YeniSafak.com “ Türkiye'nin birikimi... ” Yazarlar

 
Ana Sayfa...
Gündem'den...
Politika'dan...
Ekonomiden...
Dünya'dan...
Kültür'den...
Yazarlar'dan

  Arşivden Arama

  I Explorer Kullanıcıları, TIKLAYIN.

 

İşsizlik sigortası çukuru

Türkiye'nin 2000'li yıllardaki gündeminin gösterdiği gelişim içerisinde önemli bir yer tutacak "işsizlik sigortası." Her ne kadar kurumsal yapısı ve işlevi konusunda yoğun tereddütler varsa da, çağdaş sosyal güvenlik geliştirmeleri içerisinde ihmal edilemeyecek bir yerinin olduğu da tartışmasız. Ancak işsizlik sigortasının finansal çerçevesi hakkında mevcut belirsizlikler, halen giderilebilmiş değil. Bu yönüyle birçok endişe nedenini de bünyesinde barındırıyor. Tasarrufu teşvik kesintilerinin üzerine bina edilmiş olması, bu endişelerin baş nedeni. İşte yukarıdaki yazı başlığını da MESS-Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası'nın üye işyerlerindeki 120 bin çalışanı için çıkardığı "Bizbize" gazetesinin ilk sayısından -Ocak 2000- aldım.

Bu sayıdan yaptığım alıntıyı okuyalım, isterseniz: Yıllardır işçinin zorlama kesintilerle yaptığı tasarruflar "işsizlik sigortası çukuru"na gidecek. Hükümetler, çalışanların tasarrufa teşviki hesabında biriken büyük miktarda parayı yıllardır düşük faizle borç aldı. Fonda parası olan 5 milyon dolayında işçi ve memura hazine bonosu ve devlet tahvillerinin ve enflasyonun çok altında oranda nema verdi. 1996 yılında enflasyon yüzde 80 iken % 5.2 nema ödendi. 1997 yılında enflasyon yüzde 90'ları aşmışken ödenen nema % 17.2 oldu. Yani, yasa göz göre göre çiğnendi./ Şimdi ise, zorunlu tasarrufların geleceği karanlık. Yıllardır işçinin zorlama kesintilerle yaptığı tasarruflar "işsizlik sigortası çukuru (fonu)"na gidecek.

Bir ilki örnekleyen bu gazetenin çıkaranı değil, verdiği ses önemli. Gazetenin hedef kitlesi olan 120.000 çalışanın sesi olmaya özen göstereceği, hemen aşağıdaki değerlendirmeden anlaşılmıyor mu?:

"Devlete emanet edilen Zorunlu Tasarrufların nemalandırılışı, bugüne kadar hep işçiyi kazıklama ve hakkını yeme yöntemi ile değerlendirildi. Bu durum, hem hukukî hem de siyasî bir utanç kaynağıdır. (...) Ahlakî değerler ve devlet ciddiyeti çalışanın tasarrufunu hak sahibine vermeyi gerektirir. Aksine bir uygulama devlete olan güven ve saygının yitirilmesine yol açacaktır./ Korkarız ki, Hazine bu gidişle işçiyi zorunlu tasarruftan dolayı borçlu bile çıkarır. Ama, doğru ve âdil olanı, paranın gerçek sahibi olan çalışana verilmesidir."

"Bizbize" gazetesi, bireylerin, hatta biraz daha net söyleyecek olursak, MESS üyesi işyerlerinin üreten bireylerinin şahsî ve kurumsal anlamda içsel iletişimlerine zemin hazırlayarak, kendisini keşfetmesini ve kendisinin aynası olmasını ve böylece de kültürün, işletme kültürünün, bireysel kültürün, toplumsal ve siyasal kültürün en ücra bireylere, en dirençli kişilere taşınması işlevini bir süreç içerisinde yerine getirmeyi amaçlamaktadır, kanımca. İletişim, eğitimin bir aygıtı değil mi? MESS Yönetim Kurulu Başkanı Erdoğan Karakoyunlu, bu anlamda şunları söylüyor: "İşçi ve işverenin gelişen diyaloğunu simgeleyen 'Bizbize' adlı gazetemiz ile ülkemizde yepyeni bir iletişimin kapısını araladık. Biz Bize, bir eğitim ve kültür paylaşımıdır. İşletmelerin en büyük ihtiyacı da paylaşılan bir işletme kültürüdür. İletişim yoluyla, her alanda eğitici olma misyonunu üstlenen Sendikamız, artık her ay aileleriyle birlikte 120.000 çalışanımıza ulaşacak. Böylece Biz Bize 120.000 kişilik güzel bir paylaşımın meyvesini oluşturacaktır." Eğitimi sürekli kılmak, yaşam boyu eğitimi bir hayat felsefesine dönüştürerek, her türlü sorunun çözümüne katkılar üretebilmek, herkesin borcuysa, Biz Bize okurları da "İşsizlik Sigortası" dahil, sorunlarımıza görüşler üretmeye devam edecekler herhalde. İş güvencesi yönünden yaşanan riskleri karşılamayı amaçlayan "işsizlik sigortası" da böyle bir yapı içerisinde sağlıklı bir boyut kazanabilecektir.

"Biz Bize" gibi iletişim araçlarıyla beslenen işçi ve ailesinin bilgi ekonomisi şartları içerisinde yeni işçileşme yani bilgi işçisi haline gelme sürecinde orta sınıflılaşması da mümkün olabilecektir, sanayi toplumlarının işçileri gibi.. Ve nitelikleriyle temayüz ettiklerinden gerçek iş güvencesini de elde etmiş olacaklardır. Böylece işsizlik sigortasının ürkütücü bir olumsuzluğun kaynağı olması ihtimali ortadan kalkmış olacaktır.


21 Mart 2000


Kağıda basmak için tıklayın.

Tahsin Sınav

 


Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar
İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED

Bu sitenin tasarım ve inşası, İNTERNET yayını ve tanıtımı, TALLANDTHIN Web tarafından yapılmaktadır. İçerik ve güncelleme Yeni Şafak Gazetesi İnternet Servisi tarafından gerçekleştirilmektir. Lütfen siteyle ilgili problemleri webmaster@tallandthin.com adresine bildiriniz...