YeniSafak.com “ Türkiye'nin birikimi... ” Gündem

 
Ana Sayfa...
Gündem'den...
Politika'dan...
Ekonomiden...
Dünya'dan...
Kültür'den...
Yazarlar'dan
Spor'dan
Bilişim'den
Dizi...

  Arşivden Arama

 


'Parayı Has'a verdim'

Hortumcu yeğen Murat Demirel, Mete Has'la çeşitli projeler ve ticaret işler yaptığını belirterek, kendisine 650 bin doları tapulu arazisine karşılık verdiğini ileri sürdü.

Kasırga Operasyonu kapsamında yakalanak tutuklanan ve Ulucanlar Cezaevi'ne konan Egebank'ın eski sahibi Yahya Murat Demirel, parayı işadamı Mete Has'a verdiğini ileri sürdü.

Egebank'ın içini boşaltıp devleti dolandırdığı iddiasıyla tutuklanarak Ulucanlar Cezaevi'ne konan Yahya Murat Demirel, yazılı bir açıklama yaptı. Egebank soruşturması kapsamında, Sabah gazetesi eski yazarlarından Rauf Tamer'in isminin de ortaya atılmasına anlam veremediğini ifade eden Demirel, "Medya, senaryoyu bilinçli olarak Sayın Rauf Tamer ile benim aleyhime işledi. Bu senaryo, bana baştan itibaren yapılan komplonun bir parçasıydı" dedi.

Has'la alışveriş yaptık

İşadamı Mete Has ile çeşitli projeler ve ticaret işleri yaptıklarını ifade eden Yahya Murat Demirel açıklamasında şu görüşlere yer verdi: "Mete Has ile yaptığımız işlerden biri, kendisine ait tapulu adanın, bana ait holding tarafından satın alınmasıydı. Genelde anlaştık ve el sıkıştık. Mete Bey ön ödeme olarak 650 bin dolar istedi ve kabul ettim. Daha sonra imar durumu ve diğer hissedarlar ile ilgili bizim düşündüğümüzden farklı bir durum ile karşılaştık. Daha sonra avansı geri istedik. Mete Has önce 600 bin doları bir müddet sonra da 10 bin doları ödeyerek hesabı kapattı. 40 bin doları ise Mete Bey pazarlık yaparak yaktı, yani kesti." Yahya Murat Demirel, alışverişin gayet normal bir şekilde gerçekleştiğini ifade ederek, "Yukarıda anlamaya çalıştığım olağan bir alışverişin ödemesini hazırlattıktan sonra sekreterime 'Mete Bey nereye istiyorsa sor, yolla' dedim. Parayı aldıktan sonra da Mete Bey'i arayıp parayı alıp almadığını teyit ettim. Paranın nereye yollandığını bu teyitten sonra sekreterim söyledi. Bu olay 2,5 sene önce olmuş. Gayet olağan, sadece ben ile Mete Has arasındaki bir alışverişin özetidir" dedi. Sabah gazetesi eski yazarı Rauf Tamer'in adının bu olaylara karışmasına bir anlam veremediğini ifade eden Demirel, "Rauf Tamer'in ne maksatla bu komploya karıştırılmak istendiğini bilmiyorum. Bunu yapanlara sadece biraz ahlak ve vicdan çağrısı yapıyorum" yorumunu yaptı.

Rauf Tamer: İddialar asılsız

Öte yandan, yazılı bir açıklama yapan Rauf Tamer de, gerçek dışı iddiaları ortaya atanların hiç birşeyi kanıtlayamadığını belirterek, "Şahsımla ilgili tümüyle gerçek dışı bir iddiayı ortaya atanlar bunu kanıtlayamadılar. Ama tersini kanıtlamak ve kalemimi temize çıkartmak için haftalardır uğraşıyorum. Sonunda, avukatımın kanalıyla ve yazılı talebiyle Murat Demirel bu konuda açıklama yaptı. Olayla hiçbir bilgim ve ilgim olmadığını doğrulayan bu belgeyi, basın ilkelerine uygun bir biçimde kamuoyuna duyurmak, hepimizin meslek borcudur" dedi.




Kağıda basmak için tıklayın.

Bayraktar da gözaltında
Egebank'ın eski sahibi Hüseyin Bayraktar ile oğlu Mehmet Bayraktar ve İhlas Sigorta'nın Genel Müdürü Ayhan Apak, Egebank soruşturması kapsamında İstanbul'da gözlem altına alındı ve daha sonra Ankara'ya götürüldü.
Rezalet okyanusu aştı
Nazlı Ilıcak'ın ortaya çıkardığı 'andıç'tan, Bakan Tantan ve Bakan Temizel'in yürüttüğü bankalar operasyonuna kadar bir dizi olayın değerlendirildiği New York Times'ta, Türk basınının içinde bulunduğu durum da geniş bir şekilde değerlendirildi.
'Bende de kurşunlanabilirdim' Şemdin Sakık'ın ifadelerinin çarpıtılarak verilmesinden sonra İHD eski Genel Başkanı Akın Birdal'ın vücudundan 14 kurşun çıkartıldığını hatırlatan Cengiz Çandar, "Bizden daha fazlasının çıkmayacağını kim garanti edebilirdi?" diye sordu.
Romano'ya göz yumulmuş
Bergamalılar Çanakkale yolunda Bergama'da siyanürle altın çıkarma yöntemine karşı çıkan köylüler, alınmaya başlanan yasal izin ve onayları protesto etmek amacıyla Çanakkale'ye doğru yürüyüşe başladı.
ORAL ÇELİK BERAAT ETTİ
MİLLİYET gazetesi başyazarı Abdi İpekçi'nin öldürülmesiyle ilgili davada yargılanan ve "delil yetersizliğinden" beraat eden Oral Çelik'in de aralarında bulunduğu 6 kişi, "Korkutarak, zorla senet ve para tahsil ettikleri" gerekçesiyle yargılandıkları davada, "Cezalandırılmalarına kesin ve inandırıcı delil bulunamadığından" beraat etti. Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın dünkü karar duruşmasında, avukatları Mehmet Eroğlu ile Eraslan Polat hazır bulundu. Cumhuriyet Savcısı Zekeriya Sevimli, esas hakkındaki mütalaasında, sanıklar hakkında, "korkutarak zorla senet ve para tahsil etmekten" dava açıldığını hatırlattı. "Mahkeme Başkanı Zeki Öztürk'ün izinli olması nedeniyle bugünkü oturuma başkanlık eden Hakim Bahattin Özbaş, "Müştekilerden zorla senet tahsil etmeye kalkıştıkları hususunda, cezalandırılmalarına yeterli kesin ve inandırıcı delil bulunamadığından" tüm sanıkların beraatine karar verildiğini açıkladı.

 


Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar | Spor | Bilişim | Dizi
İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV


Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED
Bu sitenin tasarım ve inşası, İNTERNET yayını ve tanıtımı, TALLANDTHIN Web tarafından yapılmaktadır. İçerik ve güncelleme Yeni Şafak Gazetesi İnternet Servisi tarafından gerçekleştirilmektir. Lütfen siteyle ilgili problemleri webmaster@tallandthin.com adresine bildiriniz...