|
|
|
|
İngiltere'de böyle günleri yaşamak doğrusunu isterseniz hiç aklımıza gelmezdi. Hafızalardan silinmeyecek kadar eski olmayan o günlerde gördümüğümüz baskı, çektiğimiz manevi eziyetler bugünlerde yok olup gitmiş. Türk Milli Takımı'nın İngiltere'de yaptığı iki maçı izledim. Ayrıca; İstanbul'daki 8-0'lık hezimetin de canlı şahidiyim. O günlerden bugünlere, o kadar çok şey değişmiş ki, buna bizlerde şaşıyoruz, İngilizler de. Burada bugünkü maçı kiminle konuşsanız net bir yorum yapamıyor. İngiliz gazeteleri, İngiliz gazetecileri ipi öylesine sıkı tutuyorlar ki, ağızlarından "favoriyiz" gibi tek laf çıkmıyor. Bunun yanı sıra Türkiye'den gelen kim var ise "kazanacağız" diyor, başka söz söylemiyor. Gerçekten büyük çelişki içindeyiz. Elimizin ayağımızın titrediği bu topraklarda favori takım olabilmek, o eski yıllarda kaf dağının ardındaki bir gerçekti. Böylesine bir ortamda, böylesine bir havada sözün kısası, İngiltere'de Türk olmanın keyfini çıkartıyoruz. Bizlere buralarda bugünleri yaşatanlara ne kadar teşekkür etsek azdır. Şimdi gelelim işin gerçek yanına. Dünya 3.'sü Türkiye'nin İngilizleri tedirgin ettiği, hatta korkuttuğu bir gerçek. Ancak şunu unutmayalım ki, karşımızdaki takım Dünya'nın ilk üçünde her zaman yer alabilecek bir ülke. Sağlanan başarıların, İngiltere'de yapılan kabadayılığı hoşumuza gitmiyor değil. Bu işin gerçek yanına dönüp bakacak olursak, İngiltere'nin Japonya-Kore'de oynanan Dünya Futbol Şampiyonası'nda dereceye girememesi hiç mi hiç ölçü sayılmaz. Bunun için Türk Milli Takımı'nın dışarıdan doldurulan havaya itibar etmemesini öğütleriz. Şenol Güneş'in dünkü açıklamaları da, doğrusunu isterseniz dışarıdan verilen havanın zoru ile söylenmiş sözlerdi. Çünkü, teknik direktörümüz beraberliğin bile kötü sonuç olduğunu söyler gibiydi. İşin bir gerçek yanı daha var. İngiliz Milli Takımı bu ülkenin kulüp takımlarının sağladığı başarıyı elde edemiyor. Bu bilinen bir olgu. Makedonya'nın buradan gelip puan alması dahi çok büyük sürpriz kabul edilmedi. Arsenal'in Manchester United'ın, Liverpool'un Avrupa'daki başarısı, milli takıma yansımıyor. Türkiye karşısında sahaya çıkacak İngiliz Milli Takımı'na Manchester United-Liverpool karması diyebiliriz. Türk Milli Takımı'nın böylesine bir milli takım ile yapacağı maçın zorluk derecesi sanırız ki, yüksek değerlerdedir. Sonuç olarak bugün yapacağımız, ya da yapmamız gereken haddimizi bilmektir. Aklımızı başımıza alıp oynarsak İngiltere'den yüzümüzün akıyla çıkarız. Aksi halde sonuç iyi bilinmelidir ki hüsran olur.
|
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Arşiv Bilişim | Dizi | Röportaj | Karikatür |
© ALL RIGHTS RESERVED |