YeniSafak.com “ Türkiye'nin birikimi... ” Gündem

 
Ana Sayfa...
Gündem'den...
Politika'dan...
Ekonomiden...
Dünya'dan...
Kültür'den...
Yazarlar'dan
Spor'dan

  Arşivden Arama

 


'Din ahlakını yerleştireceğiz'

57. Hükümet kurulana kadar yıllarca hizmet verdiği teşkilatı dışarıdan gözlemlemekle yetiniyordu. İçişleri Bakanı olduktan sonra soluğu Ankara'da aldı ve binlerce dosyayla, çözülmesi gereken yüzlerce sorunla boğuşmaya başladı. Hizbullah örgütünün çökertilmesini memnuniyetle gülümseyerek izledi. Hemen ardından kuşkulu UMUT operasyonunu koordine etti. Polisin yanılgıları ortaya çıkınca, "Arşivlere bakın" dedi. "Arşivler size gerçeği gösterecektir." Memur kıyım kararnamesini keşfeden Bakan olduğu sanıldı. Şimdi bu kararnameyi Başbakanlığın hazırladığı biliniyor. En sonunda tıpkı arşivlere bakın dediği gibi zihinlerde soru işareti oluşturan bir açıklama yaptı: "Yurtdışındaki STK'lar ülkeye ihanet ediyor." Bu sözleriyle yine gündem oluşturan Bakan oldu. Gündemdeki siyasetçi Sadettin Tantan'la İçişleri Bakanı olarak düşündüklerini ve yaptıklarını konuştuk.

" Yurtdışındaki STK'ların Türkiye aleyhine faaliyetlerini önlemek için toplum ve vatan sevgisi ile din ahlakını aşılayan Sivil Toplum Kuruluşları'nı devreye sokacağız. Özellikle yurtdışında yaşayan Türk aileler dinin temel esaslarını öğretici ve uygulayıcı şekilde yönlendirilecek. Çocukların eğitimi esas alınacak. Türkiye Diyanet Vakfı'nı bu konuda yetkili ve sorumlu kılacağız."

Siz İçişleri Bakanı olduktan sonra hızlı gelişmeler oldu. Kamuoyunun, bu gelişmeleri takip etmekten başı döndü. Siz bu gelişmelerin içindeyken yorulmuyor musunuz?

Tabii ki yoruluyoruz. Ancak yapılan hiçbirşey eksik kalmamıştır ve ortada baş döndürmesi oluşturacak birşey de yoktur. Çünkü Türkiye'nin öncelikleri bu hızı zorunlu kılıyor. İş yapmak zorundasınız. Bir taraftan kamuoyunun ruhunu doyuracak özel çalışmalara vakit ayırırken diğer taraftan daha önemli olarak sistemin işleyişindeki temel aksaklıkları gidermeye çalışıyorsunuz. Ben o özel çalışmaları 'olması gereken rutin şeyler' olarak nitelendiriyorum. Asıl yapılması gereken devlet çarklarının daha iyi işlemesi için proje üretmek. Ve zaten zor, yorucu olan da bu.

Genel işleyişin daha sağlıklı hale getirilmesi için proje üretirken, rutin operasyonlarda yanılma payı artmıyor mu? Geriye dönüp baktığınızda, 'Şurada hata var, bunu daha doğru yapmalıymışız' dediğiniz bir operasyon var mı?

Hayır, genel geçer ölçüleriyle herşey usulüne uygun bir şekilde başarılı bir şekilde sonuçlanmıştır. Anlık yanılma durumları olabilir ki bunlar da zamanında düzeltilmiştir. Ve biz yaptıklarımızdan çok yapacaklarımızı düşünüyoruz. Eğer geçmişte teoride değil, ama pratikte bir hata olmuşsa bundan ders çıkararak geleceğe bakmaya çalışıyoruz. Bazen operasyon sırasında yeni bir gelişme kaydedersiniz ve soruşturmanın seyri değişir. Bu esasen pratik bir hata bile değildir. Uygulamanın çeşitlenmesinin, zenginleşmesinin bir ürünüdür.

UMUT operasyonunda olduğu gibi mi yani? Bir itirafçı devletin güvenlik güçlerini yanıltacak bilgiler verdi ve büyük operasyon bu bilgiler doğrultusunda başladı. Sonrasında seyir değişti ve kamuoyu dört önemli suikastin başka çerçevede çözüldüğünü gördü.

