Türkiye'nin birikimi... | ||
|
Fener niye yorgun?Bu tür dönüş maçlarında Avrupa sendromunun yan etkileri yaşanır. Maç başlamadan önce Beşiktaş'ta bu yan etkileri beklerken, haftayı hazırlıkla geçiren Fenerbahçe'de bulduk. Mustafa Denizli, yavaşları kenara, savaşanları sahaya sürmüş. Teknik yerine fizik mücadeleyi seçmiş. Baskıyı yiyerek ve peşin peşin kabul ederek karakterine ters fakat bugünkü Fener kadrosuna uygun bir kurgu seçmiş. Bu oyun planı ile Baliç'e boş alan, Lazetiç'e uzun çıkışları çabuk yapma şansı vermiş. Rüzgarı da arkalarına almışlardı. Ve bu kadar artı tabii ki golü getirdi. Ama Beşiktaş'a... Çünkü, çok artısı olan Fener'e karşılık, Beşiktaş'ın tek ama çok önemli bir artısı vardı. Çünkü onlar takımdı. Ve daha iyi niyetli bir takımdı... Ayrıca Fenerbahçe'nin oyun kurgusu ne kadar doğru olursa olsun, oyun mantığı yanlış çok oyuncusu var. Baliç artniyetli ve bireysel, Uche ise 20 metrelik alanın topçusu. Mustafa Doğan, Ahmet Dursun'u hep kaçırırken, Uche, Nouma'nın hiçbir ilk topuna basamadığı gibi, yarım sahada bile kovalıyamadı. Ayrıca Andersson, Lazetiç, Ali Güneş ve Baliç hep bedava fauller isteyip, oyunda erkekçe savaşanları yalnız bıraktılar. Orta alanda İbrahim'le de başa çıkamayınca, yorgun Kartal'dan daha yorgun görünen Fenerbahçe bir kez daha hüsrana uğradı. Dün gece kazanan Beşiktaş, yenilen ise yürüyen Fenerbahçe'nin perişanlığını hazırlayan Mustafa Denizli oldu.
uaktan@yenisafak.com
|
|
Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar | Spor | Bilişim | Dizi |
İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV |
|