Dünya medeniyetlerinin beşiği olan Anadolu ve Mezopotamya uygarlıklarının kesişme noktası Siirt, 10 bin yıla yaklaşan tarihinde yeni bir sayfa açıyor. Siirt, damadını vekil seçip, Ankara'ya 'Başbakan' olarak göndermenin kazandırdığı motivasyonla, kendini dünyaya tanıtmak için harekete geçti. Siirt'te seçimlerin iptal edilmesi ve medyanın bir anda ilgi odağı olmasının ardından güvenlerini yeniden kazanan Siirtliler, bu motivasyonla birlikte ilin zenginliklerini tanıtabilmek için yoğun bir çalışma başlattılar.

Siirt, dört mevsimin en güzel şekliyle yaşandığı iklimi, her türlü sebze ve meyvenin yetiştiği bereketli toprakları, buram buram tabiat kokan serin yaylaları, el emeği göz nurunun ürünü olan battaniye ve kilimleri, şifa kaynağı Pervari Balı, iri taneli fıstığı, doğal güzellikleri, tarihi eserleri, bağrında barındırdığı evliyaları ile adeta görülmeye değer bir yerim diye haykırıyor.

Yeni bir döneme adım atılıyor

Siirt'in tarihi ve turistik değerleri arasında kaplıcalar, türbeler, camiler, kale ve köprüler önemli bir yer tutuyor. 1994 Yılında havalalanının da hizmete girmesiyle ulaşım imkanları genişleyen Siirt, 2003'ten itibaren yeni bir döneme adım atıyor. Siirt Valisi Nuri Okutan öncülüğünde kurulan Araştırma Komisyonu da son bir ay içinde çıkardığı kültürel yayınlarla bu tanıtımda başı çekerek, ilin kültürel ve tarihi zenginliklerini bir bir ortaya çıkarıyor.

Tok ses erkek, tiz ses kadın

Siirtin güzelliklerinden birisi olan evleri ise kendine has özellikleriyle dikkat çekiyor. Bugün çok az bir kısmı ayakta kalabilen bu evler, tipik Anadolu mimarisinin bir özelliği olan cumbalarıyla farklı bir sevimlilik kazanmış. Tarihi Siirt evlerinin en vurucu noktalarından birisi ise şüphesiz ki, "Dergah" adı verilen süslü ve "Mısraheyn" adı verilen çift kanatlı kapıları. Kapıların üzerinde yer alan metalden yapılmış el şeklindeki iki tokmak, Anadolu'nun medeniyetinin bir parçası olan Siirt insanın ruh güzelliğine de kapı açıyor. Osmanlı kültürünün izleri taşıyan bu tokmaklardan sıkılmış yumruk şeklinde olanı tok bir ses çıkarıyor ve erkekler tarafından kullanılıyor. Açılmış el şeklinde olanı ise tiz bir ses çıkarıyor ve bayanlar tarafından kullanılıyor. Böylece ev sahipleri tokmağın sesine göre gelen misafirin kadın ya da erkek olduğunu anlayabiliyor.

Gizemli mağaralar diyarı

Siirt'in bugüne kadar hiç gündeme gelmeyen bir çok zenginliğinin arasında mağaraları ise bir başka dikkat çeken noktayı oluşturuyor. Tarih boyunca, Siirt civarında yaşayan uygarlıklar, bölgenin dağlarla kaplı olması nedeniyle ilgilerini dağlara yöneltmişler. Dağlara olan bu yakınlık ise devasa sanat eserlerini beraberinde getirmiş. Çünkü bölge insanları, hayatlarını doğal mağaraların, bir kuyumcu ustasının incelik ve zerafetini andırırcasına dağları oyarak oluşturdukları mağara evlerde sürdürmüşler. Çoğunluğu merkezde olmak üzere yaklaşık 50 mağara, büyüleyicilikleri ile de dikkat çekiyor. Özellikle engin dağların tepelerinden gözlerin alabildiğince uzakları seyretme zevkini sağlayan mağaraların ihtişamı Siirt'te yatan turizm hazinesinin bugüne kadar ne kadar nasıl böyle gizlenebildiği sorusunu akıllara getiriyor. Milattan önceki devirlerde kireçtaşlarının oyulmasıyla oluşturulduğu bilinen ve yaklaşık 350 metre yükseklikte dik yamaçtaki Rasılhacar yani Taşbaşı mağarası, haşmetiyle insanın ruhunu alt üst etmeye yetiyor.

RECEP YETER İSTANBUL

« Geri Dön