Yasak yüzünden, kız arkadaşlarının eğitim haklarının alındığına şahit olan "erkek" öğrenciler, sınıfta kalma pahasına yasağı protesto ediyorlar. Erkek öğrenciler, yıllardır aynı okulu, aynı sınıfları, aynı koridorları paylaştıkları kız arkadaşlarının başörtülü oldukları gerekçesiyle derslere girememeleri karşısındaki tavırlarını ortaya koyuyorlar. Kız arkadaşlarının, başörtüleri nedeniyle derslere alınmamasını hazmedemeyen ve sınıfta kalarak bir yıl kaybetmeyi göze alan erkek öğrenciler haklı olduklarına inanıyor ve yasağın kalkacağına dair umut besliyorlar.

Eyüp İmam Hatip Lisesi son sınıf öğrencisi K. A., 4 yıldan beri dersanelere giderek üniversiteye hazırlanıyor. Onun ideali, Hukuk Fakültesi'ni bitirip avukat olmak. Fakat, başörtüsü yasağının kız arkadaşlarını sokak ortasında bıraktığını gördükçe onlara destek vermeyi tercih eden K.A, gün geçtikçe bu idealinden uzaklaşıyor. Kız öğrencilerin uğradığı haksızlığın bir an evvel sona ermesi için sesini yükselten K.A., velileri ve siyasileri yeterince destek olmamakla suçluyor ve "Bu sadece öğrencilerin çözebileceği bir sorun değil" diyor.

Eşim duysa benimle konuşmaz

Lise 2. sınıf öğrencisi Ö. S. de Allah'ın emri olduğu için örtünen kız öğrencilere sonuna kadar destek verecek. Bilgisayar mühendisi olabilmek umuduyla bugüne kadar derslerinde hep başarıyı yakalayan Ö.S. protestolar sırasında yaşadığı bir olayı şöyle anlatıyor: "Yasağın başladığı ilk cuma polisler beni ve arkadaşlarımı İETT otobüsüne bindirmeye çalıştı. Bu sırada, bir komiser ağlıyor ve arkadaşlarına 'onları bırakın' diyordu. Bir başka gün, bir başka polis ise 'size el kaldırdığımı eşim duyarsa benimle bir hafta konuşmaz' diyerek içindeki sıkıntıyı anlatıyordu."