Efendim, orada çerçeve sorunu yok. Orada gerçeğe uygulamayla ulaşma durumu var. Bu dünyanın her yerinde böyledir. İhbar alırsınız, bunu detaylandırırsınız sonra ihbarla ve ifadelerle birebir örtüşen maddi delilleri ortaya koyar, devletin savcılarını bilgilendirirsiniz.

Zaten bu tür operasyonlara hemen sonra savcılar dahil oluyor ve yargı denetiminde polis soruşturması sürüyor.

Peki 'geleceğe bakan' bir Bakan olarak geçmişteki operasyonların sizi tatmin ettiğini söyleyebilir misiniz? Kamuoyu daha çok isimler üzerinde duruyor. Sistemin yanlış işlemesine neden olan isimler bertaraf edilecek mi? Kamuoyu sözgelemi Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım'ın yakalanıp yakalanmayacağını merak ediyor.

Bakın herşey, ama herşey çalışma usullerine göre detaylarıyla araştırılıyor, soruşturuluyor. Bahsettiğiniz isim gibi çok sayıda kişi var. Devlet bunların hepsinin peşindedir. Ve kamuoyu en kısa sürede merak ettiği isimlerin yakalandığını görecektir.

Bu sözlerinizden Yeşil'in yaşadığı ve önemli bir operasyonla yakalanacağı tahminini çıkarabilir miyiz?

Bir tahminde ya da yorumda bulunmayın. Devam eden operasyonlarla ilgili bilgi veremem.

Geçtiğimiz günlerde bazı STK'ların ülke aleyhine faaliyet gösterdiğini söylediniz. Elinizde bunu doğrulayan izlenim ya da bilgiler var mı? İsim verebilir misiniz?

Hayır kuruluş adı veremem. Ancak bu konuda istihbari bilgilerimiz var. Ayrıca ben yurtdışındaki seyahatlerim esnasında bunu açık bir şekilde gözlemledim. Şimdi bu Sivil Toplum Kuruluşları Türkiye'nin aleyhine propaganda yapıyorlar. Biz bunların bazı yabancı gizli servislerce desteklendiğini düşünüyoruz. Yani burada gizli bir istihbarat taktiği sözkonusu ve bu taktik belirleyici oluyor. Bu kuruluşların yurtdışındaki örgütlerle de bağlantısı var.

Buna karşı bir önleminiz olacak mı peki?

Evet olacak. Biz bu konuda çok sivil bir önlem düşünüyoruz. Biz diyoruz ki, yurtdışında Türkiye aleyhine çalışan STK'ları, toplum, vatan ve din sevgisini, din ahlakını aşılayan Sivil Toplum Kuruluşları bertaraf etmeli. Diyanet Vakfı'nı bu konuda yetkili ve sorumlu kılacağız.

Siz eğitimi önemsiyorsunuz. Birbirinden farklı alanlarda, çok temel sorunlarla uğraşmak sizi güçsüz kılmıyor mu?

Efendim neden güçsüz kılsın. Eğitim yaygın bir sorundur ve hayatın her alanında müdahil olan bir olgudur. Bilgi sahibi olmayan; bilmediğini bilmeyen, ya da yanlış bilip de bunun farkında olmayan bireylerin eğitimi Türkiye'nin temel sorunudur ve siz, şu ya da bu makamı bu sorunun çözümünden daha az sorumlu tutamazsınız. Bundan herkes sorumludur. En temelde anne-baba sorumludur, devlet sorumludur ve medya olarak siz sorumlusunuz.

Devletin genel işleyişi hakkındaki sorunlar için ne düşünüyorsunuz peki? Toplumla daha fazla bütünleşmek için devletin şeffaflaşması konusunda ne gibi çözüm önerileriniz var?

Bu da bizim sorumluluğumuzla ilgili birşey. Şimdi bir kere, 'Devlet nedir?' Falanca ilin falanca kasabasında görevli hakim, ya da polis midir? Yoksa Ankara'daki ya da İstanbul'daki insan için falanca Bakanlık mıdır? Hayır efendim devlet bunlardan hiçbiri değildir. Devlet sistemin temel ya da yan çarklarını işleten gücün adıdır. Devlet lokomotiftir. Görünmez bir lokomotiftir devlet.

Devletin görünmezliği, şeffaflığı engellemez mi?

