YeniSafak.com “ Türkiye'nin birikimi... ” Yazarlar

 
Ana Sayfa...
Gündem'den...
Politika'dan...
Ekonomiden...
Dünya'dan...
Kültür'den...
Yazarlar'dan
Spor'dan
Bilişim'den

  Arşivden Arama

  I Explorer Kullanıcıları, TIKLAYIN.

 

Düğme

Soru:

-Askerin baskısını hissediyor musunuz?

Cevap:

-Kesinlikle hissetmiyorum. 28 Şubat sürecini kastediyorsanız, ben de askerler gibi düşünüyordum zaten... (Erturul Özkök, Yeni Binyıl, 7 ocak 2000)

Ertuğrul Özkök, "Düğmeye o değil biz bastık" manşetini atan Hürriyet gazetesinin genel yayın yönetmeni.

Bu "düğme" Ecevit'in bir süre önce, iki polis öldürülüp, sonra da polisler yürüdüğünde sözünü ettiği düğme değil.

"Beyaz Enerji Operasyonu"nu başlatan düğme... Gazete, "Adını vermeyen askeri yetkili"ye atfen hazırlamış bu manşeti. Gazete, "elektrik vurgunu operasyonunu askerler sahiplendi" diye besliyor manşetini... "Adını vermeyen üst düzey Jandarma komutanı", gazeteye göre, "Enerji Bakanı'nın olaydan son anda haberdar olduğunu" söylüyor. "Üstünü çizin bakanın" diyor. Komutan kararlı konuşuyor: "Bundan böyle pisliğe, rüşvete bulaşan kim varsa üzerine gitmekte kararlıyız." Sonra ilave ediyor: "Bu olay PKK ile mücadele kadar önemli. Rüşvet çarkını ortaya çıkarmak için uğraşıyoruz. Devletin hayati stratejik çıkarları satılıyor. Çocukların geleceği satılıyor, seyirci kalamazdık. Vatanını seven üzerine gitmeli."

Haber, 28 Şubat sürecinde medyanın kullandığı üslûbun tıpatıp benzeri. "Adını vermeyen komutan" tipik bir hadise... Siyasetin bir biçimde asker kontrolünde olduğu intibaı böyle veriliyor kamuoyuna. "PKK kadar önemli" yaklaşımıyla da, Milli Güvenlik Kurulu üslûbu yansıtılmış habere...

Olaya hem Başbakan, hem Başbakan Yardımcısı, hem İçişleri Bakanı ve Başbakan'ın verdiği bilgiye göre hem de Genelkurmay Başkanı tepki gösterdiler.

Tepkinin hedefi, öncelikle Hürriyet gazetesi... Özellikle Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz, Hürriyet'in tavrını ara rejim özleminin yansıması olarak değerlendirdi. Yılmaz, böyle bir komutan varsa adının açıklanmasını istedi.

Ancak Başbakan'ın "Beyaz Enerji operasyonunu neden jandarma yürütüyor?" sorusunu cevaplarken, "O da benim zihnimde bir soru" cevabını verdiğine bakılırsa, işin operasyon konusunda da hükümet inisiyatifinin bulunup bulunmadığında kuşku var.

Şimdi soru şu:

-Acaba Hürriyet gzetesi böyle bir manşeti neden oluşturdu?

-Acaba gerçekten böyle bir komutan var mıdır?

-Acaba gerçekten Beyaz Enerji Operasyonu hükümetin bilgisi-inisiyatifi dışında, Jandarmanın, daha ötede askerin inisiyatifi ile mi yürütülmektedir?

-Eğer asker inisiyatifi ile yürütülmekte ise, asker, hükümetin enerji ihalelerinde pisliğe buşaltığına mı inanmaktadır?

-Yoksa işin içinde asker arasında bir grubun yönlendirdiği ve Hürriyet gazetesini kullanarak yürüttüğü bir Andıçlama mı vardır?

-Ertuğrul Özkök, yoksa, bir başka 28 süreci konusunda gene askerler gibi mi düşünmektedir?

-Ertuğrul Özkök'ün gazetecilik disiplini, bir bilgiyi farklı kaynaklardan tahkik etmeden kullanmaya izin vermeyeceğine göre, böyle bir haber varid ise ve Genelkurmay Başkanı Başbakan'ın verdiği bilgiye göre konuya üzülmekte ise, Genelkurmay'ın da inisiyatifi dışında bir beyanat mı söz konusudur?

"Düğmeye biz bastık" diyor adını vermeyen komutan....

Bu düğmeye basma olayını çözmek gerekiyor...

Evet, sayın başbakan'ın polislerle ilgili "düğmeye basma" ifadesi, daha çok spekülasyon nitelikli gözüküyordu. Ama şimdi ortada, açıkça sahiplenilen bir "düğmeye basma" var. Haydin Türkiye'yi, adını vermeyen güç odaklarının ve onlara yataklık eden bir kısım medyanın güdümünden kurtaralım.

EYVAH!

Türkiye zor günler yaşıyor. İşte Marmara İlahiyat gibi bir okulda kan döküldü. Daha kısa süre önce bu okulun nasıl bir "huzur adası" olduğunu yazdım. "Germemek lâzım okulu" dedim. İlahiyat gibi bir okulda yürütülmek istenen başörtüsü operasyonunun yanlış olduğunu, bunun üzücü olaylara sebebiyet vereceğini ifade ettim. Oldu mu şimdi? Böyle bir okulda bir dekanın bıçaklanması oldu mu? Zekeriya Beyaz'a yazık... Bu okula yazık... Öğrencilere yazık! Yazık...

Olayı duyunca ilk tepkim "Eyvah!" oldu.

Bu olayı duyunca, dekanlık operasyonunu yaparak olayları kıvılcımlandıranlar da "Eyvah!" dediler mi acaba? Yürekleri sızladı mı?


9 OCAK 2001


Kağıda basmak için tıklayın.

Ahmet Taşgetiren

 


Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar | Spor | Bilişim
İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED

Bu sitenin tasarım ve inşası, İNTERNET yayını ve tanıtımı, TALLANDTHIN Web tarafından yapılmaktadır. İçerik ve güncelleme Yeni Şafak Gazetesi İnternet Servisi tarafından gerçekleştirilmektir. Lütfen siteyle ilgili problemleri webmaster@tallandthin.com adresine bildiriniz...