T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

Y A Z A R L A R
Temiz hava 'örümcek çocuklar' için zararlıdır!..

Aman dikkat!.. Değişim rüzgarı bazıları için oksijen zehirlenmesine yolaçabilir. Özellikle de, Türk basınının köşe başlarındaki örümcek ağlarına takılı kalmış ve yıllardır "temiz hava" ile tanışma fırsatı bulamamış "darbeci" çocuklar ve kolejli "oğlanlar"da derin tahribatlar yapabilir.

Biliyorum, sizin örümcekli duvarlar arasındaki bu "kirli hava"dan bir şikayetiniz yok. Ama hayır, insanlık diye bir şey var bu dünyada... Doğrusu, insanın yüreği elvermiyor. Alışkanlık gereği siz işin farkında değilsiniz ama, bu "örümcek" vaziyetleri zeka kıtlığı yapar insanda... Üstelik daha fazla bu mahzende kalamazsınız, her canlı gibi sizin de temiz havaya ihtiyacınız var.

Ancak siz siz olun, geçmişinizdeki "darbeci" meziyetlerinize ve şimdiki "ara rejimci" kariyerinize güvenerek uzun süre rüzgarda kalmayın. Bilhassa, "Tayyip Erdoğan rüzgarı"na çıkarken kendinize dikkat edin. Sakın üşütüp nezle olmayın.

Eminim, bu "örümcek çocuklar" da kim diye merak ettiniz değil mi?

O kadar da merak etmeyin canım...

Bu çocuklardan birisi, son günlerde "ara rejim" çağrısı yapmaktan "kabız" olmuş Serdar Turgut, diğeri ise uğradığı hafıza kaybı yüzünden kendi "darbeci" geçmişini unutup Tayyip Erdoğan'ın geçmişine merak sarmış bulunan Hasan Cemal...

"Örümcek çocuklar"ın derdi bugünlerde çok büyük. Tayyip Erdoğan'la ülkede yeni bir "umut dalgası"nın doğması, anlaşılan bu arkadaşların adrenalini yükseltmiş.

Baksanıza, "ara rejim Serdar" işi o kadar abarttı ki, adeta kendinden geçerek 28 Şubat'ın bir demokrasi hareketi olduğunu sayıklamaya başladı. İnsan bir kere İkitelli medyasının örümcekli mahzenlerine düşmeye görsün, yıllarca Amerika'da kalmak bile bir işe yaramayabilir. Sanırsınız ki, bu Serdar Turgut Atlantik ötesi günlerini, kendi deyimiyle Amerika'nın "Derin halk denilen Batılı, bilgili, birikimli" bölgelerinde değil, New York'un arka sokaklarındaki bir benzin istasyonunda geçirmiş...

Serdar Turgut'un en gözde hobisi "ara rejim" olmasına rağmen, "değişim" işlerinden de anlıyor yani... Ne de olsa, Batılı, bilgili, birikimli çocuk... 28 Şubat'ın faziletlerinden sonra, "genç yaşta kendini dine adayanların" değişim hakkı olmadığını da keşfediverdi hemen...

Hasan Cemal de Serdar Turgut gibi, Türkiye'de Tayyip Erdoğan'la başlayan yeni "umut dalgası" yüzünden "su çiçeği" çıkaranlardan birisi... Hasan Cemal'e göre, siyaset yapmak sadece hayatının bir döneminde bile olsa "darbecilik" işlerine bulaşmış, "hortumculuk"tan icazetli olanların hakkı olduğu için, önce Tayyip Erdoğan'ı sigaya çekmek gerekiyor: "Tayyip'in geçmişi kurcalanmayacak mı, eski defterler açılmayacak mı?" Üstelik de, Tayyip Erdoğan'dan "Tayyip" diye söz ederek, ancak Hasan Cemal gibi "darbeci" bir geçmişe sahip birisine yakışacak bir ifadeyle...

Peki adama sormazlar mı, be Hasan Cemal sizin şu "darbeci" geçmişinizden ne haber? Madem bu kadar geçmişe meraklısınız, köşenizde halen Türkiye'yi yönetenlerin eski defterlerini de bir karıştırıverseniz.... Merak bu ya, şu patronunuzun defterlerini de çok merak ediyorum doğrusu. Ayrıca sizin kaleminizden bu kıymetli bilgileri edinmekten de çok mutlu olacağım...


29 Temmuz 2001
Pazar
 
MEHMET OCAKTAN


Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Aktüel | İzlenim | Dizi | Röportaj | Karikatür
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED