Muhalefet, Türkiye'de başörtülü kadınlara yönelik nefret söylemi noktasında geleneğinden bir şey kaybetmeden, yeni hedef olarak Başbakan Binali Yıldırım'ın eşi Semiha Yıldırım Hanım'ı seçti. Anne ve öğretmen olan Semiha Hanım, "başörtüsü" üzerinden geçmiş başbakanların eşiyle kıyaslandı. Bazıları bu tip bir çirkinliği "olabilir" şeklinde ekarte etmeye çalışadursun, mütemadiyen başörtülü kadınlar ve Ak Partililerin ailelerinin hedef alındığı bir siyasi ortamda "olabilir"i kabul edemiyorum. O hakaretler, tüm kadınlara yapılmış hakaretlerdir. Aynı çukur, daha evvel de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın âilesini hedef almıştı. Tabi edep problemi olan bu ağızların bir de meclis versiyonu var: Kemâl Kılıçdaroğlu.


Kılıçdaroğlu'nun eski Bakanımız Sema Ramazanoğlu ile söylediği

, utanç vesilesi olarak hafızalarımızda henüz taze...



Edep, terbiye ve ahlâk sorunu olan sanırım yalnızca Kılıçdaroğlu da değil. Hakaret çıtasını günden güne yükselten Kılıçdaroğlu'nun CHP'si, genel başkanlarının yolundan yürüyor.



HDP'ye dokunmadığı, teröristlere arkadaş dediği, PKK'nın Dürümlü'de katlettiği 16 insanın ardından PKK'yı kınamadığı için Kılıçdaroğlu, vatandaşın

sine maruz kaldı. Halkı aşağılama, kadına yönelik hakaret konusunda artık ustalaşmış olan Kılıçdaroğlu, kürsüde vatandaşa hakaret ederken, koltuklarda oturan CHP'liler de

ile halkın iradesine küfür etti. Bunların hepsi gözümüzün önünde yaşandı. Hepsini esefle izledik.



Türkiye muhalefetinin, Türkiye'nin her türlü gelişimine engel oluşunu çok uzun yıllardır izliyoruz. Bu engellemeler teröre destek boyutuna vardıkça hayret kotamız doluyor. Ancak muhalefet zembereğinden öyle bir boşalmış ki, çirkinleşme konusunda hızla ilerliyor.



Yazarken dahi, "acaba yazmasam mı, kötülük yayılmasa mı..." endişesi taşıyorken, CHP'nin yaparken esef duymamasını havsalam almıyor.


Ancak bundan sonrası bizi aşıyor. Burada artık ödev CHP'li seçmene düşüyor. İradelerinin, siyaset yapmak yerine, siyasetin seviyesini her gün düşürmesine seyirci kalmamaları gerektiğini düşünüyorum.



7/24 Ak Partilileri yandaş olmakla, Ak Parti'yi eleştirmemekle, Recep Tayyip Erdoğan'ı eleştirmemekle, koyun olmakla itham eden CHP'nin, kendi içerisinden yahut seçmeninden veyahut kendilerine aidiyet duyan köşe yazarlarından tek bir eleştiri aldığını gördünüz mü? Ben görmedim... Demek ki karşımızda her şeye rağmen eleştirilemeyen bir CHP var.


Önümüzde kindar nesil yetiştirme, kutuplaştırıcı dil kullanma, birlikte yaşam kültürüne karşı olmakla kendisi dışındaki herkesi itham eden Türkiye muhalefeti var. Aynı muhalefet bu saydığım tutumları sergilemekten hiç çekinmiyor. Nefret, öfke, ötekileştirme, hakaret, terörden medet umma gibi tutumları hulk/huy edinmiş bir muhalefetin, bir gün dahi kendisini siygaya çekmesi ayrıca bir esef konusu. Muhalefet, siyasi başarısızlığına bir de tutumları ekliyor. Ve seçmen, köşe yazarı, medyası hâlâ sessiz???


Atatürkçü, 6 okçu, Cumhuriyet Mitingci CHP geleneğini, teröre destek veren, her tür ilkeden feragat ederek bu seviyeye düşüren Kılıçdaroğlu'na, girdiği her seçimi kaybetmesine, kaset gibi çirkin kumpaslarla göreve gelmesine tek kelime etmeyen bir seçmenden yana da pek umutlu değilim açıkçası.



Türkiye muhalefetinin, Türkiye önündeki en büyük engel olduğunu görmek için Ak Partili olmanıza gerek yok. Her şey gözlerimizin önünde yaşanıyor. Bunların bu ülkenin ayağına pranga olmasına rağmen bir yürüyüş gerçekleştirilmeye çalışılıyor, çok şükür bunlara rağmen “Kutlu Yürüyüş” devam ediyor, daha da edecek biiznillah. Allah utandırmasın.

#Muhalefet
#CHP
#HDP
8 yıl önce
Muhalefetin edep, ahlâk ve terör sorunu
Yaralı coğrafyalarımızı konuşmaya daha yeni başlıyoruz
Sosyal Çürüme Yazıları 7: Dedelerden himmet umma cumhuriyeti
Paket iyi de ‘kampanya’ nerede?..
KDV artışının KDV indiriminden daha çok alkış aldığı ülke
Arapça tabelalar ve yeni CHP