YeniSafak.com “ Türkiye'nin birikimi... ” Gündem

 
Ana Sayfa...
Gündem'den...
Politika'dan...
Ekonomiden...
Dünya'dan...
Kültür'den...
Yazarlar'dan
Spor'dan

  Arşivden Arama

 


Her alanda ihlal var

FP Ordu Milletvekili Eyüp Fatsa, insan hakları ihlalleri denildiğinde sadece işkence ve cezaevlerinin akla geldiğini, oysa Türkiye'de her alanda ihlallerin yaşandığını savundu.

İnsan Hakları Komisyonu Üyesi ve FP Ordu Milletvekili Eyüp Fatsa, Türkiye'de insan hakları ihlalleri denince herkesin aklına hemen cezaevinde, karakolda işkencenin geldiğini ancak, Türkiye'de her alanda insan hakları ihlalleri yaşandığının gözlerden kaçtığını söyledi.

Yeni Şafak'ın sorularını cevaplayan Eyüp Fatsa, "Oysa Türkiye'de yüzlerce alanda insan hakları ihllalleri yaşanıyor. Kimsenin bunu gördüğü yok. İnsanlar, haksız yere görevden alınıyor, haksız yere tayinleri yapılıyor, okuma özgürlükleri elinden alınıyor, sürgün ediliyor, fikir ve düşüncelerinden dolayı hapse atılıyor. Kılık kıyafetlerinden dolayı yargılanıyor. İnsanların doğuştan gelen doğal hakları vardır. Sadece insan haklarını cezaevi ve işkenceden ibaret görür isek insan haklarını kavramamış oluruz" şeklinde konuştu.

Başörtüsü Meclis'in işi

Başörtüsü sorununun tek çözüm merciinin TBMM olduğunu ifade eden Fatsa "Bugün Anayasamızda başörtüsü yasağı olmadığı halde birileri başörtüsüne yasak uygulamak istiyor ve uyguluyor. Bunu Meclis'in açılışında da yaşadık. Anayasa teamüllelerle çiğnenmeyeceği halde çiğnendi. TBMM iç tüzüğünde başörtüsü yasağı olmadığı halde Kavakçı çıkarıldı ve bugün Meclis başörtüsü yasağını çıkarmak için iç tüzük hazırlıyor. Yani yasada olmayıp ta yasaktlanan başörtüsü şimdi yasalaştırılmak isteniyor. İşte bütün bunlarda resmi ideolojinin tesiri, derin devletin gücü vardır. Artık bunu bütün Türkiye biliyor ve söylüyor" dedi.

Medya yönlendiriyor

Türkiye'de siyasetin medya ve sermayenin tekeline girdiğini belirten Fatsa, bu ikiliye bir de gizli güçlerin diğer adıyla da derin devletin eklenmesiyle içinden kangren olmuş bir siyasi tablonun ortaya çıktığını söyledi.

Fatsa, "Yasalara ve hukuka rağmen Türkiye'de bir takım işler medya ve sermayenin yönlendirmesiyle yapılıyorsa ve bütün bu olup bitenlere karşı da alternatif bir yaptırım yok ise bu işin arkasında birileri var sorusu akla geliyor. Çünkü adam çıkıyor ortada yasa ve hukuk var, buna rağmen aykırı bir konuyu gündeme getiriyor. Nasıl olur da yasanın karşısına böyle bir cesaretle çıkılır? Çıkılıyor, çünkü bilinmez, görünmez bir güç bunları koruyor" dedi.

Meclis'teki farklı partilerden milletvekillerinin zaman zaman dışarıda biraraya geldiklerini belirten Fatsa, Meclis'teki konular üzerine görüştüklerini, mevcut yasanın anti demokratik olduğu konusunda fikir birliği sağlandığını ancak, Meclis'te oylamada ise durumun tersine döndüğünü ifade etti.

Bu olup bitenleri lider ve parti içi sultaya bağlayan Fatsa, "O zaman demek bu insanlara etki eden, yönlendiren başka güçler var. O insanların ilk söylediği doğrudur. Antidemokratik demesi doğru. Ama değiştirelim deyince 'birileri' araya girip sen burada yetkili değilsin değiştiremezsin diyor. Bu bizim hissettiğimiz ama görmediğimiz güç duruma hakim oluyor. Kulislerde konuşup anlaşıyorsun, ama TBMM'ye gelince bir bakıyorsun herkes farklı oy kullanıyor. Grup kararı bağlıyor ve bu yönde oy kullanmak zorunda kalıyor. Bunun dışında hareket edenleri af konusunda gördük partilerinden ihraç istemiyle disiplin kuruluna verildi" dedi.

Bazı vekiller işkenceyi savunuyor

Türkiye gündemini meşgul eden ve bir zulüm haline gelen başörtsü ve İHL'leri hak olarak görmeyen birçok milletvekili olduğunu ve aralarında işkenceyi bile savunanların bulunduğunu da ifade eden FP Ordu Milletvekili Eyüp Fatsa, İnsan Hakları Komisyonu'nda görev alıp ta insan hakları ihlallerine göz yuman milletvekillerinin varlığına dakkat çekti. Fatsa "Oysa hiç bir zaman insan haklarıyla ideoloji yanyana gelemez. Daha bunu anlamayan, kabul etmeyen milletvekilleri var. Meclis'te bunlarla çalışıyoruz. Oysa eğer insan haklarını kafandaki ideolojiye göre değerlendirirsen bir yere varamazsın. Örtünme nasıl haksa örtünmeme de bir haktır. Yani bu ülkenin ahlaki değerlerini dikkate almak gerekir. Geleneği, göreneği dikkate almak gerekir. Nasıl birinin başını açma özgürlüğü varsa diğerinin de örtme hakkı olmalıdır. Birinin ibadet etme diğerinin ise etmeme özgürlüğü vardır. İnsan haklarının sınırlarını biz kendi ideolojimizle belirliyemeyiz. Ne zaman düşüncelerle resmi ideolojiiyi yan yana getirirsen böyle bir durum ortaya çıkıyor" şeklinde görüş belirti.

 


Kağıda basmak için tıklayın.

 

 

 


Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar | Spor | Bilişim
İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV


Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED

Bu sitenin tasarım ve inşası, İNTERNET yayını ve tanıtımı, TALLANDTHIN Web tarafından yapılmaktadır. İçerik ve güncelleme Yeni Şafak Gazetesi İnternet Servisi tarafından gerçekleştirilmektir. Lütfen siteyle ilgili problemleri webmaster@tallandthin.com adresine bildiriniz...