Bir dakika efendim. Burada devletten ne anlaşılması gerektiğini belirlemeye çalışıyoruz. Devlet görünmek zorunda değildir. Önemli olan devletin yaptığı işlerin görünüp görünmediğidir. Eğer siz lokomotifin, treni doğru yolda yürüttüğünü görüyorsanız lokomotifi görmenize ne gerek var. Eğer halk sosyal ve ekonomik refaha doğru hızla yol alıyorsa varsın devlet görünmesin ortalıkta, bunun bir önemi var mı? Ve zaten asıl şeffaflık da budur. Asıl sorun yine eğitimdir, yine eğitimdir. Hem devletin şeffaflıkla kendi kendini eğitmesi, hem de halkın yine devletin katkılarıyla eğitilmesidir.

Devletin memurlarını ilgilendiren bu kararnameyi bahsettiğiniz şeffaf eğitime uygun buluyor musunuz?

Öncelikle şunu söylemek gerekiyor ki o konu yalnızca 57. Hükümet'in sorunu değildir. Daha önce memurlarla ilgili aynı düzenlemeleri içeren yasa tasarısı 28 Şubat döneminde Erbakan tarafından Meclis'e gönderilmişti. Ancak bu yasa çeşitli nedenlerle kadük kalmış. 57. Hükümet bunu gündemine aldı ve KHK ile bu düzenlemeyi planına dahil etti.

Örgütsel bağlantısı tespit edilen memurlar görevden zaten uzaklaştırılmıyor mu?

Siz uzaklaştırıyorsunuz, onlar idari mahkeme kararıyla geri dönüyorlar. Kararname, bu haliyle Başbakanlık'tan çıktı ve Bakanlar Kurulu'na geldi. Biz de parafe ettik.

Ferhat Ünlü


Kağıda basmak için tıklayın.

Gündüz birlikte gece 'hücre'de
Adalet Bakanı Türk, 'hücre' diye karşı çıkılan F Tipi cezaevlerine konacakların gündüz birarada, geceleri 1 ve 3'er kişilik odalarda kalacaklarını açıkladı.
Adnan Hoca serbest
8,5 aydır tutuklu olan Adnan Oktar şikayetçilerin baskı sonucu ifade verdiklerini söylemeleri üzerine tahliye edildi
Aslında her şey boş!
Karanlık ilişkilerle ilgili iddialarını sürdüren eski Kontrterör'cü Mehmet Eymür Susurluk'u bu kez de 'Aslında her şey boş' sözüyle yorumladı
Benim memurum sanık
Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefet ettikleri gerekçesiyle yargılanan Resul Akay ve 63 memur hakkında, 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası istendi
Benim memurum sanık
Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefet ettikleri gerekçesiyle yargılanan Resul Akay ve 63 memur hakkında, 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası istendi
Rüzgar, estikçe yangın yayılıyor
Adana'nın Karaisalı ilçesinde çıkan ve dün öğlene kadar henüz kontrol altına alınamayan orman yangınında yaklaşık "bin hektar" kızılçam ormanı tahrip oldu. Adana Orman Bölge Müdür Yardımcısı Haydar Babül'den alınan bilgiye göre, Kuşçusofulu Köyü yakınlarında önceki gün öğle saatlerinde başlayan yangın, şiddetli rüzgar nedeniyle tüm çabalara rağmen kontrol altına alınamadı. Babül, "Şiddetli rüzgar işimizi zorlaştırıyor. Sabah saatlerinden itibaren 3 helikopter, 16 arazöz ve 9 dozerle tüm ekipler ve vatandaşlar çalışmalarını yoğunlaştırdılar" dedi. Karaisalı Kaymakam Vekili Fatih Kaya ise orman yangınıyla ilgili jandarma tarafından 4 kişinin gözaltına alındığını bildirdi. Manavgat'ın Bozkaya, Burmuhan ve Karabük köyleri arasındaki dağlık orman bölgesinde çıkan yangın ise kuzeye doğru yayıldı. Manavgat Kaymakamı Mehmet Çapraz yangının rüzgar nedeniyle kuzeye doğru genişleyerek ilerlediğini kaydederek, yangının Burmuhan Köyü ve bu köye bağlı Karadağ Mahallesi çevresinde etkili olduğunu söyledi. Manisa'nın Soma ilçesine bağlı Darkale mevkiinde de orman yangını çıktı. Yetkililer, çıkış nedeni belirlenemeyen yangının kontrol altına alınması için helikopter talebinde bulundular.

 


Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar | Spor | Bilişim
İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV


Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED
Bu sitenin tasarım ve inşası, İNTERNET yayını ve tanıtımı, TALLANDTHIN Web tarafından yapılmaktadır. İçerik ve güncelleme Yeni Şafak Gazetesi İnternet Servisi tarafından gerçekleştirilmektir. Lütfen siteyle ilgili problemleri webmaster@tallandthin.com adresine bildiriniz...